CHP Muğla Milletvekili Akın Üstündağ Muğla’da 2015 yılında SİT alanlarında yürütülen ve halen bir açıklama yapılmayan “Doğal Sit Alanlarının Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesi” hakkında Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Fatma Güldemet Sarı’nın  cevaplandırması istemiyle bir yazılı soru önergesi verdi.

Üstündağ önergesinde “Bakanlığınız Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nün 2015 Ocak ayında başlattığını ilan ettiği Türkiye’deki “Doğal Sit Alanlarının Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesi” kapsamında, Türkiye’deki bin 273 kayıtlı doğal sit alanının yeniden belirlenmesi projesi kapsamında yapılan çalışmalarda aslında bu sayının 2 bin 134 tane olduğu ve bu SİT bölgelerine ilişkin olarak da 49 bin 110 muhatabının olduğu daha önce açıklanmıştı. Bu projenin Muğla İli sınırları içerisindeki SİT alanlarına yönelik olarak da “Muğla Doğal Sit Alanlarının Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesi” nin yürütülmekte olduğu aynı açıklama içerisinde yer almaktadır.” değerlendirmesini yaptı.

Üstündağ, önergesine “Doğal Sit Alanlarının Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesi” ve sonuçları ile ilgili bazı sorular yöneltti. Önergesinde “Türkiye’nin en fazla doğal sit alanının bulunduğu Muğla’da, Bakanlığınız yetkilileri tarafından açıklanan “Muğla Doğal Sit Alanlarının Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesi” ni gerçekleştiren gurubun yapmış olduğu çalışmalarda gelinen aşama nedir? Halen Muğla’da SİT alanlarında olup, TOKİ veya diğer yatırımcılar tarafından projelendirilmiş olan ve uygulama aşamasına gelen projeler hakkında tarafınıza iletilmiş bir talep bulunmakta mıdır?

Bu projeler açıklanan “Muğla Doğal Sit Alanlarının Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesi” ile çelişki oluşturduğu takdirde uygulamanız ne yönde olacaktır? Bir yıl içindeki 4 farklı dönemde gözlemlerin yapılacağı belirtilen proje ile hazırlanacak raporlarda, bir yerin kesin korunması gerekiyorsa da o bölgede yaşayan vatandaşlarımızın mağduriyetlerini giderici ne gibi tedbirler alacaksınız?

Bu proje sonucunda açıklanan raporlarda korunması gereken alan niteliği taşıdığın tespit edilen alanlarda yaşayan vatandaşlarımızı, bulundukları yerlerinden ve topraklarından zorunlu iskâna tabi tutacak bir uygulama mı yapılacaktır?” sorularına yer veren Üstündağ; “Muğla’mızda halkımızı sıkıntıya sokarken birilerinin üstelik arkeolojik veya doğal sit alanlarında bile hiç zorlanmadan yapılaşma izinleri verilerek ihya edilmesi en çok bizi üzmektedir. Halkımız köyünde evlenecek oğluna bir ev yapamazken bazılarının gözümüze sokar gibi kocaman tesisleri yanan orman alanlarına, orman alanlarına, en güzel koylara yapmaları, güzelim doğamıza maden veya taş ocağı açmaları bizleri üzmektedir. Bu işin bir dengesi adaleti yok mudur? Bu hususları sayın bakandan öğrenmek isterim dedi.”