Prof. Dr. Şahin, PSA’nın önemini anlattı
PSA nedir ve ne işe yarar. PSA, prostata spesifik antijen’nin baş harflerinden oluşuyor. Prostat büyümesi için ameliyat gerekip gerekmediği kararı hemen verilmiyor. PSA kısmen prostatta büyümeyi gösterse de temel olarak bakılma...
PSA nedir ve ne işe yarar. PSA, prostata spesifik antijen’nin baş harflerinden oluşuyor. Prostat büyümesi için ameliyat gerekip gerekmediği kararı hemen verilmiyor. PSA kısmen prostatta büyümeyi gösterse de temel olarak bakılma nedeni prostatta kanser olup olmadığını araştırmak içindir. Peki PSA ne işe yarar? Tüm bu soruların cevaplarını Muğla Devlet Hastanesi Araştırma ve Uygulama Merkezi Doktorlarından Üroloji doktoru Prof. Dr. Hayrettin Şahin, Muğla Haber Gazetesi okurlarına anlattı.
PSA’nın ne işe yaradığını özetleyen Prof. Dr. Hayrettin Şahin, “PSA, tüm erkeklerin kanında normalde bulunan bir enzimdir. Vücutta prostattan üretilir ve esas olarak menide bulunur. Çocuk sahibi olabilmemiz için gerekli olan bir maddedir” dedi.
Değerlerin kanda ne kadar olması gerektiği konusunda bilgi veren ve serbest PSA’yı anlatan Şahin; “Laboratuar tetkik sonuçlarının yanında PSA’nın normal değerinin 4 ng/m1’nin altında olması gerektiği yazar. Yani 4’ün üzerinde olması anormal olarak kabul edilir. Ancak, bu değer her yaş için doğru değildir. Yani sonuç kişinin yaşına göre değerlendirilmelidir. Son yıllardaki çalışmalar 2.5 ng/m1’nin üzerindeki değerlerin anormal kabul edilmesi gerektiğini göstermektedir. Ancak, yaş ilerledikçe PSA’nın normal değerinde de bir miktar artma olduğu bilinmektedir. O nedenle sonuçlar hastanın yaşı da göz önüne alınarak değerlendirilmelidir” dedi.
Serbest PSA’nın da PSA testi istenirken iki test birden istenmesi gerektiğini söyleyen Şahin; “birincisi total PSA, diğeri serbest PSA. Total PSA bahsettiğim genellikle hastaların bildiği PSA’dır. Serbest PSA ise PSA’nın alt bir gurubudur. Ve kanda protoine bağlanmadan serbest olarak dolaşan PSA demektir. Laboratuvar tetkik sonuçlarının yanında bununda normal değerleri yazmaktadır. Ancak, serbest PSA’nın bilinen normal bir sınırı yoktur. Serbest PSA’nın total PSA’ya oranı önemlidir. Bu oran ne kadar düşük ise kişide kanser olma olasılığı o kadar yüksektir. Bazen yalnızca serbest PSA’nın bakıldığı laboratuar sonuçları görülmektedir. Bu tamamen yanlıştır. Eğer total PSA ile birlikte bakılmamışsa serbest PSA sonucunun hiçbir anlamı yoktur” diye konuştu.
PSA’nın sadece kanserde yükselip yükselmediği sorularına açıklık getiren Şahin; “PSA, kanser dışında prostatı ilgilendiren bir çok hastalıkta da yükselir. Bunların başında prostat iltihapları, prostatın iyi huylu büyümesi gelir. PSA’daki yükselmenin kansere bağlı olup olmadığını nasıl anlarız sorusuna ise; Hastalık tanıları sadece bir laboratuar sonucuna bakılarak konulamaz. O nedenle hekim, PSA dışında bir çok şikayet ve bulguya da birlikte değerlendirip öyle karar vermektedir. Bunun sonucunda eğer kanser şüphesi devam ediyorsa PSA yüksekliğinin kansere bağlı olup olmadığını karar vermenin tek yolu prostattan biyopsi almaktır” dedi.
Şahin, kimlerin PSA tetkikleri yaptırması gerektiği konusunda ise şunları söyledi: “Bizler normalde 50 yaşını geçen her erkeğin PSA baktırmasını istiyoruz. Eğer ilk bakılan PSA sonucu normalse yılda bir PSA kontrolü yeterlidir. İlk bakılan değer anormalse bundan sonra hekimin önerilerine göre davranmalıdır. Eğer kişinin birinci derece akrabalarında (baba, kardeş gibi) prostat kanseri varsa PSA kontrolleri 40 yaşından sonra yapılmalıdır. Çünkü bu kişilerde prostat kanseri olma olasılığı normalden yüksektir. yine yanı şekilde bir kişiye prostat kanseri tanısı konmuşsa o kişinin 40 yaşını geçen erkek çocukları ve kardeşleri yılda bir prostat kanseri yönünden araştırılmalıdır”
Prostat kanseri araştırmak için sadece PSA’yı baktırmanın yeterli olmadığının altını çizen Şahin, şöyle konuştu: “Sadece PSA bakılmasının kanseri saptamaktaki başarı oranı %60’dır. Yani her PSA yüksekliği kanser demek olmadığı gibi PSA’nın normal değerlerde olması da kanser olmadığını göstermez. O nedenle PSA testi ile birlikte mutlaka parmakla makattan prostat muayenesi de yapılmalıdır. Hekim ikisinin sonucuna göre eğer kanserden şüpheleniyorsa prostat biyopsisi yapılmasına karar verir. Biyopsi yapılmadan prostat kanseri tanısı konabilir mi sorusuna ise, PSA’nın yüksek olması yada parmakla prostat muayenesinin anormal olması kesinlikle prostat kanseri var anlamına gelmez. Sadece prostat kanseri şüphesi oluşturur. Kanser olup olmadığına mutlaka biyopsi ile karar verilir. Ancak, biyopsi sonucunda kanser saptanmaması kesinlikle kanser olmadığı anlamına gelmez. Biyopsiden sonra kanser saptanmayan hastalar yakından takip edilir ve gerekirse tekrar biyopsi almak gerekir”
Bu haber toplam 123 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.