Behçet Saatcı’dan “Referandum” çağrısı

Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı ve birçok ilçe belediye başkanının büyükşehir yasasıyla ilgili çıkışlarının ardından Akdeniz Belediyeler Birliği Büyükşehir Yasası’nı da içerisinde kapsayan seminer başlattı. ...

Behçet Saatcı’dan “Referandum” çağrısı

Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı ve birçok ilçe belediye başkanının büyükşehir yasasıyla ilgili çıkışlarının ardından Akdeniz Belediyeler Birliği Büyükşehir Yasası’nı da içerisinde kapsayan seminer başlattı.  Yeni büyükşehir kapsamına alınan illerde referandum yapılması tavsiyesinde bulundu.

Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı ve birçok ilçe belediye başkanının büyükşehir yasasıyla ilgili çıkışlarının ardından Akdeniz Belediyeler Birliği Büyükşehir Yasası’nı da içerisinde kapsayan seminer başlattı. Antalya Premier Palace Hotel’de büyükşehir yasası konuşuldu.  Seminere damgasını vuran ise yaptığı konuşmayla Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı oldu. Yasayla ilgili eleştirilerini çarpıcı örneklerle ve sunumlar ile gösteren Başkan Saatcı, seçimler öncesinde Büyükşehir yasasını anayasa mahkemesine taşıyan, seçimler sonrasında ise sessizliğe bürünen CHP’ye de sitemde bulundu.

“Rant ve gücü tek elde toplama yasası”

Büyükşehirlerde ilçe belediyeleri seçimleri yapmanın anlamı kalmadığına dikkat çeken Saatcı; “ Bu yasa rantı ve gücü tek elde toplama yasasıdır. Bu yasanın ilçe belediyelerine getirdiği hiçbir artı ya da güzellik yoktur. Bunu da herkesle tartışırım. Bakın bu yasayla biz ne olduk. Yüzde 60 tüm gelirimiz Büyükşehir’ gitti. Slayt gösterisinde de görüyorsunuz, 2013 ve 2014 rakamları ortada… Nüfusumuz ve coğrafyamız iki kat artmasına rağmen toplamda 2013 yılında aynı aylarda bu rakam 13 milyon TL iken, Büyükşehir yasasından sonra almış olduğumuz pay 9 milyon TL oldu. Diyeceksiniz ki, ‘Büyükşehre kesilen paylar size sonra verilecek’ Vallahi Antalya’da bu belki böyle oluyordur ama Muğla’da bu böyle olmuyor. Muğla’nın yeni Büyükşehir olmasından kaynaklanıyor olabilir ancak bize dönen hiçbir şey yok.  Belde belediyelerinin bize bağlanmasıyla personel sayılarımız iki kat arttı.

Netice de belediyeler ticari kar sağlayan kurumlar değillerdir. Tabi ki belediyeler sosyal anlamda insan çalıştıracak, istihdam sağlayacak ama gerçekten şu an borçlarımızı ödeyemeyecek noktaya geldik. Yetkilerin elimizden alınmasını bırakın aidiyet duygusu yok edildi. Yani sahiplenme bitirildi. Hareket kabiliyetimiz azaldı. Biraz önce tabloda gösterdiğim gibi İller Bankası Payımız da düşmüştür. Büyükşehir olan illerde önümüzdeki günlerde çok net ortaya çıkacaktır ki, her geçen gün elimizde kalan değerleri de Büyükşehir’e vereceğiz. Neler bunlar? Sahildeki düzenlemeler, Marinalar vs. vs. Bunları da üstüne koyarsak aslında büyükşehirler de ilçe belediyelerini sürdürmenin bir anlamı kalmamıştır. Büyükşehirlerde büyükşehrin atayacağı bir şube müdürü ile hem aradaki partisel farklılıklardan dolayı oluşan sorunlar ortadan kaldırılır, hem de çok daha uyumlu bir çalışma ortamı sağlanacaktır”dedi.

“Referandum sandığı konulsun”

Büyükşehir olan illerde referandum sandığı çağrısında bulunan Saatcı;  “Büyükşehir belediyelerinin çok geniş yetkilerle donatılması, ilçe belediyeleri karşısında çok güçlenmiş olmaları yerelde merkeziyetçiliğin güçlendirilmesi demektir. Bürokratik işler için ama vatandaşlarımız ama bizler şimdi yeni oluşturulan bölgesel merkezlere gitmek zorunda kalıyoruz. Hani yerinden yönetimdi? Hani halkın ayağına hizmet gidecekti? Köylerde üçlü bir saç ayağı vardı.  Muhtar, imam, öğretmen. Şimdi köy yasası da değişti. Mahalleye dönüştürüldü. Köy muhtarlarının da bir özelliği kalmadı, mahalle muhtarları oluştu. Velhasıl bu itibarsızlaştırmak nereye kadar gidecek, onu bende bilemiyorum. Ayrıca 100 yılı aşkın deneyimi olan İl Özel İdarelerinin kapatılmasını da doğru bulmadığımı ifade etmek istiyorum. Gönül arzu ederdi ki, madem en doğrusunu halk bilir, bu zaten doğrudur. O zaman yeni büyükşehir olan illerde referandum yapalım. Bu yasanın üzerinden 7 ay geçti. 7 ayın hesabını koyalım, büyükşehir yasasından memnun musunuz? Değil misiniz? Koyalım sandığı. Sonuca bakalım. Sandıkla gelenlerin, sandıktan kaçma lüksleri yoktur!”diye konuştu.

