İSTEYEN DEĞİL VEREN KENTİN İNSANLARI (III)

Ülkemizde gerçekleştirilmekte olan turizm faaliyetleri yeterli mi?Siz, daha bir geçerli olacak nasıl bir turizm öngörüyorsunuz?Vali Amir Çiçek, turizm faaliyetlerine yönelik olarak, önemli bir ayrıntıya dikkat çekiyor.Muğla’nın...

İSTEYEN DEĞİL VEREN KENTİN İNSANLARI (III)

Ülkemizde gerçekleştirilmekte olan turizm faaliyetleri yeterli mi?

Siz, daha bir geçerli olacak nasıl bir turizm öngörüyorsunuz?

Vali Amir Çiçek, turizm faaliyetlerine yönelik olarak, önemli bir ayrıntıya dikkat çekiyor.

Muğla’nın turizmini sadece Avrupa’ya odaklamışız. Turizm pazarımızı Uzak Doğuya hiç açmamışız. Tarım ürünleri içinde aynı.

Turizm pazarımız neden sadece Rusya ile sınırlı kalsın?

Çin, Japonya olmak üzere tüm Uzak Doğuya açalım.

Sadece Avrupa’ya endeksli ihracat yapılması halinde, yerinde hareket etmiş olur muyuz?

Kesinlikle.

Hiç istemediğimiz halde muhtemel bir küresel kriz bizi de etkileyebilir. Onun için hem turizmde hem de tarımda pazarımızı, dünyanın farklı bölgelerine açarsak, etkilenmemiz en asgari düzeye iner.

Örneğin bu yıl turizm pazarımızı Hindistan’a yönelttik ve bu doğrultuda ilgili kurumlarımız ve sektör temsilcileri önemli adımlar atıyor.

Tüm gelişmeler doğrultusunda Muğla’da gerçekleştirilmekte olan turizm faaliyetlerini nasıl görüyorsunuz?

Ben Muğla turizminin, dünyadaki her ülkenin insanına uygun potansiyel ve ürünlere sahip olduğunu düşünüyorum.

Kruvaziyer turizm var. Limanlarımız var. Ancak iyileştirmeler yapılmalı. Marinalar yetersiz. Üstelik kıyıları bozmayacak şekilde sayılarının artması gerekiyor. Ören limanında olduğu gibi.

Muğla’da turizme servis edeceğimiz çok güzel destinasyonlar var.

Ne var ki servis edemiyoruz.

Oysa eğitimle, işletme yapısıyla, girişimcilikle, hizmet kalitesiyle ve alt yapının tamamlanmasıyla turist sayısı, dolayısıyla gelirlerimizi 2’ye 3’e katlayabiliriz.

Bunları hayal olarak görmüyorum. Bunlardan tamamlananlar var devam edenler var. Bunlar irade ile ortak akılla ve çalışmayla olur.

Her kesim “Bunu biz en iyi şekilde yapalım, marka elde edelim. Marka bir il oluşturalım” demeli.

Muğla’nın ilçeleriyle birlikte dünyada marka bir il olarak tanınması gerekiyor. Bunları yapmazsak marka il olamayız.

Bu nedenle yerel yönetimler, birlikler, sivil toplum kuruluşları, sektör temsilcileri bu doğrultuda ortak bir akıl oluşturarak hareket etmelidir.

Muğla, özellikle Bodrum adına mutlak çözüme kavuşturulması gereken bir önemli sorun daha var.

Bodrum’da yıllardır gözlenen susuzluk nasıl giderilecek?

Bu ilçemizde 30 yıllık su ihtiyacını giderecek proje hayata geçirildi.

Bu büyük bir yatırımdı. Aynı kapsamda arıtma tesisleri, altyapı ve su tesisleri yer almaktadır.

Ancak henüz tamamlanmış değil. Bitirilmesi halinde kuşkusuz turizme büyük katkılar sağlayacaktır.

Bütün bu gelişmeler doğrultusunda, sizce Muğla’nın hedefi ne olmalı?

Muğla, turizmde, tarımda, enerjide, sağlık, kültür, sporda ve aklımıza gelen her alanda teknolojiyi kullanmalı.

Kentin bu bağlamda daha bir iyileştirilmesi, yanı sıra halkın refah seviyesinin daha üst seviyelerde olabilmesi için şahsen ortak aklı önemsiyorum.

Bu yüzden ortak aklı oluşturan bir şirket kurdurduk.

Üniversitemiz fakülteleri, bilim insanları ve öğrencileri ile bilim yeridir. Önce bu bilimi kendi bölgesine, daha sonra ülkemize ve dünyaya yayması gerekir.

Biz de üniversite, sektör, yerel yönetimler ve kamu kurumları ile ortak aklın ortaya konulması için TEKNOPARK AŞ.’yi kurdurduk.

Sağ olsunlar ilgili bakanlarımız, ortaklarımız çok büyük katkı ve destek sağladı. AR-GE ile, teknolojisiyle, yazılımı ile orada ortak akıl çalışmaları olacak.

