GÖKOVA'DA BETON KAVGASI

Ula ilçesi Gökova beldesinde Kapız Çayı üzerinde özel bir firma tarafından işletilmesi planlanan Beton Santrali, belde halkı, bazı belediye meclis üyeleri, sivil toplum örgütleri ve çevrecilerin tepkisine neden oldu. Başta Muğla...

GÖKOVA'DA BETON KAVGASI

Ula ilçesi Gökova beldesinde Kapız Çayı üzerinde özel bir firma tarafından işletilmesi planlanan Beton Santrali, belde halkı, bazı belediye meclis üyeleri, sivil toplum örgütleri ve çevrecilerin tepkisine neden oldu. Başta Muğla Valiliği olmak üzere yetkilileri göreve çağıran belde halkı izinsiz, ruhsatsız ve ÇED raporunun bulunmadığını iddia ettikleri santralin kapatılması için her türlü mücadeleyi vereceklerini açıkladılar.

Ula ilçesine bağlı Gökova Beldesi belediye mücavir alan sınırları içindeki Kapız Çayı üzerinde özel bir firma tarafından işletilmesi planlanan Beton Santrali belde halkını ayaklandırdı. Firma yetkililerinin Çevre Müdürlüğü uzmanları gözetiminde düzenlediği tanıtım toplantısı belde halkının tepki göstererek alkışlar eşliğinde salonu boşaltması ile başlamadan bitti. Katılımcılar Adile Mermerci Lisesi salonunda düzenlenen toplantıda firma yetkililerinin tesislerin faaliyetleri, özelliği, kapasitesi gibi konuların yer aldığı sunumuna bile izin vermeden salonu boşaltırken, Çevre Müdürlüğü personeli ve firma yetkililerine tepki gösterdiler. Belde halkı ile birlikte, sivil toplum örgütleri, çevreciler, bazı belediye meclis üyeleri ve tarımsal kuruluşların temsilcileri santralin kurulacağı yerde zaten büyük bir çevre katliamının yaşandığını ve bu santralle birlikte bunun çok daha büyük boyutlara ulaşacağını ileri sürdüler.

Herşeye zarar verecek

Beton santralinin daha önceden işletilmeye başladığını hatırlatan belde halkı; “ Daha önce santral yol kenarında orman alanı içinde işletilmeye başlandı. Fakat gerekli şikayetler üzerine çalışması durduruldu. Şimdi bu santrali Kapız Çayı üzerinde işletmeye açıyorlar. Bu santralin ruhsatı, izin belgeleri ve ÇED raporu yok. Zaten santralin içine taşındığı taş ocağının olumsuz etkileri bile had safhada. Santralin taşındığı yerin çok yakınında SİT alanı içinde antik kaya evleri bulunuyor. Binlerce dönüm zeytinliğin yer aldığı araziler var. Şimdi bir de santral olunca gün içinde yüzlerce dinamit patlatılacak. Bu santralin sadece çevreye değil tarıma, SİT alanlarına, turizme olumsuz etkileri sayılamayacak kadar çok olacak. Dinamit patlatmaları sonucu kopan ve yuvarlanan kayalar bölgedeki arı kovanlarını tahrip etti. Bir çok arı kovanı telef olmuş durumda.

Ulaşım belde içinden

Ayrıca bu tesislerin ağır yük araçları da 24 saat belde içinde geçen yolu kullanıyor. Okulumuz hemen yolun kenarında. Ayrıca ağır tonajlı ve tehlike eden büyük kamyonların bu yolu kullanmasını istemiyoruz. Gerek araç gerekse yaya akışı açısından büyük tehlike oluşturuyor. Her an ölüm kazalar olacak endişesi ile yaşıyoruz. Özellikle çocuklarımız okuldan gelinceye kadar büyük tedirginlik yaşıyoruz. Bu tesislerin kullanacağı yolun belde dışından sağlanmasını istiyoruz yetkililerden.

Bu santral niçin belde belediye sınırları içine kuruluyor. Santralin kurulabileceği bir çok bölge var. Gitsinler oralara kursunlar. Zaten vadi içindeki çakıl ve kum ocakları yeterince çevre ve doğa sorununa yol açıyor.” Diyerek tepkilerini dile getirdiler.

Kaçak hafriyat iddiası

Firmanın taş ve kum ocağının ihtiyacı olan hammaddeyi Kapız Çayı üzerinden elde ettiğini iddia eden belde halkı, “ Buradaki hafriyat çalışmaları daha önce Valilik kararı ile yasaklanmıştı. Ama zaman zaman hala kaçak olarak özellikle geceleri kamyonlar gelen buradan malzeme çıkarıp taşıyor. Kapız Çayı’nın doğal akış dengesi tamamen bozuldu. Çayda artık kış aylarına gelmemize rağmen halen bir damla su yok. Şu anda hafriyatın yapıldığı bölgede derinlik yüzeyden 15 metrelere kadar indi. Genişlik ise neredeyse 100 metreye kadar ulaşmış durumda.

Zeytinlikler atıl vaziyette kaldı

Çayın karşı kıyısında vatandaşlara ait yüzlerce dönüm tarım arazisi ve binlerce zeytin ağacımız var. Önceden bu çay yatağından geçerek tarım yapıyor ve zeytinlerimizi topluyorduk. Şimdi yapılan kazı çalışmalarından dolayı artık arazilerimize geçemiyoruz. Hala zeytinlerimizi bile toplayamadık.Yetkililerden çay üzerinde yapılan kaçak hafriyatın bir an önce incelenerek köklü bir şekilde durdurulmasını da istiyoruz” şeklinde konuştular.

Yetkililere çağrı

Belde halkı, belediye meclis üyeleri, sivil toplum kuruluşları ve çevreciler başta Muğla Valiliği olmak üzere yetkili ve ilgili kurumlara çağrıda bulunarak olası daha büyük doğa katliamlarının önüne geçilmesini istediler. Belde halkı; “ her şeyi izinsiz olan beton santralinin faaliyetinin durdurulmasını istiyoruz. Kapız çayı üzerinden yapılan izinsiz hafriyat çalışmasının durdurulmasını istiyoruz. Bu doğrultuda hukuki ve yasal yollardan her türlü mücadeleyi başlatmış durumdayız. Daha büyük sıkıntılar yaşanmadan yetkililer gelişmelere duyarsız kalmasınlar ve gerekli olanları yapsınlar” dediler.

Bu haber toplam 116 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.