AYLARDAN NİSAN SONU

2009 yılının nisan ayının son haftasıydı hastaneye girişim. Nakil için adım atmam. Ve ağustosun sonuna kadar devam edecekti mücadelem.
Pankreas nakli zorlu bir süreç gerektiriyormuş. Ama sonucun iyi olacağını düşünmek hepimize çok iyi geliyordu. Tüm nakillerin ilk süreçleri sıkıntılı geçer. Vücut takılan organı atmaya çalışır. Düşünün, parmağınıza bir kıymık kaçsa vücudunuz bunu dışarı atmak ister ve savaşa başlar.
Organ reddi olmasın diye baskılayıcı ilaçlar kullanılır. Bu ilaçların hem pozitif hem negatif sonuçlar doğurması olasıdır. Bu detaylı bilgilere yeri geldiğinde, sizlerin anlayabileceğiniz bir sadelikle anlatmaya çalışacağım. Her şey televizyon ve sosyal medyada anlatıldığı gibi asla olmuyor. Sizlere vereceğim bilgilerle, gerçekten ne yaşayacağınızı çok iyi anlayacaksınız. İyi ya da kötü hepsini bilmenizi isterim. Medyanın abarttığı YENİDEN DOĞDU cümlesi bence çok aldatıcı ve gerçek değil. Deseler ki ORGAN NAKLİ OLANLARIN HAYATINDA YENİ BİR SAYFA AÇILDI. Bak bu cümleyi anlarım işte.Tabii ki çok güzel sonuçları da var organ nakli olmanın. Farklı ve zorlu bir yola çıkış. Ve bu yolu hiç bilmiyorsunuz. Kendinize karşı dikkatli ve özenli olmalısınız.Mesela ben nakil için çok acele etmiştim. Bir de önceliği pankreas nakline vermiştim. Ama çok baskı yaptım. Muğla'nın lafı vardır. CAVURUN ÇOCUU SERSEM ETTİN derler. Bi tane daha da var o biraz ayıp kaçıyor şimdi yazamadım.
Hemen konuya dönüyorum. Tabii ki ben ne kadar istesem de bürokratik işlemler hep farklı ve uzun işler. İnsan kaderini tek bir seçimle kendi belirliyor. Seçim yapmaya çalışırken acele etmemek çok önemli. Acelecilik ve sabırsızlık resmin bütününü görmeyi engelleyen bir durum. Ve insanoğlunun en büyük sınavı bence.
Gözlerimi açtığımda, ağzımda ve burnumda borular vardı. Ama nasıl soğuk su içmek istiyordum anlatamam. Canım da çok yanıyordu ama olsun her şey güzel olacaktı. Sonrasında her gün organın çalışıp çalışmadığını anlamak için ultrasona sokuyorlardı, sürekli kan alıyorlardı. Ben doktorların yüzüne bakıyordum. Endişeli değillerdi, sanırım çalışıyordu. Evet bir ay kadar pankreas çalıştı. Yavaşça insülini bıraktılar. Tahliller de yolunda gösteriyordu gidişatı. Sevinçten uçuyordum. Sonrasında bir şeyler yolunda gitmemeye başladı. Enfeksiyon vardı. Detayları anlamasam da ağrım çoktu. Biraz daha beklediler ve pankreasın çalışmayacağını anladılar. Tabi buna bir günde karar verilmiyor. Takip ediyorlar bir müddet. Doktorlar anlasa da ben anlamak istemiyordum. Her kapı açıldığında doktoru görünce ağlıyordum.
Mayıs, haziran, temmuz, ağustos hayatımın en zor 4 ayıydı. Bu zamanda 3 defa ameliyat olmak durumunda kalmıştım. Arada ağır kanamalarım olmuştu ve yine ameliyata girmiştim. Ağrıdan yemek yiyemediğim için mama ile besleniyordum. Çok zayıflamıştım . Resmen kemiklerim sayılıyordu. Doktor Cezmi bey yemek için ne istersem hazırlatıyordu ama nafile.
Banyo edemiyordum, İzmir'in sıcağında tek isteğim duşa girebilmekti. Her gün yaptığım bu sıradan duş almanın, yemek yemenin, yürüyebilmenin, sabah uyanıp ayağa kalkabilmenin bu kadar önemli olduğunu orada anladım. Dr. Cezmi bir şey yaptıracaksa (ciğerler için balon şişirtir top üflettirdi ) :
"" Asuman nefes çalışmalarını yaparsan bitince saçını yıkattıracağız "" diyerek bana gaz verirdi. Gözlerim parlardı, hemen dediklerini yapardım. Yeter ki saçıma su değsin diye...
Çok ameliyat geçirmiştim. Bu yaşananlara yabancı değildim. Ama organ naklinde geçirdiğim 4 ay; öyle anlar, öyle duygular, öyle duygusal anlar, öyle gayretler, öyle komik anlar yaşadım ki, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Ama biliyor musunuz? Hem fiziksel, hem zihinsel , hem ruhsal ağrı ve yorgunluklardan geçerken her şeyi, herkesi düşündüm. Bir tek ölüm aklıma gelmedi. Hep iyi olacağımı düşünüyordum. Dramatik bir ölüm sahnesi yoktu kafamda. Ama işin gerçeği ölümün ucundan dönmüştüm kanamalardan dolayı.
Allah'ın benden hala umudu vardı demek ki...
Hayatta kalmamın bir nedeni olmalıydı...
2009 yılında Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi organ nakli sorumlusu
Opr. Dr. Cezmi KARACA ve ekibi
Opr. Dr. Selçuk KILINÇ
Opr. Dr. Cem TUMEN
Opr. Dr. Eyüp KEBAPÇI
Opr. Dr. Mustafa ÖLMEZ
Organ nakil koordinatörü İMREN YILDIRIM
Ve Organ nakli hemşireleriine, personellerine çok teşekkür ediyorum ve saygılarımı sunuyorum. Şimdi nerede görev yapıyorlarsa eminim ki en iyisiyle, en saygılısıyla, en duyarlı halleriyle, en alçak gönüllü tavırlarıyla, en içten şakaları ve gülümsemeleriyle, en zarif insanlıklarıyla yapıyorlardır. Sizleri tanımak şanstı ve keyifliydi.
Bazen insan hayatında 70 yılda öğreneceklerini, 4 ayda yaşayabiliyor. Zaman önemli değil de, yaşadıklarımızdan neler öğrenmemiz gerektiği önemli

Önceki ve Sonraki Yazılar
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.