İÇİMİZDEN BİRİ

Röportaj: Turgay ŞENOL

Foto: Batuhan ALTIN

ÖZ-VET

Hastalandığımız zaman aklımıza gelen tek iş hemen bir sağlık kuruluşu veya hastaneye gidip burada bir hekime olanı biteni, hissettiğimiz olumsuzlukları anlatır; kontroller ve gerekli tahliller sonrası uygulanacak tedavi ile kendimize gelir iyileşme sürecimiz son hızla başlar. Canlılar grubunun en sevimlisi hayvanlarda ise durum hiç de farklı değil..! Hastalanıp rahatsızlanan hayvanların da bir tedavi sürecine ihtiyaçları var. Onlar hastaneye gidemedikleri için bu anlamda devreye giren veteriner hekimler; bir hayvanın rahatsızlığını kendine has tedavi yöntemi ile nedenini saptayıp yapılması gereken tedavi yöntemini hemen uygulayıp, o an ağzı var dili yok misali biçare olan hayvanın derdine çare olmak sanırım veteriner hekimler için en büyük mutluluktur.

Bugün İçimizden Biri olarak gördüğümüz gerçek anlamda iyi niyetli ve güler yüzü ile ve insanlara hep örnek tavırları ile adından söz ettiren Veteriner Hekim Hurşit Öztürk ile beraberiz. Sohbetimize bir kahve ikramı sonrası başlıyoruz. Ne de olsa bir acı kahvenin 40 yıl hatırı vardır..! Biliyorsunuz..!

-Merhaba Hurşit Bey..

-Merhaba,. Hoş geldiniz..

-Bize kendinizi anlatır mısınız, Hurşit Öztürk kimdir?

-1961 yılı Haziran ayı sıcağında Yatağan ilçesi Bozüyük köyünde dünyaya geldim. Köyü diyorum o günlerde Bozüyük köy idi. O yıllarda yazlar sanki daha sıcak geçerdi. Tüm bu güzellikler içerisinde ilkokulu köyümde okudum. Sonra Ortaklar Öğretmen Okulu’nu kazandım. 2 yıl burada eğitimime devam ettim. Direk öğretmen olma hakkı bittiği için bu arada okulumuzun ismi Öğretmen Lisesi olarak değiştirildi. Bazı özel nedenlerden dolayı okulu bitiremeden tazminat ödeyerek Ortaklar Öğretmen Lisesi’nden ayrıldım. Kaldığım yerden devam etmek için kaydımı Yatağan Lisesine yaptırdım. Mezun olduğum yıl Erzurum Atatürk Üniversitesi yabancı dilleri kazandım. Bu durum hayatımın en ilginç anlarından biridir. Zira lise eğitimim esnasında aramın iyi olmadığı yabancı dilimin yüksek eğitimi sınavını kazanmam enteresandır. Tabi ki gitmedim sadece ikinci sınavı bekledim. İkinci yıl Bursa Üniversitesi(o günkü adı idi) Veteriner Hekimliği Fakültesini kazandım. Genel anlamda Veteriner Hekimlere karşı ön yargı ve vurdumduymazlığın olduğunu burada belirtmek isterim.

Veteriner hekimliğin eğitim ve öğretim süreci çok zordur. Eğitimi gerçekten çok ağır geçer. Tüm bunlara karşın 1986 yılında okulumdan mezun oldum. Yeterlilik sınavına girmem gerektiği bir dönemde de askere gittim.

-Mesleğe duyduğunuz ilgi ile temponuz arasındaki bağlantı nasıldır?

-Mesleğime büyük ilgi ve sevgi duyuyorum. Mesleğimin çok hızlı ve tempolu hareket edilmesi gereken işlerden birisi olduğunu da gayet iyi biliyorum. Askerlik sonrası yani 1988 yılından bu yana Muğla’da serbest veteriner hekim olarak çalışıyorum. Hayvanları ve insanları çok seviyorum. İnsan sevgisi çok olan inanın hayvanları da çok yoğun seviyorum. Bu anlam da tabi ki bende mesleğimi çok seviyorum. Veteriner hekimlik saygın olduğu kadar öne çıkması gereken bir meslektir.

-ÖZ-VET işinizin başlangıç noktası mıdır?

-Evet.. Güne buradan başlarım. Genelde hasta sahipleri ÖZ-VET ofisi iyi bilirler. Tedavi amaçlı ilaçlar, ayrıca hayvan ve hayvancılıkla ilgili bazı enstrümanların da buradan satışını yapıyorum. Örneğin süt sağma makinesi gibi…

-Biraz da koşuşturmacanızdan bahsetsek..

