Yavru Vatan Kıbrıs’ta neler oluyor?

Sevgili okuyucular, bugünkü köşe yazımda sizlerin yavru vatan Kıbrıs’tan bahsetmek istiyorum. Şunu burada sevgili okuyucularımın bilmesini istiyorum. Benim yazılarım genel olarak ve çoğu toplumsal ve halkımızı ilgilendiren ve bilgilendiren bir yazı yazmayı daha uygun buluyorum. Sizlerinde bu yazılarımı ilgiyle okuduğunuzu umarım.

Gelelim yavru vatan Kıbrıs konusuna Kıbrıs görüşmeleri 18 aydan beri yapılmıyordu. Kıbrıs görüşmeleri yeniden başladığını basından öğrenmiş bulunmaktayız. ABD baskısıyla başlayan bu görüşmeler bana göre çıkmaza doğru sürükleneceği ver kurtul senaryosunun sahnelendiğini görmekteyiz. Bu çok ciddi bir durum yaratacağı ortadadır. Yıllardan beri süren Kıbrıs barış görüşmeleri Rumların olumsuz ve katı tutumları nedeniyle bu güne kadar çözümlenememiştir. Annan planına bile kabul eden Türk tarafı maalesef Rumların reddetmesiyle bu plan suya düşmüştü.

Şimdi ise oynanan oyun Annan planının bile gerisine düştü. Telafisi olmayan kayıplara yol açacaktır. Bakınız zamanlaması da ilginçtir ve manidardır. Sevgili okuyucular, Kıbrıs’ta yeniden başlayan bu görüşmeler Türk Ekonomik, siyasi ve hukuki sıkıntılar yaşarken ve yine Rumlarla İsrail ile işbirliği yaparak Akdeniz’de ortak askeri tatbikat yapılmaya başlanmıştır. Bu ikili görüşmelerin başlaması dikkate değerdir. Kıbrıs’ta Türklerin öteden beri bir kırmızı çizgileri vardı. Neydi bunlar? Egemenlik hakkı, eşit devlet ilkeleri vardı. Şimdi anlaşılıyor ki bunlardan taviz verilerek tek Devlet tek vatandaşlık tek egemenlik olması gibi kavramlar konuşulmaktadır ve böyle isteniliyor. Bu plan Kofi Annan planında bile daha acı bir reçetedir.O plan Londra ve Zürih anlaşmalarının gerisinde gidiyordu. Son plan ise Rumlara verilmiş bir tavizdir. Bu ortamda Türkiye ne yapacak bunları seyirci mi kalacak? Temenni ediyorum ki Türkiye’nin bu gidişe seyirci kalmamasıdır. Eyer seyirci kalıp Kıbrıs Türk kesimine sahip çıkmazsak sonunun Girit adası gibi olur. Bunu çok dikkat etmek gerekmektedir. Bu nedenle Girit adasının tarihini iyi okumak lazım o zaman kazandığımız bir savaşın sonuncunda Girit’i dış baskılar ve çeşitli oyunlarla nasıl feda etmek zorunda bırakıldığımızı hatırlamalıyız ve ona göre hareket etmek zorundayız.

Sevgili okuyucular, umarım ve dilerim ki rahmetli Denktaş ve Ecevit’in kemiklerini sızlatmazlar. Yine umarım ki Kıbrıs Türklerin ve onun Kahraman lideri olan Kıbrıs davası uğruna ömrünü adayan rahmetli Rauf Denktaş’ın kemiklerini sızlatacak bir adamın içerisine girmezler ve yine Türkiye’de rahmetli Bülent Ecevit’in hatırasına saygı duyan her kesim tarihimize kara bir leke sürdürülmesine karşı ve duyarlı ve sessiz kalmayacaklarını ummak istiyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.