Bizler gelip geçiciyiz. Kurumlar tek başına bu işleri yapamayabilir ama Muğla’yı her yönüyle dinamik hale getirebilecek bir lokomotif kurduk.

Sayın Çiçek.

Bir ili bütün yönleriyle bu kadar kısa süre içerisinde vakıf olmak, sorunları tespit etmek, çözüm önerileri ve projeleri hayata geçirmek kolay değildi.

Muğla gibi çok özel yapısı olan bir il için sizi kutluyoruz.

Bütün bunlar yanında Muğla adına iz bırakacak hayaliniz ve de hedefinizde, başka projeler ve çalışmalar var mı?

Şu ana kadar hayata geçen ve devam eden yatırımlar çok önemli projeler. Fakat Muğla’nın başka illerde örneğine çok az rastlayabileceğimiz veya göremeyeceğimiz kendi doğasından gelen bir zenginliği var.

Allah’ın bahşettiği müthiş bir güzellik ve zenginlik var.

Adeta bir cennet..

Başka hiçbir yerde böylesine bir çeşitlilik bulamazsınız.

İlişkin olarak GEKA’nın desteklediği birçok projenin içinde Milas Uyku Vadisi var, mağaralar ve kanyon var. Ula’da Geyik Kanyonu var.

Önemli bir ihtiyacı gidermek için Sandras Dağından su geliyor.

Burada yaz mevsimine kadar kar olduğu için kış turizmi oluşturulabilir.

Şahsen vali olarak bunu hedefliyorum. Kayak ve kış turizmini nasıl yapabiliriz onu düşünüyorum.

Daha önce burada Seydikemer’de İl Özel İdaresi bir çalışma yapmış.

Bizde hem orada hem de Sandras’ta kayak ve kış turizmini oluşturmayı hedefliyoruz.

Babadağ’ın sadece yamaç paraşüt ile değil güzelliklerini görmemiz için bölgeye bir teleferik sistemi kurulmalı. Şu an Fethiye Ticaret Odasının yapmakta olduğu teleferik sayesinde bölge turizmi çok daha canlanacaktır.

Muğla adına başkaca ne gibi hayalleriniz var?

Bir başka hayalim ve hedefim, Muğla’da işsizliği önlemek.

Elbette işsizlik tamamen ortadan kalkmaz. Ama asgari seviyeye indirmeyi hayal ediyorum. Yani işsizliğin % 7 den % de 5’şe düşürülmesi.

Türkiye’nin hedef koyduğu 2023 te belki burada olmam.

Ama ben Muğla’daki işsizlik oranının bu seviyeye indiğini görmek istiyorum.

İlişkin olarak kişi başına düşen gelirin 20 bin TL’ye çıkmasını istiyorum.

Her alanda Muğla’da insan odaklı hizmet anlayışının hayata geçmesini görmek istiyorum.

Bir başka hedefimde şu..

Bunu herkes biliyor ama gündeme getirmiyor ve yazmıyor. Bunu sayın başbakanımıza da söyledim.

Milas Güllük Limanımız var. İhracat yapılan bir liman. Mevcut durumu ile yılda 6.5 milyon ton ihraç malı çıkıyor.

Diyorum ki Güney Egede ihracat yapılan bir liman var.

Maden, mermer, balıkçılık, canlı hayvan, sebze ve meyve ihraç ediyoruz.

Ne var ki hepsi de civar limanlara gitmek zorunda kalıyor.

Biz Güllük limanını genişletelim.

Limanın yanındaki yolun 3 km’lik kesiminde ihracat için depolama ve lojistik tesisleri kuralım.

Bu bağlamda ne yapılması gerekiyor?

Öncelikle limana gelen ihraç mallarını karayolundan kurtaralım.

Buraya Aydın-Çine-Yatağan’dan Güllük’e ulaşan bir demiryolu yapalım.

Bu sadece Muğla’ya değil Ege Bölgesine de müthiş bir gelir getirir.

Geçen yıl 350 milyon dolar gelir getirdi.

İyileştirilmelerin yapılması halinde gelir, 600 milyon dolara ve yukarı seviyelere çıkabilir.

Böylelikle yollarımızın yükünü de hafifletmiş oluruz.

Sürücüler de trafikte rahatlar.

Aynı zamanda zamandan ve harcamadan tasarruf sağlanır.

Sayın başbakanımız bu konulara önem verdiği için önerimizi götürdüğümüzde yakından ilgilendi.

“Para gerekir” dedi.

Bende yap-işlet-devret modeliyle yapabiliriz dedim.

Bu arada Bodrum ilçesine ayrı bir parantez açtınız?

Bütün ilçelerimiz gibi Bodrum’da çok önemli bir sahil kentimiz.

Bu nedenle Bodrum’un ulaşımını kolaylaştıracak, rahatlatacak bir proje hayalim var.

Diyorum ki Torba’dan Turgutreis’e, Yalıkavak’a, ormana dokunmadan, çevreye zarar vermeden bir tünel yapmak.

(devamı var)

Bu haber toplam 54 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.