-Koşuşturma konusunda son derece haklısınız. Çünkü doğum yapmak üzere olan bir hastamıza adeta bir atlet edasında gidiyoruz. Bir koşmaya başladık mı pir koşuyoruz. Bir kere veteriner hekimlikle saat mefhumu yok. Özellikle meslekte zaman ve bu zamanı iyi kullanmak biz veteriner hekimlerin öncelikli görevidir. Çünkü hasta size gelemiyor, siz hastaya gidiyorsunuz. İşte gerçek püf noktası burada…! Kısacası hizmet sizin ayağınıza gelmiyor, biz hizmeti ayağa götürüyoruz.

-Peki bu iş aktivitenizde yaşadığınız en yoğun hareketlilik nedir?

-Yeri geldiğinde üç beş işi aynı anda yapıyorum. Hekimlik, sağlık memurluğu, hizmetçilik, şoförlük gerektiğinde berberlik de yapıyorum. Kısacası biz veteriner hekimler hayvanların her şeyidir.

Sonuçta yapmış olduğumuz işin bedelini bile gecikmeli alabiliyorsunuz. Bazı noktalara bile ulaşamadan geri dönebiliyorsunuz. Hiç unutmuyorum bir gün Datça’ya doğuma giderken yolun üçte birlik bölümünde telefonda hayvanın doğum yaptığını artık gitmeme gerek kalmadığını söylemişlerdi.

-Muğla merkez ve hinterlandında kaç veteriner hekim var?

-Ben büyükbaş hayvanlar için çalışıyorum. Bu arada veteriner hekimler büyükbaş/küçükbaş için ihtisas yaparlar. Muğla genelinde büyükbaş ağırlıklı çalışan 250 kişi var. Bunların bir kısmı devlet kurumlarında bir kısmı serbest geri kalanı kayıt dışı çalışmaktadır.

-Yani çok mu veteriner hekim var?

-Merkez ağırlıklı veteriner hekim enflasyonu ile başbaşayız. İhtiyaç belirlemeksizin açılan ya da açılmak üzere olan fakülte sayısının fazlalığı her meslekte olduğu gibi bizim meslekte de çok fazla. Bu yüzden veteriner hekim de çok fazla. Hoş tüm Türkiye genelinde de aynı fotoğrafı görüyoruz.

-Veteriner hekimler klinik açamıyor mu?

-Eskiden klinik açmak maliyetsizdi. Artık şartlar çok değişti. Şimdi klinik açmak inanın başlı başına bir maliyeti gerektiriyor. Herşey bir steteskoptan ibaret değil…! Sonra kendine güven, mesleğe güven, yapılabilirliliğe güven, müşteri potansiyeli arttıracağından hem klinik ortamında hem de serbest çalışmakta bu faktörler bir veteriner hekimin olmazsa olmazlarıdır.

-Muayene ücretlerini kim belirliyor?

-Bölgesel odalar muayene ücretlerini belirler. Bu ücretlere zorunluluğu olsa da kendi inisiyatifinde ücret belirleyerek alan meslektaşlarımız olduğunu duyuyorum.

-Bir hayvanı tedavi ettiğinizde neler hissediyorsunuz?

-Doğum felci dediğimiz bir hastalık için herkes köy meydanında toplanmış. Zannedersiniz ki o an oraya bir düğün alayı gelecek. Kavaklıdere’nin ücra köylerinden birinde gerçekleşen bu olayda tedaviye cevap veren hayvan bulunduğu yerden kalkıp yürümeye başlayınca orada bulunan tüm köy halkının sevinç gözyaşı döktüğü anı dün gibi hatırlarım.

-Veteriner hekimsiniz ama, insan sağlığı için de yaptığınız bir iki şey olmalı diye düşünüyorum ne dersiniz?

-Sadece hayvan sağlığı şeklinde düşünülse de insan sağlığı ile de direk, endirekt olmak iç içe olmak mesleki özelliklerimizdendir. Nasıl mı?

Esas hekimlik değişik ve çeşitli yollardan hayvanlardan insanlara geçebilecek “Zoonos” diye tabir ettiğimiz yaklaşık 20 kadar hastalığın vatandaşlarımız tarafından bilinmesi anlamında çalışmak asli görevlerimizdendir. Korunma yollarını vatandaşlarımıza anlatmalı onları bilgilendirmeliyiz.

