EĞİTİM-İŞ’TEN TEPKİ: “BU HAMLENİN ADI UMUT TACİRLİĞİ”

Yükseköğretim Kurumları Sınavından (YKS) baraj puanlarının kaldırılmasına ilişkin gazetemize değerlendirme yapan Eğitim İş Muğla Şube Başkanı Ahmet Çakanel, “AKP eliyle 20 yıldır yapboza çevrilen eğitim sisteminin...

EĞİTİM-İŞ’TEN TEPKİ:  “BU HAMLENİN ADI UMUT TACİRLİĞİ”

Yükseköğretim Kurumları Sınavından (YKS) baraj puanlarının kaldırılmasına ilişkin gazetemize değerlendirme yapan Eğitim İş Muğla Şube Başkanı Ahmet Çakanel, “AKP eliyle 20 yıldır yapboza çevrilen eğitim sisteminin en önemli kilometre taşlarından olan üniversiteye giriş sınavında yine hayati değişiklikler yaptı. Gençlere nasıl umut satılır adlı çalışma! Bu hamlenin adı umut tacirliğidir” şeklinde konuştu.

Sinem Karakaya

Yükseköğretim Kurumları Sınavından (YKS) itibaren ön lisans ve lisans programlarını tercihte 150 ve 180 olan Temel Yeterlilik Testi (TYT) ve Alan Yeterlilik Testi (AYT) baraj puanları uygulaması kaldırıldı. Yani bu yıl öğrencilerin, üniversite tercihi yapabilmek için belli bir baraj puanını geçmesi gerekmeyecek.

Konuyla ilgili Eğitim İş Muğla Şube Başkanı Ahmet Çakanel, değerlendirme yaparak açıklamada bulundu. Eğitim sisteminde hayati değişikliklerin yapıldığını söyleyen Çakanel, baraj puanlarının kaldırılmasına “Gençlere nasıl umut satılır adlı çalışma” yorumunu yaptı.

“BİR TAŞLA KUŞ KATLİAMI YAPMAYI PLANLADIĞI AÇIK”

Baraj puanlarının kaldırılmasını doğru bulmadığını söyleyen Ahmet Çakanel, “Eğitimin hiçbir paydaşına sormadan, bilime ve akla kulak vermeden, hangi ihtiyaca cevap olduğu bilinmeyen bu değişikliklere göre üniversiteye girişte TYT ve AYT sınavlarında baraj sistemi kaldırılmış, yerleştirmede ortaöğretim başarı puanının esas alınacağı belirtilmiş ve 135 dakika olan TYT’nin süresi 165 dakikaya uzatılmıştır. Elbette AKP’nin burada bir taşla kuş katliamı yapmayı planladığı açıktır. ÖSYM’nin kalıplaşmış bir soru kalıbıyla anlatacak olursak: Yazar burada ne demek istemiştir? a) Hükümet, sorgulayan bir nesil olduğu için gerici politikalarıyla tatmin edemediği Z kuşağına umut satarak bir seçim yatırımı yapmaktadır. b) Mantar gibi türeyen apartman üniversitelerinin boş kalan kontenjanları ve öğrencilerin dolaylı olarak yönlendirdiği tarikat yurtları doldurulmak istenmektedir. c) Gençlerin neredeyse hepsi üniversite okuyor olacağı için şu anda neredeyse 4 gençten birinin işsiz olduğunu ortaya koyan genç işsizlik istatistikleri düşürülmek istenmektedir. d) Verilen eğitimin sınavla uyumsuzluğunu ortaya koyan “şu kadar genç barajı geçemedi” haberlerinin önüne geçilmek istenmektedir. Cevap veriyoruz: e) hepsi!” şeklinde konuştu.

“ÜLKENİN GELECEĞİNİ SEÇİM YATIRIMI YAPMAKTIR”

“Sorun barajda değil eğitim ve sınav siteminin kendisindedir” diyen Çakanel, “ÖSYM eliyle yapılan bu hamlenin adı umut tacirliğidir, üniversite kavramını liseleştirmektir, gençlerin ve dolayısıyla ülkenin geleceğini seçim yatırımı yapmaktır. Eğitim-İş olarak altını çiziyoruz: Sorun barajda değil eğitim ve sınav siteminin kendisindedir. Ambalajı ne kadar değiştirirseniz değiştirin, her yıl biraz daha katlanarak artan başarısızlığı kapatacak kadar sihirli bir makyaj yoktur. 2020 yılına göre 2021 yılında 160 bin daha fazla öğrenci ile gerçekleştirilen TYT oturumunda 1 milyona yakın öğrenci barajı geçememiştir. 2020 yılında TYT oturumu için sayıları 1 milyon 745 bin olan barajı geçen öğrenciler 2021'de 1 milyon 627 bin olarak kayıtlara geçmiştir. Son TYT’de 23 bin 695 öğrenci sıfır çekmiştir. 2021 TYT’de öğrencilerin kendi ana dilleri olan Türkçe’deki net ortalaması 40 soruda 18’de, tüm sayısal derslerin belkemiği olan matematikteki net ortalaması 40 soruda 5’de kalmıştır. Bu tabloya bakıp, öğrencilerin bu eğitim sisteminde kendi anadillerini bile doğru öğrenemediği, bu sistemde verilen eğitimle matematiksel yani mantıksal düşünmekten uzak olduğu sonucunu çıkarmak yerine barajı kaldırmak, motoru bozulan bir aracın içine binip gidiyor gibi yapmaktan farksızdır” dedi.

“İKTİDAR, EN ÇOĞUNU KENDİNE ALIP EN AZI YAYGINLAŞTIRMAYI EŞİTLİK SANIYOR”

“Üniversiteleri liseleştirmenin adı hayali ihracattır” diyen Ahmet Çakanel, son olarak şu ifadelere yer verdi:

“Artık yerleştirmede neredeyse tek başına rol oynayacağı belirtilen ortaöğretim başarı puanının adil ve şeffaf dağıtılmıyor olması da ayrı bir çıkmazdır. Bu nedenle yerleştirmede adaletsizliğin artacağı, her türlü desteğin verildiği imam hatiplerle, velileri memnun etmek için notların bol keseden dağıtıldığı özel okulların öğrencilerinin haksız bir avantaj elde edeceği açıktır. En çoğunu kendine alıp en az olanı yaygınlaştırmayı eşitlik sanan iktidarın, eğitime de böyle baktığı bir kez daha malum olmuştur. Nasıl ülkenin tamamı asgari ücretliye dönüştüyse, şimdi her genci üniversiteli yaparak hem üniversitelilik hem de akademi sıradanlaştırılmak istenmektedir. Oysa mesele, üniversitenin gençlere ne vadedeceğidir. Genç işsizlikteki diplomalı işsizlik had safhadayken, gençler artık bu ülkede gelecek düşleyemez hale gelmişken, buna çözüm bulmak yerine üniversiteleri liseleştirmenin adı hayali ihracattır.”

Bu haber toplam 157 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.