YAŞANTIMIZIN VAZGEÇİLMEZİ DEYİNCE…

Yaşantımızı kolaylaştıran vazgeçilmezler için tüm imkanlarımızı seferber ederiz.Hatta onlara sahip olmak için varımızı yoğumuzu ortaya koyar, yenisi olmasa da kullanılmış kısacası ikinci el tabir ettiğimiz metaları satın alırız. Kimi zaman ev, kimi zaman otomobil, bilgisayar ve telefon veya kılık kıyafet derken zamana ayak uydurmanın yaşantımızı kolaylaştıran unsurlar olduğunu biliriz.

Geçmişten günümüze bir noktadan diğer noktaya uzanan yolculuklarımıza başladığımız atlar, katırlar, develer; motorlu taşıtlar yokken dört elle sarıldığımız ulaşım unsurlarıydı. İmkanlar… İmkansızı ortadan kaldırırmış. Tekerleğin icadı ve motorlu taşıtlar yıllar sonrada olsa hayatımızı şekillendiren buluşlardır.

Önemli bir teknolojik buluş olan otomobilin tarihi; 19. yy da enerji kaynağı olarak buharın kullanılmasıyla başlar. Ve içten yanmalı motorlarda akaryakıtın kullanılmasıyla devam eder. Artık günümüz de alternatif enerji kaynakları ile çalışan otomobillerin üretilmesi konusunda çalışmalar hız kazanmıştır.

Otomobil; ortaya çıkışından itibaren gelişmiş ülkelerde insan ve yük taşımacılığı konusunda ana ulaşım aracı olarak kendini kabul ettirmiştir. Otomotiv endüstrisi ilk günlerinden bugünlere en etkili endüstri kollarından birisi olmuştur. Yeryüzünde özellikle 1900 lü yıllarda 250 bin olan otomobil sayısı, yıllar sonra üretilen ilk modelle 500 bine ulaşmıştır. O dönem de 2. Dünya Savaşından hemen önce bu sayı 50 bin üzerine çıkmış; savaşın ardından geçen yıllar içinde bu sayı 6 katına çıkmış ve yapılan istatistiklikler de rakamların 300 bine ulaştığını görüyoruz. 2007 yılı verilerine göre ise yıllık otomobil üretimi 70 milyonu geçmiştir. Sadece Türkiye de trafiğe kayıtlı araç sayısı 17 milyon dur.

Tek kişi tarafından bulunmayan otomobil, yüz yıl boyunca dünya’nın dört bir yanında ortaya çıkan buluşların bir araya gelmesiyle oluşmuştur. Ulaşımda çığır açan otomobil, sosyal değişikliklere neden olan insan yaşantısını farklı bir hale getirmiştir. Ekonomik ve kültürel ilişkilerin gelişmesine neden olan otomobil yeni yolların, fazlalaşmasıyla da oto yolların yapılmasına neden olmuştur. Özellikle otomobil günümüz gündelik yaşantımız da önemli bir yer tutmaktadır. Olumsuzlukları ise kaza sonucu ölüm yüzdelerinin artması, kirliliğe yol açmasıdır.

Yeryüzünde her  gün üretim bandından çıkıp satış reyonlarına giden, buradan müşterilerin beğenileri doğrultusunda satılan araç sayısı her geçen gün son hızla artmaktadır. 17 milyon aracın faal olduğu Türkiye de; Dünya’nın her bir ülkesinde üretilen her tür aracın artık her gün ithal edilerek ülkemize geldiğini düşünürsek bu sayı katlanarak artmaya devam ediyor, edecekte…

Şehrimiz Muğla bile nüfus oranlamasına göre araç sayısının fazlalığından üst sıraları zorlarken yine yapılan istatistiklerle ortaya çıkan verilere göre 2012 yılının geçen Mayıs ayına göre 350 bin 710 olan araç sayısı, bu yılın Mayıs ayı verilerine göre 373 bin 132 ye yükselmiştir. Özellikle Muğla ve hinterlandın da başta Fethiye olmak üzere, Bodrum, Marmaris, Milas ve Muğla sıralamasıyla diğer ilçeler de ki trafiğe kayıtlı araç trendi yıl sonuna doğru epey ivme kazanacaktır. Muğla merkez de araç sayısı fazlalığı her geçen gün artarak bir eve iki veya üç araç ortalamasıyla devam etmektedir. Bugün Muğla da bulvar, cadde, sokaklarda gerek seyir, gerekse park halinde araçların fazlalığı göz kamaştırmaktadır. Bu kadar aracın  çok fazla olduğu Muğla da yaşayan toplumumuzun  lüks olmaktan çıkıp ihtiyaç haline gelen, üstelik her kesime hitap eden araçların model ve tiplerine göre kendilerine yer buldukları bir gerçek….  Üstüne üstlük Türkiye ye ithal edilen bir aracın  çok değil bir hafta için de Muğla da olması ve de ultra lüks araçların bile şehrimiz de boy göstermesi kaçınılmazdır.

Sıfır diye tabir edilen yeni model araçların artık hemen hepsinin satış bayilikleri ve satış sonrası servisten yararlanabilecek imkanları var. RENAULT dan başlayıp Fiat, Opel, Toyota, Chevrolet, Mazda, Peugeot ve Ford la devam eden bayilik ağının haricinde  2. El araçların satıldığı büyük firmalar gibi… Oto galericileri sitesin de faaliyet gösteren ufak,tefek işletmeleri de sayabiliriz. Buraya kadar her şey normal de bu kadar aracın konuşlandığı ilimiz de bir OTO PAZARININ olmaması anormal değil mi ?  Artık tüm iller de hatta ilçeler de bile hafta sonları için oluşturulan oto pazarların da ilk elden aracını satan, aracısız aracını satın alan insanların hiç te küçümsenmeyecek oranda fazlalığı oto pazarları günlüğünde yer almaktadır. Dileğim Muğla’da da Belediyemizin girişimleriyle bir oto pazarı oluşturulur, isteyen gider aracını oto pazarında satar, isteyen galeriye bırakır, isteyen her hangi bir otomobil bayiin de takas sistemiyle eski aracını bırakıp, yeni aracına kavuşur.

Amaç bağcıyı kovmak değil, bağın üzümünü yemek ise halka açık bir oto pazarı bu kadar aracın bol olduğu ilimiz de (ilçeler de dahil) çok şık olur. Ne diyelim ? Darısı Muğla’nın başına … Hayatta hiçbir şey için geç kalınmaz. Sadece ertelenir, ama zamanı gelince  o düşünce hayata geçirilmeli, uygulanmalıdır.

Öyleyse  hal budur…. Ve bugüne aittir…!

Önceki ve Sonraki Yazılar
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.