Üzeyir Yıldırım

Üzeyir Yıldırım

TAASSUP (KÖRÜ KÖRÜNE İNANIŞ) Yaşama Dair - ÜZEYİR YILDIRIM

İnsan herhangi bir konuda oluşan aşırı sevgi ve bağlılık, ilimle ve bilgiyle beraber desteklenirse müsamahayı, yani sevgi saygı ve hoşgörülü bir anlayışı meydana getirir. Eğer sevgi, saygı ve bağlılık ilim ve bilgi ile değil de cehaletle, körü körüne, taklit olarak bilinçsiz olarak yapılırsa, o konuda taassup oluşur. Bu tür davranışları sergilemek yapmak ta “mutaassıplık” olarak isimlendirilir.

Bir düşünce veya fikri körü körüne kabul etmek, doğru yada yanlışlığına bakmaksızın onu savunmak taassubun da kendisidir. Bir fikir ve düşünceyi bilgisi olmadan körü körüne taklit etmektir. Buna göre kişinin, mensup olduğu düşünce veya fikrin doğru olduğunu inanması normal olmakla birlikte kör bir tarafgirlikte bulunarak, doğruluğunu hiç araştırmadan karşısındaki diğer fikir veya düşünceyi inkâr etmesi kabul edilir bir davranış değildir. Böyle bir davranışlar ancak taklit olarak değerlendirilir.

Taassuba tasvip etmeyen, en çok karşı çıkan, ilk ayeti oku emri ile başlayan, insanların aydın olmasını isteyen din İslam’dır. Hz Peygamber (s a v) müşrikleri İslam’a davet ettiğinde onları, yanlış eksik yönleri olduğunu söyleyerek değil, körü körüne dinine sarıldıkları, hiçbir araştırma ve tartışmaya girmeden kendi dinlerini üstün gördükleri için İslamiyet’i kabul etmiyorlardı. Aslında kendi dinleri atalarından öteden beri gelen, kabule dayanağı yok, Hakkın üstünlüğü değil, zenginlerin üstünlüğünü savunan bir dünyanın peşinde idiler.

Bu bakımdan inandığımız dini esaslara veya herhangi düşünceye körü körüne değil, bilinçli olarak bağlı olmalıyız ve de bilinçli savunmalıyız. Neye, niçin ve nasıl inandığımızın şuuruna ermeliyiz. İnandığımız değerlerin önce kendi vicdanımız da köklü bir şekilde yer etmesi vicdanımızı rahatlatması gerekir ki, farklı bakış açılarına ve yorum zenginliklerine her zaman açık olabilelim. Bazen karşılıklı konuşurken benim dedem hocaydı, benim amcam hacıydın, hocaydın diye bunlarla övünüp dururlar bende diyorum ki sende bu kişilerin güzellikleri, var mı, bunlarda olan bilgiler var mı diye soruyor insan, onlarda bizde yok ama diye baslar dini bilir bilmez kafasına göre konuşur da konuşur. Nerden okudun bunları desen dedem anlattı, babam anlattı diye savuşturur. Bizler bu İslam’ı kulaktan duyma anlatılanlarla değil, kaynağından okuyarak öğrenmeliyiz bilmiyorsak, bu işi bilenlerden öğrenmemiz daha isabetli olacağını ümit ediyorum.

Güzel dinimiz bizlerden her zaman doğrunun, gerçeğin, ilmin, bilimin peşinde olmamızı emrederek kulaktan dolma bilgileri olduğu gibi kabul etmemizi yasaklamaktadır. Bu konuda atalarımız  “Bin bilsen de yine bir bilene danış “atasözümüz, mutaassıp konuda bizlere önemli bir prensip sunmaktadır. Çünkü akıl akıldan üstündür ve bizden daha iyi bilen biri olabilir. Bizlerde bir konuyu çok iyi bilsek de, yine farklı düşüncelere daima müsamahalı olma alışkanlığını kazanmamız gerekir ki danışma, fikir alışverişi kişileri çok şeyler kazandırdığı muhakkaktır.

Yüce Allah sabit fikirli olan ve kendi aklından, fikrinden başka bir aklı ve fikri kabul etmeyen, bildiklerini en doğru bilgi olarak kabul eden ve insanlarla bilgi alışverişi yapmaktan kaçınan mutaassıp insanları kör, sağır, dilsiz ve kendini beğenmiş insanlara benzetir.

Bu nedenle doğru olmayan şeyleri, okuyup araştırmadan gözü kapalı olarak doğru saymak ne kadar yanlış ise, doğruluğu kesin dillerle ortaya konmamış, ancak mevcut geleneğin ve kültürün getirdiği yanlış olan şeyleri doğru saymakta o kadar yanlıştır. Bundan dolayı inkârcıların düştüğü hatalara düşmemek, inanç ve amelde gerçekten doğru olanla hareket edebilmek için, doğrularımızı dinin aslı olan Kur’an ve sünnetten almak gerekir. Geçmişten bizlere miras kalan bilgileri de daima Kur’an’ın süzgecinden geçirmeliyiz. Aksi takdirde farkında bile olmadan ömrümüzü hata üzerine bine etmiş oluruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.