Partisinin Muğla’da düzenlediği açık hava mitinginde binlerce partili ve vatandaşa seslenen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, genel seçimler sonrası Muğla’ya başbakan olarak geleceğini iddia etti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin Muğla’da düzenlediği mitingde halka hitap etti. Muğla eski garaj alanında düzenlenen mitingde partisinin Muğla Büyükşehir ve 13 ilçe belediye başkan adayını tanıtan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, önümüzdeki genel seçimler sonrası Muğla’ya Başbakan olarak geleceğini iddia etti.

CHP lideri Kılıçdaroğlu kürsüye çıktığında ‘Başbakan Kemal’ seslerine karşılık, ‘Olacak inşallah, bir dahaki seçim sonrası Muğla’ya Başbakan olarak geleceğim” dedi. Kılıçdaroğlu yaptığı konuşmasında, “Muğla, Türkiye’nin en güzel kentlerinden birisi. Olağanüstü bir kent. Bürokrat iken de, siyasetçi iken de tatil için hep Muğla’yı tercih ettim. Ayın 30’unda sandığa gideceğiz. Gitmek yetmiyor. Geçen seçimlerde CHP’ye oy vermemiş yurttaşlarımıza sesleniyorum. Temiz bir siyaset, düzgün bir siyaset mi istiyorsunuz, kadın erkek eşitliğinin olduğu bir Türkiye mi istiyorsunuz, o zaman 30 Mart’ta mührü Türkiye’nin önünü açan partisi altı oka basın. Emin olun sadece Türkiye değil, bütün dünya bunu bekliyor. Çünkü biz Ortadoğu’nun örnek aldığı tek ülkeyiz. Demokrasimizi taçlandıran tek ülkeyiz” dedi.

“Demokratik yollardan mücadele edeceğiz”

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, “Ayaklarımızın altından demokrasi birileri tarafından kaydırılıyor. Ben ona diktatör diyordum, kızıyordu. Kadınlar kaç kez doğum yapacak o karar veriyor. Hangi gazete ne yazacak, kimi gönderecek o karar veriyor. Emin olun Hitler bile bunu yapmamıştır. Şimdi yeni bir Hitlerimiz var. Bu bunlarla Demokratik yollardan mücadele edeceğiz” derken, Muğla’daki termik santraller ile ilgili “CHP iktidarında yatağan özelleştirilmeyecek. Benim sözüm. Hiç kimsenin aşı ile işi ile uğraşmadım, ekmeği ile uğraşmadım. Kendi ahlakımıza aykırı buluruz bunu. Görüşü ne olursa olsun, kimliği ne olursa olsun, herkes evine helal lokma götürsün” dedi.

“Herkesin başımızın üstünde yeri var”

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bugüne kadar AK Parti ve Başbakan’ın başörtüsü üzerinden siyaset yaptığını ileri sürürken, “Bugüne kadar başörtüsü üzerinden siyaset yapıyordu. Onu elinden aldık. Çağdaş bir kentte söylüyorum. Bütün Türkiye duysun. İster başı açık, ister kapalı olsun, bütün kadınların benim başımın üstünde yeri vardır. Başörtüsü üzerinden siyaset yapmadım. Eskiden Alo Fatih vardı, şimdi Alo Mustafa çıktı. O da esas duruşa kalkıyor. Başı örtülü kadını işten attırmaya çalışıyor. Başı örtülü bütün kadınlara sesleniyorum. Sizin başörtünüz üzerinden siyaset yapan bir diktatör başı kapalı birisinin gazetede yazı yazmasını kabullenemiyor ve onu işten attırmaya çalışıyor. Elinizi vicdanınıza koyun ve sandığa öyle gidin. Sizi hiçbir zaman ötekileştirmeyen tek parti var, o da CHP ve sizleri bu partinin şemsiyesi altına bekliyorum” dedi.

“İktidarımızda mazot 1.5 TL olacak”

Çiftçilere de seslenen CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Çiftçi kardeşlerime sesleniyorum Dünyanın en palalı mazotunu, elektriğini satıyorlar. CHP iktidarında çiftçinin kullanacağı mazotun litresi 1,5 TL olacak. Benim sözüm. Onların kaçırdıkları paraları burunlarından fitil fitil getireceğim. 2-B konusunda bizim görüşümüz belli. Orman köylüsünün arazileri hiçbir bedel almadan orman köylüsüne verilecek. Onun dışındaki araziler Emlak Vergisi bedeli üzerinden köylüye verilecek. Rayiç bedel değil. Biz halktan yanayız ve halka hizmet etmek istiyoruz. Sözümüz sözdür” dedi.

“Eleştirim AKP’ye oy verenlere değil”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, her siyasi görüşten vatandaşın oylarına talip olduklarını açıklarken, “Biz dünyanın en güzel ülkesinde yaşıyoruz. Tarlalarımız ovalarımız vardır. Çoluk çocuk huzur içinde yaşamak istiyoruz. İsteriz ki herkesin işi, aşı olsun. Herkesin daha iyi yaşam koşulları olsun. Annelerin de arzusu budur. Halkına hesap veren bir siyaset, ötekileştirmeyen siyaset yapıyoruz. Adalet ve Kalkınma Partisi’ne oy veren vatandaşlarımıza sesleniyorum. Sizler bu ülkenin saygıdeğer yurttaşlarısınız. Size ‘Bize oy verin, yolsuzlukları engelleyeceğiz, yoksulluğu, yasakları engelleyeceğiz’ dediler. Ama 17 Aralık günü bir olay yaşandı. Türkiye devletini soyan bir vaka ile karşı karşıya kaldı. Montajdır, iftiradır bunları inanmayın. İftira ise niye 4 bakan istifa etti. Eğer temiz bir Türkiye, tüyü bitmemiş yetimin hakkının korunmasını, herkesin işi ve aşı olsun istiyorsanız, elini vicdanına koy sandığa öyle git. Bizim amacımız güzel bir Türkiye’yi çocuklarımıza bırakmak. Bunun yolu temiz siyasetten geçiyor. Hiç kimseye düşmanlığım yok. Kimsenin arkasından kötü söz söylemedim. Herkese inandım ve saygı duydum. Bu ülke için kim ki taş üstüne bir taş koyduysa, saygı duydum. O nedenle Adalet ve Kalkınma Partisi’ne oy veren kardeşlerime sesleniyorum. Gelin el birliği ile güzel bir Türkiye’yi yeniden inşa edelim. Daha huzurlu, bir Türkiye’yi yeniden inşa edelim” dedi.