Sahte bala barkotlu önlem

Dünyada çam balı üretiminin yüzde 82’si Türkiye’de, Türkiye’nin de yüzde 80’inin üretildiği Muğla’da sahte bala karşı barkotlu önlem alındı. Muğla’da yıllık ortalama 20-25 bin ton çam balı üretimi yapılırken,...

Sahte bala barkotlu önlem

Dünyada çam balı üretiminin yüzde 82’si Türkiye’de, Türkiye’nin de yüzde 80’inin üretildiği Muğla’da sahte bala karşı barkotlu önlem alındı. Muğla’da yıllık ortalama 20-25 bin ton çam balı üretimi yapılırken, 385 orman köyünün 260'nda basralı çam ormanı bulunuyor. Muğla ormanlarının yüzde 14,46’sına tekabül eden 60 bin hektarlık alanda çam balı üretiliyor.

Her tenekeye barkot

Muğla Arı Yetiştiricileri Birliği (MAYBİR) Başkanı Ziya Şahin, son yıllarda ortaya çıkan sahte bal furyasından Muğla çam balının yeteri derecede zarar gördüğünü açıkladı. MAYBİR Başkanı Şahin, daha önce kovanlarda uyguladıkları ve Türkiye’de ilk olan kovan barkotunu, şimdi de bal tenekelerinde uygulamaya başladıklarını belirterek, “Daha önceki kovanlarda uyguladığımız barkod sistemi Türkiye’nin ilkiydi. Arıcılıkta iki temel ilkemiz var. Birincisi kovanlarımızın kayıt altına alınması, ikincisi balımızın kayıt altına alınması. Çünkü Türkiye’de bir kaos var. Sahte bal, GDO’lu bal, genetiği değiştirilmiş mısır nişastasında yapılan şeyler. Bakanlık bunları yapan 19 firmayı ifşa etti. Sermaye kesiminin hiç umurunda değil, bütün darbe arıcıya ve tüketiciye vuruluyor. Arıcı kaos içinde. Bugün piyasada 200 TL’ye olan balın tenekesinin maliyeti 230 TL. Bir kamyonun Kayseri’ye, Sivas’a gidiş-gelişi 10 bin TL, arıcı 100 teneke bal alabilirse ancak yol parasını karşılayabiliyor. Nerede bunun diğer masrafları, ne yiyip ne içecek, böyle bir ülkede yaşıyoruz. Bize en büyük darbeyi sahte firmalar vuruyor. Biz kendi balımızı kayıt altına alırsak, barkotlarda TC tescil numaralarımız var. Her arıcıya her kovan için barkot getirttik. Her arıcının ürettiği balın tenekesinin kapağına sticker yapıştırıyor. Açıldığı zaman bu bal sahte baldır, bunda bir olay var demektir. Açıldığında yırtılıyor. Tekrar yapıştırma şansı hiç yok. Biz bunu geliştirerek Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na sunduk. Bakanlıkta uygun bularak izin verdi. Ama biz yapabilirsiniz demelerinden öteye biz Bakanlıktan kovan barkotlarında olduğu gibi Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği’nin geliştirdiği barkotları kabul ediyoruz demelerini bekliyoruz. Üreticilerimiz barkot siparişlerini verdi. İlçe ilçe bellidir. Her ilçenin barkot numaralarını bile ayırdık. Bu barkot bu sorunu çözecektir. Ancak, temel beklentimiz şu. Türk arıcısının iyi niyet çabasına Bakanlığımızın karşılık vermesidir. İçimiz gürül gürül yanıyor. Bu piyasada arıcılık bitme noktasına geliyor. Sokaklara çıkıp bağırıp çağırmak çözüm değil. Çözümü hep beraber aramamız lazım.”

Kayıtlı üyelerde sorun yaşanmıyor

Muğlalı arıcılara bir ay önceden barkot sistemi ile ilgili duyuruyu yaptıklarını açıklayan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Arıcı, MAYBİR’e gelip barkodunu alacak, tenekesine yapıştıracak. Kayıtlı üyelerde bir sorun yok. Kayıtlı olmayanlar için sorun var. Bundan böyle toptancıların aldığı tenekelere bakın. Tenekelerin kapaklarında barkot var mı, yok mu? Yoksa sorun vardır. Onlar da suçlu duruma düşüyor. Barkotsuz olanı almayacaklar. Türk gıda kodeksinde 2013 yılından itibaren alınan bal çıtalarında bile barkot olacak. Bunu kodekse biz koydurduk. Bize ‘ayağınıza kurşun sıkıyorsunuz’ dediler. Sahte balcıyla doğru balcıyı nasıl ayıracağız? İran’dan gelen kaçak bal piyasada satılıyor. Bunları yakalatıyoruz, hemen kılıfını hazırlıyorlar. Barkot sistemi yerleşirse artık bunu yapamayacaklar." Her arıcının üreteceği balın belli olduğunu anlatan Şahin, şöyle konuştu: "300 tenekeyi geçmez. Eğer 400 teneke bal getiriyorsa burada bir sorun var demektir. Barkot dağıtımlarını yapıyoruz, bu sene Muğla’dan bir teneke işletme numarası basılmayan bal gitmeyecek. 4 bin 200 üyemiz var. Arıcılar bu işi yapacak, başka yolu yok. Bunu çok önemsiyoruz. Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği ve Bakanlık'taki denetleme müessesesi de böyle çalışsa bu işi çözeriz.”

Arıcının üzerine suç atılamayacak

"Bundan sonra benim balımda bile bir sorun çıksa, artık bu sorgulanacak" diyen Şahin, tüccarın suçu bundan sonra arıcının üzerine atamayacağını söyledi. İşte bu problemi böyle aşacaklarını anlatan Şahin, sözlerini şöyle tamamladı: "Türkiye’de artık internette de satılsa, üretim yerine iniyoruz. Üretim yerine indiğinde sorun ortadan kalkacaktır. Şimdiye kadar antibiyotik çıkmasın diye bir sürü glikozlu bal piyasa sürüldü. Glikozlu bal olunca arıcıda yapıyorsa bu işi, arıcıda bu işe katlanmış olacak. Balın kimliği net olarak ortaya çıkmış olacak. Arıcının lehine de olacak çalışma yapıyoruz. Arıcının önünü açmaya çalışıyoruz. Bu ülke hepimizin, bu ülkede yaşayan insanlar bizim insanlarımız, biz yabancılar için değil Türk insanı için doğru balı üretmek zorundayız.”

Bu haber toplam 112 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.