Saatcı: Orman kanun gerekiyor!

Gazi Üniversitesi Deniz ve Su Bilimleri Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından Fethiye'de yürütülen Kıyısal sularda su kalitesi parametlerinin izlenmesi ve değerlendirilme çalışması tamamlanıyor. Çalıştayda konuşan Fethiye...

Saatcı: Orman kanun gerekiyor!

Gazi Üniversitesi Deniz ve Su Bilimleri Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından Fethiye'de yürütülen Kıyısal sularda su kalitesi parametlerinin izlenmesi ve değerlendirilme çalışması tamamlanıyor. Çalıştayda konuşan Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı, “Orman kanunu, vahşi anlamında söylenmiyor. Geçtiğimiz günlerde Sayın Orman ve Su İşleri Bakanımız ‘Ormana ve dere yataklarına kamyonla hafriyat, evsel ya da tarımsal atık döküldüğünü gördüğümüz an, aracına el koyacağız’ diyerek güzel bir söz söylemişti. Orman kanunu gerçekten acımasızca ve suistimal edilmeden uygulanmaya çalışılan bir kanun. Bu anlamda bir orman kanunu gerekiyor. “dedi.

Fethiye'de Aralık 2015'den bu yana süren Deniz suyu araştırmaları sona yaklaşırken, Fethiye Belediyesi Deniz Gözlem İstasyonu'nda proje ile ilgili çalıştay düzenlendi. Düzenlenen çalıştay açılışına Fethiye Kaymakamı Ekrem Çalık, Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı, Muğla Sıktı Koçman Üniversitesi Fethiye İşletme Fakültesi Dekanı Erdoğan Gavcar da katıldı. Çalıştayda, su kalitesi, kirletici türlerin ve kaynakların belirlenerek, su kalitesi izleme ve su kalitesi raporları hazırlanarak coğrafi bilgi sistemi olan bir sisteme kaydedildiği ve anlık takiplerin yapılabildiği bildirildi.

Proje 1 ay sonra bitiyor

Proje çalıştayının açılış konuşmasını yapan Gazi üniversitesi Deniz ve Su Bilimleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lale Balas; "Projemiz aralık 2015 de başladı ve nihayete erdirmemize yaklaşık bir ay kaldı. Eğer Fethiye Belediyemizin, Muğla Valimizin, Fethiye Liman Başkanlığı, Su Yönetimi Genel Müdürlüğü, Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü'nün projeye destekleri olmasaydı Tübitak'tan böyle bir proje alma şansımız olmayacaktı. Hepsine sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Projemizi başından sonuna çok büyük bir başarıyla yürüten Sayın Doktor Pelin Yıldırım'a şükranlarımı sunarım. Belediye başkanımız Behçet bey de çok büyük bir yürekle karşıladı. Bize inanılmaz bir yürek göstererek destek verdi. Kimi zaman çok yoğun kimi zaman da çeşitli sebeplerden ötürü sekteye uğrayan ama asla yılmayan bir çalışma içerisinde olduk. Projeyi bu anlamda çok büyük bir şans olarak görüyorum. Belediyemizin verdiği tüm desteklerin uygulamaya döndüğü bir proje olması anlamında çok mutluyum. Umarım projenin sonuçları Fethiyemize ve Muğlamıza büyük katkılar sağlayacak" ifadelerini kullandı.

“Denizlerimiz kirleniyor”

Çalıştay açılışında konuşan Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı ise; "Projenin bu aşamaya gelmesinde Lale hocamın ve çalışma arkadaşlarının büyük emekleri var. İlçem adına teşekkür ediyorum. Cevat Şakir, Akdeniz için şunu söyler; ‘Akdeniz uygarlıklarının ölümsüz gücü, ona köşesinden kenarından bulaşan herkesi etkiler. Bugün değilse yarın, onu değilse çocuğunu bir gün’ Bu bence kadim Akdeniz uygarlıklarının bir köşesinden, o eskimiş, kirlenmeye yüz tutmuş, gerçekten kirlenen bir Akdeniz'i kurtarma projelerinden bir tanesinin, Anadolu'nun bir köşesindeki ilçeden başlangıcı. Gerçekten bu projeyi hem hayata geçiren hem de işin başında bu sonuçları ortaya koyan zihniyete teşekkür ediyor saygılarımı sunuyorum. Bu bir kurtarma projesi aslında. Hepimizin bildiği bir gerçek var, gerçekten denizimiz kirleniyor. Bizim ekonomimiz gerçekten denize dönük. Yapacak başka bir şeyimiz yok. Sermayemiz deniz. Denizler her geçen gün kirleniyor. İşte bu proje, bir kenarından tutarak, kirlenen denizi tekrar temiz hale getirmek için yapılan bir projedir. Binayı 2004 yılında yapıp açtığımız zaman, abu amaçlara hizmet edeceğini düşünmüştük. Belki de bina kurulduğundan bu yana ilk defa manasına hizmet edecek bir projeye ev sahipliği yapıyor.”diye konuştu.

“Caydırıcı tedbirler alınmalı”

Başkan Saatcı konuşmasının devamında Prof. Dr. Lale Balas'a, "Hocam iş sizde. Araştırmalar sonucu ortaya çıkan parametreleri önümüze koyacaksınız, biz de kamu yöneticileri olarak sermayemiz olan denizimizi kurtarma yönünde bakanlık, valilik, kaymakamlık nezdinde orman kanunu gibi acımasız bir şekilde caydırıcı tedbirler alacağız. Orman kanunu, vahşi anlamında söylenmiyor. Geçtiğimiz günlerde Sayın Orman ve Su İşleri Bakanımız "Ormana ve dere yataklarına kamyonla hafriyat, evsel ya da tarımsal atık döküldüğünü gördüğümüz an, aracına el koyacağız" diyerek güzel bir söz söylemişti. Orman kanunu gerçekten acımasızca ve suistimal edilmeden uygulanmaya çalışılan bir kanun. Bu anlamda bir orman kanunu gerekiyor. Yoksa projeler çıkar, öneriler getirilir ama biz uygulamacılar bunu hayata geçiremediğimiz sürece, kapalı dosyalarda kaldığı sürece, hiç bir anlam ifade etmiyor. Tübitak projeyi çıkarmış, lale hocam gerçekleştirmiş, emeği geçenler bununla ilgili çaba sarf etmiş ama sonuç eski hamam eski tas olduktan sonra bir anlamı yok. İnşallah bu çalıştayın sonunda ortaya koyulanları hayata geçirebilirsek, o zaman bir anlam ifade eder düşüncesindeyim" dedi.

Bu haber toplam 100 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.