BİZİ NELER BEKLİYOR?

2022 yılının son ayına geldik. Pandemiydi, hastalıktı, sağlıktı, ekonomiydi derken zamanın nasıl su gibi akıp geçtiğini hiçbirimiz anlamadık. 1 ay sonra 2023 yılına gireceğiz ve hepimiz için yeni bir dönem başlayacak.

Herkesin merakla beklediği 2023 seçimlerine de adım adım yaklaşıyoruz. Akıllarda tek bir soru var. Seçimi kim kazanacak?

Keşke, 2023 seçiminin kimin kazanacağının ya da 6’lı masanın kimi Cumhurbaşkanı adayı çıkaracağının merak edildiği kadar vatandaşın derdi de merak edilse…

Şöyle bir dönüp baktığınızda ülkede kimse mutlu değil. Küçük esnaflar kepenk kapatmanın eşiğine gelmişken, öğrenciler gelecek kaygısı yaşıyor. Zamanında ailesi tarafından “4 yıllık oku çocuğum” diye baskılanan gençlerin hepsi işsiz ya da farklı mesleklerde çalışıyor.

Artık zam haberlerine alıştık mesela şaşırmıyoruz. Çünkü her şeye olduğu gibi buna da alıştırıldık. Ama çeyrek altın fiyatına da mont olmaz ki be kardeşim. El insaf biraz.

Ee hal böyle olunca insanlar mutsuz olur tabi çünkü o montu alabilmek için aylarca çalışıyor. Tahammülümüz azaldı, kimse kimseyi anlamıyor, dinlemiyor. Empati yoksunu olduk. Saygı-Sevgi nedir unuttuk. Şükretmeyi unuttuk. Tamamen doyumsuz ve tüketim odaklı bir toplum haline geldik.

Neden? Bizi bu hale kim getirdi?  Sorgulanması gereken o kadar şey var ki aslında… Baktığınızda mesleğimiz gereği yaptığımız tek şey sorgulamak.  Ama sansür yasasıyla onu da aldılar elimizden. Neyse bu konuya daha sonra ayrıntılı değiniriz.

Keşke asgari ücreti 2 bin TL’ye düşürseler de her şeyin fiyatı da düşse. Alım gücü artsa, refah seviyemiz yükselse… ama nerede o günler. (!)

Velhasıl, seçimi kimin kazanacağı önemli değil, vatandaşın gönlünü kimin kazanacağı önemli.

Bakalım 2023 yılında bizi neler bekliyor…

Önceki ve Sonraki Yazılar
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.