ADD’den Atatürksüz müfredata tepki

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Muğla Şubesi tarafından Milli Eğitim Müdürlüğü önünde düzenlenen kitlesel basın açıklaması ile Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Kurucusu Atatürk’ün, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından...

ADD’den Atatürksüz müfredata tepki

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Muğla Şubesi tarafından Milli Eğitim Müdürlüğü önünde düzenlenen kitlesel basın açıklaması ile Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Kurucusu Atatürk’ün, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ders kitaplarından çıkarılmasına tepki gösterildi.

Çok sayıda ADD üyesi ve vatandaşın katıldığı basın açıklaması ADD Muğla Şubesi Cüneyt Özbayır tarafından yapıldı.

Son yıllarda yapılan değişikliklerle Milli Eğitime büyük darbe indirildiğini ileri süren Özbayır; “Yönetime gelmesinin üzerinden 15 yıl geçen siyasal iktidar, işbaşında kaldığı her yıl Milli Eğitim sistemimize ağır darbeler indirdi. “Kindar ve dindar” bir nesil yetiştirme hedefini en yetkili ağızlardan açıklayan bu iktidar, son olarak ders programında (müfredatında) yaptığı değişikliklerle, ülkemizin kurtarıcısı ve kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ile devrimlerini ders kitaplarından çıkardı. Bununla yetinmeyen yönetim, kitapları bilimsellikten uzak, çağdışı, hurafelerle doldurarak, sorgulamayan, aklını kullanamayan gençler yetiştirmeyi amaçladıklarını bir kez daha ortaya koydu.

Bir tarikatlar ve cemaatler koalisyonu olarak iktidara gelen yönetim, 15 yıl boyunca FETÖ adlı hain yapının, asker, polis, yargı, eğitim başta olmak üzere devletin “kılcal damarlarına” sızmasına olanak sağladı. Geçen yıl, 15 Temmuz’da girişilen Amerikancı, FETÖ’cü darbe girişiminden ders almamış olacaklar ki, bu kez FETÖ’den boşalan kadroları başka cemaatlerle dolduruyorlar. Öte yandan da FETÖ başta olmak üzere diğer cemaatlerin de uzun yıllardır hedefinde olan, laik, bilimsel ve Atatürkçü eğitim sistemimizi kalıcı olarak yok etme çabalarına hız verildi. “ dedi.

“Bilimsel eğitim ortadan kaldırılıyor”

Yapılan değişikliklerle bilimsel eğitimin her geçen yıl ortadan kaldırıldığına dikkat çeken Özbayır şunları söyledi: “Dini kuralların bir dayatmaya dönüştüğü, mimariden çocuk kitaplarına, kadın düşmanlığından alkol tüketimine müdahaleye, cihatçı eğitim anlayışından zorunlu din derslerine, pembe taksi uygulamasından Diyanet fetvalarının hukuk kurallarıymış gibi sunulmasına kadar tüm hayatımızın dinselleştirilmeye çalışıldığı bir dönemden geçiyoruz.

Bilimsel eğitimi ortadan kaldırmayı hedefleyen müdahalelerin giderek derinleştirilmesi; felsefe ve bilim derslerinin sayısının azaltılıp bu bölümlerin üniversitedeki kontenjanlarının azaltılması; 4-6 yaş arası okul öncesi çocuklara camilerdeki “sıbyanmektepleri”nde cami hocalarından dini eğitim verilmeye başlanması; yasal düzenlemelerle, yoksul aile çocuklarının vakıf ve cemaatlerin ağına düşürülmesi gibi olaylar yaşanan birçok dinselleştirme girişiminden bazılarıdır.

Eğitim kuruluşlarına, yeni tarikatları dolduran, ders kitaplarındaki hatalı bilgileri temizlemek yerine Atatürk’ü, cumhuriyet değerlerini, bilimsel bilgiyi, evrim teorisini çıkaran, küçücük çocuklara vakıf odalarında, Kuran kurslarında, tecavüz edilmesine göz yumanların getirdiği sistemi toptan reddediyoruz.

Yoksul ve çaresiz ailelerin çocuklarının, cemaat yurtlarında cayır cayır yanmasına olanak tanıyan, sonra da bu yurtların yöneticilerine “kınama” cezası vermekle yetinen siyasal iktidarın eğitimini kabul etmiyoruz.

2017-2018 Eğitim-Öğretim Yılına eğitimle ilgili kitle örgütleri, sendikalar, öğretmenler, veliler ve sade yurttaşlar olarak düş kırıklıkları, kaygı ve isyan duyguları ile giriyoruz.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın “kindar ve dindar” bir nesil yetiştirme projesi ile uyum içindeki ‘yeni’ ders programlarını (müfredat) reddediyoruz.

Bilim yerine inancın konulmaya çalışılmasına; laik Cumhuriyet rejiminin ruhuna ters düşen biat kültürünün yaygınlaştırılmasına;

Milli Eğitim Bakanlığı’nın yetkilerinin dinci vakıf, tarikat ve cemaatlere devredilmesine ‘Hayır!’ diyoruz.

Demokrasinin güvencelerinden biri olan ve anayasal koruma altında bulunan Öğretim Birliği Yasası’nın yok edilmesini, çocuklarımızın ve ülkemizin geleceği açısından çok tehlikeli buluyoruz.

Başarılı okullarımızın ‘Proje Okul’ adı altında, başarısızlıkları sınav sonuçlarıyla kanıtlanmış imam hatip okullarına dönüştürülmelerini istemiyoruz.

4+4+4 kesintili sistemin yanlışlığını, çöküşünü ve verdiği hasarı gördüğümüz için, ivedi olarak 12 yıllık zorunlu kesintisiz, bilimsel ve laik eğitime geçilmesini talep ediyoruz.

Anadolu Öğretmen Liselerinin kapatılmasını ve öğretmenlerimize yaşatılan inanılmaz değerbilmezliği, aymazlık olarak niteliyoruz.

Dini ağırlıklı seçmeli derslerin bütün okullarda ve sınıflarda okutulmasına, ayrıca Kuran kurslarındaki eğitimin zorunlu eğitim kapsamına alınmasına razı olmuyoruz.

Ders kitaplarının,Atatürk’ü ve Atatürk’ün önderlik ettiği devrimleri anlatan bilgilerle, bilimsel gerçekler ve evrensel değerlerle donatılmasını istiyoruz.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın, içine düştüğü ve ülkemizi de soktuğu bu çıkmazdan bir an önce çıkılmasını diliyor, bunun için de eğitim sorunlarını çözme işinin gerçek eğitimcilere, uzmanlara bırakılmasını talep ediyoruz.”

Bu haber toplam 67 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.