Şekerdağ’dan açıklama: “Maalesef İYİ Parti sınıfta kaldı”

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ’ın İYİ Parti’den ihracına yönelik imzalarda, imza vermeyen tek il olan İYİ Parti Muğla İl Yönetiminin düşürülmesinin ardından İl Başkanı İncilay Gezgin Şekerdağ, son kez...

Şekerdağ’dan açıklama:  “Maalesef İYİ Parti sınıfta kaldı”

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ’ın İYİ Parti’den ihracına yönelik imzalarda, imza vermeyen tek il olan İYİ Parti Muğla İl Yönetiminin düşürülmesinin ardından İl Başkanı İncilay Gezgin Şekerdağ, son kez kapsamlı açıklama yaptığını söyleyerek, “Maalesef İYİ Parti sınıfta kalmıştır” dedi.

Sinem Karakaya

Muğla İYİ Parti İl Yönetiminin düşürülmesinin ardında, İl Başkanı İncilay Gezgin Şekerdağ son kez kapsamlı bir açıklama yaptı. Şartların ne olursa olsun haksızlığa boyun eğmediğini ve hukuksuzluğa göz yummadığını dile getiren İncilay Gezgin Şekerdağ, İYİ Parti’nin sınıfta kaldığını dile getirdi.

Muğla İYİ Parti il yönetiminin düşürülmesinin yankıları sürüyor. Konuya ilişkin açıklamada yapan İncilay Gezgin Şekerdağ, “Hayatım boyunca şartlar ne olursa olsun haksızlığa göz yummadım, hukuksuzluğa olur demedim. Koltuk, makam ve para için kendimden, savunduğum değerlerden asla vazgeçmedim. Azimli ve kararlı bir şekilde ilkesel bir yolda ilerledim. 1980 öncesi siyasi olaylarını ve sonrasındaki tüm zorlukları da bizzat yaşadım” dedi.

“İYİ PARTİ İL BAŞKANLIĞI KAPATILMIŞ, YERİNE DE METİN ERGUN’U VEKİL YAPMA PARTİSİ KURULMUŞTUR”

Şekerdağ yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yerdi:

“Umutlarla kurduğumuz, varımızı yoğumuzu, emeğimizi enerjimizi verdiğimiz İYİ Partimiz, zaman içinde yön değiştirmeye başladı. Yusuf Halaçoğlu, Özcan Yeniçeri, Ali Türkşen ve diğer değerli kişilerin istifası ile başlayan süreç son kurultay ile değişimini tamamladı. Bazı ilçe başkanlarına ve il yönetiminden arkadaşlara gidişattan rahatsız olduğumu dile getiriyor. Gelişmeleri yakından takip ediyordum. Ciddi bir Covid-19 süreci yaşadım, yaklaşık 2 ay sürdü. Bu süre zarfında biriken işleri tamamladıktan sonra, artık kendimi ait hissetmediğim için partide görevden istifa etmeyi net bir şekilde düşünürken, yakışıksız bir şekilde yönetim düşürüldü. Muğla’da Metin Ergun ve Genel Merkez gece boyu çalışmışlar, istifalar alınmış, resmi yazışmalar yapılmış. 14 Ocak Perşembe günü sabah henüz ben partiye gitmeden telefon uygulamasından yönetimin dolayısıyla başkanlığımın düştüğü mesajı geldi. Parti sekreteri aradı, kapı kilidinin değiştirilerek (yönetimden bildiğim üç kişi) kapının kilitlendiğini ve kendisinin de partiden çıktığını söyledi. Kira kontratı benim üzerime olan dairenin kilidini değiştirmek kimin aklına geldiyse tebrik etmek gerekiyor. Hem insanlıklarını hem de asıl amaçlarının ne olduğunu apaçık ortaya koymuşlardır. Bu nedenlerden dolayı, Muğla İYİ Parti İl Başkanlığı kapatılmış, yerine de ‘Metin Ergun’u Vekil yapma partisi kurulmuştur’ diyorum.  Sözde demokrasi, sözde hukuk, sözde milliyetçilik.  Kuruluşunda vaat ettiğimiz tüm kavramlar sadece süslü cümleler kurmak için kullanılıyor; kavramların içi boş ve uygulamada maalesef İYİ Parti sınıfta kalmıştır.”