Menderes Türel’in “Beceriksizler” ifadesine cevap verdi.

Geçtiğimiz günlerde büyükşehir yasasını eleştiren ilçe belediye başkanlarına ‘Beceriksizler’ ibaresi kullanan aynı zamanda yakın arkadaşı olan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’e de cevap veren Başkan Behçet Saatcı, “Muhatabım burada olmadığı için konuşmayı pek uygun bulmuyorum ancak birkaç cümle söyleyeceğim. Sayın Menderes Türel, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımızdır. Benim de dostumdur. Girit’ten dolayı hemşeri tarafımız da vardır. Beceri ya da beceriksizlik eşit şartlar altında yapılacak işlerde ortaya çıkar. Halkın oyuyla 2, 3 hatta 4 dönem arka arkaya kazanmış belediye başkanları beceriksiz olamaz. Eşit imkânlar tanıyarak, yarışma kültürüyle iki insanı yarıştıralım, beceriksizler ortaya çıksın. Kendilerine çok güvenen, becerikli insanlar bizim gibi tabela partisinden seçime girerek 2019 yılında bölgelerinde aday olurlar”dedi.

CHP’ye sitem

Konuşmasında CHP’ye de sitem eden Saatcı; “Ben Cumhuriyet Halk Partisi’ne bir sitemde bulunmak istiyorum. Büyükşehir yasasının iptalini anayasa mahkemesine götüren bir siyasi parti. Muhalefetteyken bağırırsın, iktidardayken susarsın. Yasayla Büyükşehir olan illeri aldıktan sonra CHP sustu. Hani paylaşacaktık? Hani halkla beraber yapacaktık? Geçeceksiniz bunları. Zaten halkla yönetecek olsalardı sanırım şimdiye kadar genelde iktidar olurlardı”şeklinde konuştu.

“Örnek gösterilen Kocaeli, Türkiye’nin en borçlu belediyesi”

Muğla ve Antalya’nın büyükşehir olmasını diğer bazı büyükşehirlerle kıyaslayan Saatcı; “Bize hep Kocaeli Büyükşehir Belediyesi örnek gösterildi. Kocaeli’nin bir ucuyla bir ucu 125 km. Antalya’nın bir ucuyla bir ucu 670 km. Muğla’nın ki ise 400 km. Kocaeli Belediyesi şu an Türkiye’nin en borçlu belediyesi konumunda.  Kocaeli’nin km²’ye düşen insan sayısı 464 iken Muğla’da km²’ye düşen insan sayısı 67. Tabi ki bu anlamda Kocaeli başarılı olacak. Biz Büyükşehir yasasına bu bölgelerde karşı çıkmıyoruz. Keşke büyükşehir yapılacak iller teker teker değerlendirilmeye tabi tutulsaydı. Bakın Ankara İstanbul arası 454 km. Antalya’nın bir ucundan bir ucu 670km bizim 400 km. Yani 4 tane il geçiyorsunuz, Bolu, Düzce, Sakarya, Kocaeli ve İstanbul. Bunu neden söylüyorum. Böyle bir coğrafyada tek merkezli yönetimin başarılı olma şansı yok”dedi.

Büyükşehir yasasına Almanya örneği

Konuşmasının sonunda Büyükşehir yasasına Almanya’dan örnekler veren Saatcı şunları söyledi: “Avrupa'da büyükşehir uygulamasını en başarılı şekilde yürüten ülke Almanya’dır. Genellikle model ülke olarak gösterilir. Büyükşehir yasası Avrupa'da 1. dünya savaşı sonunda başlamış, sanayi devriminin getirdiği hızlı büyümenin kontrol edilmesi ve savaşın yaralarının sarılması için ortaya çıkmıştır. Ancak Almanya'nın eyalet sistemi ile yönetiliyor olması büyükşehir yasasının uygulanmasını kolaylaştırmıştır. Almanya'daki başarının altında yatan en önemli faktör coğrafi yapıdır. Muğla Büyükşehir Belediyesi'nin yüz ölçümü kadar olan alanda Köln, Düsseldorf, Bochum, Essen, Duisburg, Oberhauen şehirleri vardır. Bunlar Almanya'nın ön önemli maden, otomobil, demirçelik, kimya sanayi şehirleridir. Hepsi iç içe geçmiş (İstanbul – Kocaeli gibi) dümdüz ovada kurulmuş şehirlerdir. Böyle eyaletlerde büyükşehir uygulamasına karşı tabi ki çıkılmaz. Bizim coğrafyamızda Büyükşehir’in başarılı olacağını söylemek de artık abesdir”

Bu haber toplam 93 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.