ZİRVEDE OLMAK NASIL BİR DUYGU … !

Herkes hayatı boyunca başarılı olmak için; başarıyı yakalamak ve kovalamak adına epey uğraş verir. Bilir ki.. Başarının sonunda zirve vardır. Zirveye ulaşmak hiç de kolay olmadığından insan oğlunun gerek bedensel gerekse zihinsel yoran en büyük etkendir bu yolculuk..

Yolculuk diyorum ki aslında bu işlerde çok yol kat etmek gerekir. Öyle böyle haaa ! denildiğinde zirveye vararak hemen oraya yerleşeceksiniz, yok öyle bir şey.. ! Eskiler ‘’hayatın galesi bitmez, her şey çok meşakkatli’’ derlerdi. Yani hayat öylesine yoğun yaşanıyor ki ama zorluklar bitmez anlamına geliyor. Yıllardan beri bu hep böyledir ve de hiç değişmemiştir, üstelik değişmeden devam edecektir.

Başarmanın yolu inanmaktan geçer.. Düşünsenize o kadar uğraşıdan sonra Everest Dağın en tepesine zirveye çıkan dağcılık sporu ile ilgilenen sporcuları.. Ne kadar bu işin bilincinde olurlarsa olsunlar, ne kadar çalışırlarsa çalışsınlar zirveye ulaşmanın yolu inanmaktır. Daha geçen günü televizyon da haberler de Çin’de tel üzerinde akrobasi yapan bir şahsın nehir üzerinde en tepede, üstüne üstlük hiçbir güvenlik önlemi olmak sızın sanki caddede yürüyormuş edasıyla tel üstünde yürüyüp hareketini gayet rahat tamamlayıp, o işi bitirmenin mutluluğunu yaşayacak. Biliyor ki kendi dalında zirve yapacak, çünkü o işi yapacağına gerçekten inanmış. Hiçbir zaman unutmamalı ki Çanakkale’de inanarak destan yazan yüzlerce binlerce şehidimiz kalbimizin en derin köşesinde zirvedeki yerlerini hep koruyorlar, koruyacaklar.

Basın ve yayıncılık zordur. Ulusalından yereline kadar tüm gazete, radyo ve tv çalışanlarının bir medya mensubu olup yaptıkları yadsınamayacak kadar övünç kaynağı ile doludur. Kaldı ki bu sektörde başarısızlığa asla prim yoktur, olamazda.. Küçükten büyüğe, A dan Z ye 7 den 70 e kadar herkes üzerine düşen görevi en iyi şekilde yerine getiriyor veya getirmeye çalışıyordur. Amaç nedir ? Amaç ; hep yazar ve söylerim aslolan bir efor sarfederek neticeye giderek olabilenin en iyisini vermek veya yapmaktır. Uzun lafın kısası ya varsınız yada yok …!

Var olmak, çabalamak, öğrenmek, çalışmak ve zirveye oynamak… İnsanoğlunun hangi iş kolu veya aktivitede olursa olsun değişmez döngüsüdür. Bugün ayın 15’i yani ağustos ayının 15. Günü.. bundan tam tamına 367 gün önce Muğla basınına Haber adıyla bir gazete giriş yaptı. Muğla basınını 7. Günlük yerel gazetesi olarak yayın hayatına başlayan gazetemiz başlangıç noktasında düğmeye bastığımızda yeni dünyaya gelmiş bebek misali hiç kimsenin tanımadığı, neler yapılabileceği dahası büyüdükçe aktivitesini nasıl büyütebileceği konusunda ne yapacağı bilinmeden uzun ama çok uzun bir yolculuğa çıktı. Umarım evren varolduğu sürece bu yolculuk devam edecek.  Öyle ya  varsınız ya da varsınız.

Var olarak tamamen kendi elinizde olup  yapılabilenin en iyisini yapmak için hep uğraş vereceğiz demiştik. Sözümüzü kısmen de olsa yerine getirdik.

Uzun solukta Muğla şehrimin tüm isteklerine cevap verir nitelikte yayın hayatına 3 ortaklı; imtiyaz sahipliğini Tansel Coşkun,  İsmail Günay  ve Türker Çermik’in yaptığı Haber gazetesi, gazeteciliğe ömrünü vermiş büyük emek ustalarından Hüseyin Atılgan’la, dışarıdaki tüm koordinasyonları (başta reklam olmak üzere) büyük bir iştahla tamamlayan bendeniz ile bu yola çıktık. Yolumuzun uzun, yolculuğumuzun zaman zaman keyifli, zaman zaman bunaltıcı olabileceğini biliyorduk. Ancak konuya hakim olmanın verdiği rahatlıkla ‘ hep ne yaparız ı’ araştırmacılık çabalarıyla birleştirip güne güncel olaylarla nasıl başlayacağımızı bilerek her bir şeyi rahatlıkla uygulamaya koyduk. Günlük haber akışının dinginliği olan bir hadisenin hemen bu gün okunması, köşe yazarlarının bolluğu ile akılcı fikirler ve de aktif ekleriyle hep ‘ben buradayım deyip’ hiç yoklama kaçağı olmayan gazetemiz Haber hep sizler için var olmanın mutluluğunu yaşadı.

Grafikerinden muhabirine makine operatöründen gazete dağıtıcısına kadar herkesin emeğini damla damla akıttığı teriyle her şeyin en iyisini hak eden HABER Gazetesinin çalışanlarının aile fertleri düşüncesi içerisinde olduğunu dikte etmeliyim.

Hayal etmek güzeldir. Hayalle başlayan ancak bugün realitesiyle iş başında olan Haber Gazetesine emeği geçen herkes inanın bana şahsım adına çok önemliler. ..

Grafikerlerimizden Günnur ve sevgili kardeşim Uğur Göktaş’tan Sude’ye (seni hiç unutmadık evimizin küçük kızı) muhabirler Batuhan’dan Cem’e operatörler Bilal ve Kamil’e, vefakar dağıtıcımız Aydan’a kadar ve bize köşe yazılarıyla desteğini esirgemeyen sevgili büyüklerimiz, arkadaşlarımız ve kardeşlerimize sonsuz teşekkür ediyorum, iyi ki varsınız.

Birinci yıl dönümümüzün 367. Gününde beni ve değerli arkadaşlarımı kısacası hepimizi kalbinizin bir köşesine gazetemiz Haber le birlikte yerleştirdiniz. Zirvede olmanın duygusunun ne olduğunu bize yaşattınız. Her geçen gün sayısı artan siz değerli okuyucularımıza minnettarız.

Hiçbir başarı tesadüf değildir.

Çok çalıştık ve çalışmaya devam edeceğiz.

Daha çok çalışmamız lazım  çoooooookkkkkkkkk….!

İşte o gün bugündür.

Önceki ve Sonraki Yazılar
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.