“KİM OLSA AYNI ŞEYİ YAPARDIM”

3 sebepten dolayı imza vermediğini dile getiren Şekerdağ, açıklamasında şunlara da yer verdi:

“Sn. Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın disipline verilmesi ile ilgili olarak; İYİ Parti TÜZÜĞÜNDE, BEŞİNCİ BÖLÜM DİSİPLİN HÜKÜMLERİ Genel hükümler MADDE 71 de; “Merkez Disiplin Kuruluna sevk yetkisi, Genel Başkana ve Genel İdare Kuruluna; TBMM Grup Disiplin Kurulu ile Müşterek Disiplin Kuruluna sevk yetkisi, Genel Başkana, TBMM Parti Grup Yönetim Kuruluna ve Genel İdare Kuruluna aittir.” Der İstanbul İl Başkanı, adli makamlara başvuru yapmış kendisi için soruşturma açtırmış, devam ediyor ve henüz sonuçlanmamıştır. Genel Başkan Sn. Meral Akşener bu konu ile ilgili grup toplantısı sonrasında gazetecilerin sorusuna “Konu adli makamlara intikal etti sonucu bekleyeceğiz “ dedi. Yukarıda saydığım 3 nedenden dolayı, Sn.Ümit Özdağ’ın kesin ihraç talebiyle disipline verilmesini “Konu adli makamlara intikal etmiş olup, sonucun beklenmesi tarafıyım. Saygılarımla arz ederim” diyerek imzaladım. Partiden her kim aynı olayla karşılaşsa, yukarıda bahsettiğim nedenlerle aynı duruşu gösteririm. Kaldı ki Sn. Ümit Özdağ ile 14 Ocak Perşembe günü Muğla’da ilk kez yanyana geldik ve konuştuk. Sn. Özdağ’ın konferanslarına izleyici olarak katıldım, kitaplarını okurum. Dolayısıyla fikri yönden tanıdığımı düşünüyorum.”

“GENEL MERKEZ VE 80 İL BAŞKANI TÜZÜĞÜ BİLMİYORSA BU BENİM SUÇUM DEĞİLDİR”

Şekerdağ, açıklamasına şu şekilde devam etti: “

26 Ekim günü de Muğla’da kuruluş yıldönümü kutlaması yapmak için organizasyon yaptık. Bu vesileyle öncelikle ilçe başkanları toplantısı yaptım, konuyu da ilçe başkanlarına anlattım. Toplantıya katılan ilçe başkanlarından sadece 1 kişi Ümit Özdağ’ın disipline gitmesi tarafındaydı, diğer ilçe başkanları mahkeme sonucu beklenilsin dedi. İl yönetim kuruluna bu konuyu anlatamadım çünkü o gün ilçe başkanları toplantısından sonra İl yönetim kurulunun da gelişiyle, partimiz kalabalık oldu, kuruluş kutlaması yaptık ve arkadaşlar pandemi nedeniyle çok kalamadan partiden ayrıldılar, bu konunun konuşulacağı bir ortam o gün olmadı. Ayrıca dilekçe için yönetim kurulu kararı alınamaz, dilekçenin kararı olmaz, sadece bilgilendirme olur, çünkü dilekçeden kaynaklanan herhangi bir sorunun muhatabı imza atan kişidir. Toplantının hemen akabindeki günlerde bahsettiğim gibi hastalandım, ağır ve 2 ay süren Covid-19 süreci yaşadım. Dilekçe olayından sonra partiye henüz 1 gün gidebilmiştim. 13 Ocak Çarşamba günü de Bodrum’a İlçe Kadın Kollarının kuruluşu için gittik. Aynı gün Ümit Özdağ ihraç davasını kazanmış, disipline sevk işleminin, PARTİ TÜZÜĞÜNDE ÖNGÖRÜLEN USULE ve ŞEKLE AYKIRI biçimde gerçekleştiği için ihraç USULDEN iptal olmuştur. Yani il başkanları olarak dilekçe ile Milletvekillerini disipline gönderme yetkimiz olmadığını mahkeme tescil etmiştir. Genel Merkez ve 80 İl Başkanı tüzüğü bilmiyorsa bu benim suçum değildir. Ümit Özdağ davayı kazandığı için yaptığı basın açıklamasında, bir gün sonrası 14 Ocak Perşembe günü, Muğla’ya teşekkür için geleceğini söylemiş. Bodrum İlçe Başkanlığı’nda Kadın Kolları kuruluşu dolayısıyla meşgul olduğum için basın toplantısını izleyememiştim. Muğla’ya dönüşte Metin Ergun’un da olduğu telefon uygulamasındaki grupta arkadaşların yazışmalarından bilgi sahibi oldum, hakaretler, tehditler çekinmeden, açıkça yazılıyordu. Ben umudumu hiç kaybetmedim. Bu can bu bedende olduğu müddetçe, Atatürk’ün fikirleri ışığında Türkiye ve Türk Milleti için hizmet etmeye devam edeceğim” şeklinde konuştu.

Bu haber toplam 105 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.