-Peki, Tadım Et Ürünlerinde neler oluyor? Tadım ilgili her şeyi bir kalemde anlatabilir misiniz?

-Bir kere Tadım’la hizmeti ayağa getirdik. Tadım’ın ilk esprisi vatandaşın alışmadığı şekilde hizmet anlayış ile açıldık. Özellikle dizaynından dolayı farklı bir mekan oluştuğu için müşteride farklı bir memnuniyet oluştu. Her iki Tadım’da da 7 kişi çalışıyor. İşletmede hizmet verenlerin büyük bir kısmı aile fertlerinden oluştuğu için; özen, hijyen, güler yüz, olumlu iletişim ilk yapmamız gereken kurallarımızdandır. Mesleğe dayalı üretim safhası, tüketim safhası içerisinde 1999 yılından beri eksikliğini hissettiğiniz şarküteri özellikle et ürünlerinin nefasette olmasından kaynaklı, özellikle etin görünerek satılabilirliliğini sağladık… Sağolsun Muğla halkı gönül rahatlığı ile alışveriş yaptı. Vatandaşımız için ilk adımı Tadım olarak biz atmış olduk. Ağır ağır koşmadan ayaklarımız yere basarak ikinci şubemizi açtık.

-Tadım Et Ürünlerinde veteriner hekim olmanın avantajı nedir?

-Mesleğimle yüzde yüz alakalı ve özellikle güvenilir ürünler satmak beni doğrusu son derece mutlu ediyor.

-Bir tesisten bahsettiniz biraz açar mısınız?

-Kendi üretimimizi destekler nitelikte Yatağan ilçesi Bozüyük beldesinde 200 başlık et/süt ağırlıklı modern bir tesis kuruyorum. Vatandaşımıza örnek teşkil etsin diye işletmeyi daha profesyonel hale getirmeye çalışıyorum. Üretim gerçekten zor… Her şeye karşın üretmeyen toplumların başkalarının boyunduruğu altında kalmaya mahkum olduklarını da biliyorum. Şubat’ın ikinci haftası açılışını yapacağımız bu tesisimde şimdi 5 kişi çalışıyor. Tesis büyüdükçe bu anlamda istihdam da artacak. Coğrafi olarak Muğla’da tarım alanları geniş olmadığı için hayvancılık güdük kalmış. Var olan ise sadece aile işletmeciliği… Ancak kar payı düşük, masraflar büyük olduğu için bu durumda çok fazla ilgi görmüyor.

-Muğla ili ilgili düşüncelerinizi alabilir miyim?

Her şey Muğla için sloganından ben odaklı biz odaklı hayat felsefem çerçevesinde Muğla’ya hizmet etmeyi ömrüm yettiğince sürdürmek istiyorum. Büyükşehir olmak konusunda da yeterli bilgiye sahip değilim… değiliz..! Belli bir potansiyeli hareket geçirmek adına yapılıyorsa büyükşehire destek veririz. Hazır mıyız değil miyiz belli değil. Ama belli bir sürede sıkıntı yaşayacağımız aşikar…

-Gazete HABER..

-Yayıncılık ve yayından faydalanmak; demokrasilerde okunmak, okutmak güzel şey..! Hele hele doğru habercilik anlayışının okuyucuya ulaşması veya ulaştırılması kaçınılmazdır. Bu anlamda sizlerin vermiş olduğu hizmeti takdirle karşılıyor, başarılarınızın çok uzun sürmesi için bizlerin üzerine düşen görevi; görevimiz ne ise yerine getirmek isterim.

Toplumuma yararlı olacağım her konuda 365 gün telefonlarım herkesin hizmetindedir. Gazetenize çok teşekkür ediyorum.

-Ben de bu güzel söyleşi için şahsınıza teşekkür ederim.

ÖZ-VET/TADIM ET Ürünleri

Orhaniye Mahallesi Eren Sitesi No:20/F MUĞLA

Tel: 0 252 214 71 54

GSM:0 532 232 26 53/0 552 232 26 53

TADIM-1: Emirbeyazıt Mahallesi Habibe Hanım Apt. No: 26-MUĞLA

Tel: 0 252 214 78 10

TADIM-2: Muslihittin Mahallesi Abdi İpekçi Caddesi Çakırağa Apt. No:42/B Muğla

Tel: 0 252 214 95 90

Önceki ve Sonraki Yazılar
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.