Yağmur’un sesi

Yağmur; yağmaya başladığında önce tanecikler halinde ince ince yüzümüze çarpan, sonrasında gökyüzünde bardaktan boşanırcasına hızla yağmaya başlayan yağmurda sırılsıklam ıslanmaktır. Öylesine ıslanmaktır ki… Her an cama hatta caddeye ve sokağa vuran o sese dikkat ettiyseniz ayrı bir armonidir sanki kulakları çınlatan…!

Hele hele yağmurdan sonra toprak kokusunun oluşması gibidir hayat… Hüzünlü bir tebessüm bırakır insanın yüzünde… Adeta anlaşılması zor bir tat kalır damağınızda… Eğer bir dost sesi duyarsan bu zaman… Bilin ki göğü sarıp sarmalayacak bir gökkuşağı anıdır! Gözleri ve gönülleri şenlendiren doğanın armağanlarından bir tanesi o gökkuşağı ki yağmurun sanki biricik şahididir.

Bir de çocukluk dönemlerinden hatırlarım da yağmurlu günlerde dışarı çıkmayı çok isterdim. Ancak tüm çabalarıma karşın bir türlü dışarı çıkamazdım. İşte o zaman çok sevdiğim oyuncak arabalarım beni esir alırdı. Yağmur ne kadar uzun yağarsa yağsın pencere önünde yağmurun son hızla yağmasını seyrederdim. Yine de yağmurun cam kenarına vurup çıkardığı sesin kulaklarımda oluşturduğu nağmeyi hiç mi hiç unutamam. Zaman içinde yağmurla değil de, belki de yağmur damlalarıyla ilgilenmeye başladım. Çıkardığı o “pıt, pıt,pıt” seslerinden adeta melodi oluşturmaya çalıştım. İşte yağmurun sesinin ahenki kulağıma bu şekilde yapıştı. Gönlümde böylesine yer etti. Ne zaman yağmur patırtısını duysam yüreğimi bir huzur kaplar.

Bugünlerde kara kışın kucağından tekrar kış yaşanmışlığını yadetmeye başladık. Artık istatistiki bilgilerden sıkıldım ama Türkiye’nin en yağış alan şehirlerinden birisi olan Muğla’ya ortalama bir haftadır yağan yağmur bereketiyle geldi. Bu yoğun yağmurdan bazı komşu iller etkilenmişken (İzmir/Antalya) şükür ki Muğla suya sele esir olmaksızın yağmurlu günlerini sürdürüyor. Sanırım bu kadar bol sulu ve yoğun yağmuru yakın bir zamana kadar yaşamamıştık.

Haliyle kış kışlığını, yağmur da yağmurluğunu yapacak… Hani neredeyse geçmişte yağan bol Muğla yağmurlarıyla iç içeyiz…! Şemsiyeye çarpan, arabanın kaportasındaki tıkırtısı, cama vuran sesi ve cadde ve sokaklardaki o ahenkli ambiyansı hiç ama hiç bitmeden devam ediyor. Oh bee! Ne ala… kulaklarımın pası silindi.

Yağmur bol yağmur ve hatta yağmurun sesinin oluşturduğu nostalji bizi mutlandırmaya devam ediyor. Bizi dedim ama inanın ben çok mutluyum… Ancak…!

Bir şantiye görüntüsünün her yerde göze çarptığı Muğla’da yol ve kaldırım çalışmaları harıl harıl devam ediyor. Yoldan yürüseniz o değil, hele kaldırımlardan hiç..! Yaş, yağmur kargaşasıyla çamur seline dönüşmüş yollar/ kaldırımlarda yağan yağmurla tatlı bir telaştır sürüp gidiyor. Kişiler; nereden nereye gideceklerini bilmeden bir oradan, bir buradan yağan yağmurun bile tadını yaşayamadan bu sıkıntıyı yoğun yaşamaya devam ediyorlar. Daha kimbilir ne kadar yaşacaklar. Keza yoğun yağan yağmurla birlikte yol ve kaldırım yapım çalışmaları haliyle ertelenecek. Bu ertelenmeden nasibini toplum alacak… Ve sıkıntı had  safhada devam edecek… Kaldırımsız bir yolda yaya olarak yürümenin zorluğuna bu kez yol yapım çalışmalarının devam ettiği bölgelerde oluşan su birikintileri kişileri tehdit edecek… Yağmurdan kaçarken doluya tutulmak ifadesi bu olsa gerek.! Doğrusu kargacık burgacık bir durum…

Kışın o soğuk günlerini destekler nitelikte devam eden yağmurların dindiği dönemlerde çalışmaların hızla devam edilerek; çalışılmayan günlerin tolore edilmesi açısından büyük önem taşıyor. Ancak yapılan çalışmaların doğru ve düzgün olmasından yana tavır koyacağımız kesin. Mazgal probleminin had safhada olduğu güzel Muğla’da yollar ve kaldırımlar yapıldıktan sonra; özellikle yollar yine yağan yağmurla birlikte. Oluşacak su birikintileri ile yayaları ciddi anlamda rahatsız edecek. Yürümek zorluğu neyse de… Yanınızdan geçen bir aracın üzerinize sıçratacağı suyu düşünmek bile istemiyorum. Hazırlanmışsınız… Pırıl pırılsınız… Ve işinize gidiyorsunuz. Ve başınıza gelebilecek en kötü olay da burada yaşayacağınız su banyosu olsa gerek.

Yarası olan gocunsun dışında kimse alınmasın ama sürücülerimiz gerçekten çok hoyrat! Su banyosu yaptınız… Sırılsıklam ıslandınız… Dahası kendinizi çok kötü hissettiniz. Sanıyorum buna sebep olan hiçbir sürücüyü (istem dışı hallerde) bu durum ilgilendirmez diye düşünüyorum.

Ne yağan yağmurun oluşturduğu ahenk ve geliştirdiği o nostaljik anlar… bir anda gözünüzden silinir gider ki ne siliniş.

Birbirimize her zaman dikkat etmemiz gereken bir toplumda; bu olumsuzlukları yaşamaktansa beni gerçekten alıp götüren ve mutlandıran o yağmurun sesini, yağmur suyunun oluşturduğu bir banyoya tercih ederim.

Herşeye karşın şehre kazandırılan yeni oluşumların yüzyıla yakışır şekilde tesis edilmesini gönülden isterim.

Unutmayınız ki istemek bir işi yarı yarıya bitirmek ve tamamlamak anlamına gelir. O halde…!

Önceki ve Sonraki Yazılar
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.