Muğla’nın Menteşe ilçesinde hizmet veren Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Sezen Bozkurt Köseoğlu, kış mevsiminde gebeler için enfeksiyona karşı uyarılarda bulundu. Dr. Köseoğlu, “Anne adaylarının özellikle risk grubunda olanların o yıla ait grip aşısını yaptırmaları hem kendi hem de bebeklerinin sağlıkları için hayati önem taşıyor” dedi.

Güzide Kasım

Anne adayları kış mevsiminde soğuk hava ve grip salgınları gibi çeşitli hastalıklar nedeniyle çeşitli zorluklarla karşılaşıyor. Hamilelerin kış aylarında daha dikkatli olması gerektiğini söyleyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Sezen Bozkurt Köseoğlu, gebelik sürecinde olanların özellikle dikkat etmesi gerekenleri açıkladı.

 Dr. Köseoğlu, “Anne adaylarının özellikle risk grubunda olanların o yıla ait grip aşısını yaptırmaları hem kendi hem de bebeklerinin sağlıkları için hayati önem taşıyor” dedi.

 GÜNDE EN AZ 3 LİTRE SIVI ALINMALI

 Köseoğlu, “Anne adaylarının, havaların soğumasıyla birlikte gribal enfeksiyona karşı özellikle dikkat etmeleri gerekiyor. Gebelikte grip bağışıklık sisteminin baskılanması nedeniyle, normale göre daha ağır seyrediyor ve uzun sürüyor. O nedenle anne adaylarının soğuk kış aylarında dikkat etmeleri ve risk grubunda olanların o yıla ait grip aşısını yaptırmaları hem kendi hem de bebeklerinin sağlıkları için hayati önem taşıyor. Gebelikte gribal enfeksiyona yakalanılması halinde anne adayları ilk iki gün evde dinlenmelidir. Hastalık süresince olan terleme vücuda su kaybettirir, bu nedenle günde en az 3 litre sıvı alınmalıdır. Sadece su olarak değil, 5 kupayı geçmemek şartı ile ıhlamur, zencefil çayları, vitamin desteği için taze meyve suları gibi sıvılar da alınabilir. Terleme ile aynı zamanda vücuttaki elektrolitlerin dengesi de bozulur. Bunun için anne adayları mineralli maden suları içerek kaybettikleri elektrolitleri tekrar takviye edebilirler. Kafeinli içecekler idrar söktürücü olduğu ve su kaybını arttıracağı için kafeinli içeceklerden uzak durulmalıdır” dedi.

KIRMIZILAHANA VÜCUT DİRENCİ AÇISINDAN FAYDALI

Bağışıklık sisteminin güçlü olması gerektiğine dikkat çeken Dr. Köseoğlu, “Hem sıvı hem de antioksidan özelliği ile bulunabilirse karpuz, beyaz ve kırmızı lahana bağışıklık sistemini güçlendirici glutamine içerdiği için vücut direnci açısından faydalıdır. Vücut direncini arttıran diğer besinlerden yani C vitamini içeren meyveler, brokoli, ıspanak, tatlı patates ve sarımsağı da tüketmekte fayda var. Tüketilen tüm sebze, meyve ve sıvılar anne adaylarının hastalığa karşı direncini arttıracak ve grip ile mücadelede yarar sağlar. Gribe karşı önlem alınmadığı takdirde gebeliğin ilk 3 ayında 39 dereceden yüksek ateşin düşüklere neden olabilir. Anne adayları yüksek ateşle karşı karşıya kaldıklarında ılık duş almalı ve alına, eklem yerlerine ıslak pansumanlar uygulamalıdır. Buna rağmen ateş düşmüyorsa parasetamol içeren ilaçlar kullanmalıdır. Renkli balgam, şiddetli öksürük, göğüs ağrısı gibi şikayetler olması halinde hemen doktora başvurulmalı ve doktor kontrolünde gerekirse antibiyotik alınmalıdır. Boğaz ağrıları yaşamamak için solunan havanın kuru olmasına dikkat edilmeli ve sıvı tüketimi arttırılmalıdır” şeklinde konuştu.

En Etkili Yolu Grip Aşısı

Grip aşısına özellikle vurgu yapan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Sezen Bozkurt Köseoğlu, “Grip ile ilgili ciddi komplikasyonları önlemenin tek ve en etkili yolu grip aşısıdır. Özellikle kalp hastalığı, astım hastalığı, şeker hastalığı olan gebelerin grip aşılarını ihmal etmemesi gerekiyor. Aşı sonrası annede gelişen antikorlar bir miktar bebeğe de geçerek yaşamının ilk aylarında onu da gribe karşı koruyacaktır. Grip aşısı canlı virüs içermediğinden gebelikte kullanılmasının da bir sakıncası yoktur. Grip aşısı aynı zamanda emziren annelere de güvenle yapılabilir. Aşı, kas içi enjeksiyon olarak koldan yapılır. Tedaviden çok hastalığa yakalanmamak önemlidir ve salgın dönemlerinde kapalı yerlerde fazla kalmamak ve elleri sık sık yıkamak ve maske takmak koruyucudur. En iyi ve en etkili destek tedavisi yatak istirahatidir. Yatarken başı yukarıda tutmak (2 ya da daha fazla sayıda yastık ile yatmak) geniz akıntısının vereceği rahatsızlığı da azaltacaktır. Havanın kuruması engellenmeli, nemli olması ve sağlanmalıdır, bulunulan ortam iyi havalandırılmalıdır. Yeteri kadar sıvı alımı son derece önemlidir. Hastalık dönemlerinde beslenmeye dikkat edilmelidir. Burun tıkanıklığı için tuzlu su ya da okyanus suyu kullanılabilir. Yakınmalar düzeldiğinde hemen normal aktiviteye dönülmemeli, tam bir iyileşme için bir süre daha dinlenmeye devam edilmelidir”dedi.