Güzel konuşma bir sanattır. Onu uygulayan da sanatçı..! Yani çok güzel konuşuyorsanız siz bir sanatçısınız. Çünkü varlığınızı kanıtlamada, dış dünya ile bağlantınızı kurmada size sunduğu imkanlardan yararlanırsınız. Şimdi kendinize şu soruyu sorun bakalım. Acaba ben tüm bu imkanları gerektiği gibi kullanabiliyor muyum? Acaba nasıl konuşuyorum? Veya konuşma güçlüğü çekiyor muyum? Vs..! Amma da yaptın ha! Diyenleriniz olacaktır. Fakat durum hiç de göründüğü gibi değil! Gerçekten bu soruları kendinize sormalısınız.

Konuşma sırasında yaptığımız yanlışların ayrımına varamayız. Bunları ancak karşımızda bulunan o an ki muhataplarımız ve de bizi can kulağıyla dinleyen kişiler fark edebilirler. Hatta konuşurken çok büyük ifade teşkil eden el, kol, yüz hareketlerimizle bedensel davranışımızı konuşmanın akışına uyduramayız/veya uyduramazsınız…

Aslında hiç birimizin konuşması tıpa tıp birbirine benzemez… Neden? Çünkü düşünce farklılıkları kullandığımız ses ve tonlamasına kadar varan ahenk çok farklıdır asla bir bütünlük göstermez. Buna da yetiştiğimiz çevrenin ve de içinde bulunduğumuz ebeveynlerimiz başta olmak üzere ikili diyalog halinde olduğumuz kişilerin de payı büyüktür.

Güzel konuşup konuşmama konusunda belki kendinizi sınamak isteyebilirsiniz. Öyle ise gelin kendinizi hiç de zor almayan bir teste tabi tutun. Değerlendirmesini kendiniz yapın. Söylediklerinizi karşınızdakilerin kolayca anlayabilmeleri, düşüncelerinizi açık ve net bir şekilde ifade etmeniz, sözcükleri kolayca kullanmanız, sesinizin tonlamasını doğru ve düzgün bir zamanla ile karşınıza iletmeniz tekdüze mi yoksa anlamlı mı konuştuğunuz, konuşurken karşınızdakilerin sizi dinleyebilmelerini sağlamanız ve çok daha önemlisi el ve yüz hareketlerinizle komik duruma düşmeden toplumsal bir çevre oluşturmanız bu güzel konuşmada ne kadar başarılı olup olmadığınızın bana göre en açık hal ve hareketleridir.

Güzel ama bir o kadar etkili konuşma iletişim alanındaki büyük gelişmeler karşın insanı çevresindekilerle anlaşmasını sağlayan en etkili araç ve düzgün konuşma yetkisidir.

Belki kimi zaman birçok etkinliğe konuşma düzleminde katılmış olabiliriz. Unutulmamalı ki her hitap eden hatip olamaz. Konuşmak; tavrından üslubuna kadar gerçekten bir sanattır. Ama ne sanat! İyi bir konuşma yapıcı olmalı, ilginç ve değerli konuları kapsamalı, anlatılanın konuşmacı ile bütünleşmesi önemi anlaşılabilmeli.  Önemlidir ki dinleyicilerin ilgi ve dikkatini toplayabilesiniz.

Konuşmamızın türü…ister özel, ister karşılıklı dertleşme ve sözleşme niteliğinde olsun güzel ve etkili bir konuşma yapabilmek için konuşmayı etkileyen etkenleri bilmek gerekir.

Bir konuşma bir kimseye herhangi bir şey hakkında bir şeyler söylemektir. Aslında kişilerin ilgi ve gereksinimleri yaşlarına göre; kuşkusuz kişilerin ilgileri ise kişiden kişiye değişir. Dolayısıyla yaş bu ilgilerin değişiminde önemli bir etkendir.

Konuşmanın.. etkili ve güzel konuşmanın dokusunda sesimizi amacına göre kullanmanın özelliği çok fazladır. Söz götürmez bir gerçektir ki konuşmacı topluma hitap edemezse, konuştuklarının hiçbir anlamı olmaz. Konuşma esnasında esneklik, canlılık, akıcılık ve açıklık ayrıca sözcük ve cümle vurguları çok önemlidir. Her konuşmanın belli bir amaca yönelik olması gerekir. Bence amaçsız konuşma olmaz…

Evde, yolda, sokakta, okulda, işyerinde, kahvede ve parkta aklınıza neresi gelirse gelsin kısacası günlük yaşamın her kesiminde gerek kişisel arkadaşlarımız, gerekse çevremizle karşılaştığımızda merhabalaştıktan sonra şuradan buradan derken bir bakmışsınız birçok konuya değinmiş belki de ağızlar dolusu konuşmuşsunuzdur. Bu söyleşiler,öteki konuşma şekillerine göre yaşamımızın belki de her anını kaplar. Bu durumda karşımızdakilere saygı ile davranmalı, içten olmalıyız.

Konuşurken, anlatırken, duygularımızı sesli ifade ederken bin düşünüp bir ifade etmenin yaşantımızdaki boyutu gerçekten çok büyüktür. Eğer bu şekilde dengeli hareket etmezseniz belirsizlik yaratan, konusuna hakim olamayan kişi olarak bilinir tecrübesiz ve konuşmayı bilmeyen biri olarak algılanırsınız ve karşınızdaki insan da fikirlerinizi dahası (bu da çok ağır gelir) sizi dikkate alan olmaz.

Güzel konuşma, etkili konuşma, sanatının büyük üstadı iseniz Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin dillendirdiği “Sesini değil, sözünü yükseltmeli insan; çünkü gökgürültüleri değil yağmurlardır yaprakları yaşartan” cümlesini de dikkate almanızı dilerim.

Bugün olduğu gibi yarın da hep bin düşünün, bir konuşun ama iyi konuşun! İyi konuşun ki iyi insan olarak bilinin… Bilin ki güzel konuşmak kadar, insanlık da zor zanaattır…