“Öztürk açıklamalarına kendisi de inanmıyor”

AK Parti İl Başkanı Nihat Öztürk’ün, Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı hakkındaki “Behçet Saatcı’ya rahat siyaset yaptırmayacağız” şeklindeki açıklamasına tepkiler sürüyor. MHP İL Başkanı Osman Güven,Ülkü...

“Öztürk açıklamalarına kendisi de inanmıyor”

AK Parti İl Başkanı Nihat Öztürk’ün, Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı hakkındaki “Behçet Saatcı’ya rahat siyaset yaptırmayacağız” şeklindeki açıklamasına tepkiler sürüyor. MHP İL Başkanı Osman Güven,

Ülkü Ocakları İl Başkanı Eren Akdeniz’den sonra MHP Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan’da Öztürk’e tepki gösterdi. Erdoğan, Öztürk’e AK Parti iktidarının icraatları ile yüklendi.

AK Parti iktidarı tarafından çıkarılan Büyükşehir Yasa’nın ülkeyi şehir devletlerine bölme yasası olduğunu vurgulayan Erdoğan,  “ Bilindiği gibi geçtiğimiz günlerde “Yeni Büyükşehir Belediye Kanununu Tasarısı” TBMM Genel Kurulundan yoğun tartışmalar eşliğinde kanunlaştırıldı. Daha önce de defalarca ifade ettiğimiz gibi hiçbir zaman Muğlalı hemşerilerimizin dolayısıyla Türk Milletinin lehine olan bir konuda ne muhalefet yaptık ne de bundan sonra yapacağız. Ancak; bütün samimiyetimiz ile bu kanun tasarısının eksikliklerini söylememize rağmen, vatandaşlarımıza yeni bürokratik ve mali yüklerin getirildiğini ifade etmemize rağmen, bu kanun tasarısının sadece “büyükşehir” ile ilgili bir tasarı olmadığını, ülkemizi şehir devletlerine bölmenin alt yapısı olduğunu ifade etmemize rağmen bazı çevrelerin bizim dediklerimizi anlamamakta ısrar ettiğini üzülerek görmekteyiz. “dedi.

“Başkana ekonomik göstergeleri hatırlatırım”

AK Parti iktidarında Türkiye’nin borç batağına itildiğini ileri süren Erdoğan, “Sayın AKP il başkanı yaptığı açıklamada ekonominin ne kadar iyi gittiğini ballandıra ballandıra anlatmış ve koalisyon hükümeti döneminde Milliyetçi Hareket Partisinin erken seçime giderek görevden kaçtığını iddia etmiştir. Esasen Aziz hemşerilerim neyin ne olduğunu bilmekte ancak ben zatıâlilerinin ve havalisinin de anlayabilmesi için bazı ekonomik göstergeleri hatırlatmak isterim.

2002 yılında cari açığın gayri safi milli hasılaya oranı %0,3 iken AKP iktidarının övünerek bahsettiği 2011 yılındaki cari açık gayri safi milli hasılanın  % 10’una ulaşmıştır. Yine 2002 yılındaki işsizlik oranını AKP ancak 2012 yılında yakalayabildiğini geçtiğimiz günlerde itiraf etmiş ve aslında ekonominin içinde bulunduğu durumu açıkça gözler önüne sermiştir. Sayın başkanın ve AKP iktidarının her fırsatta kötülediği 2002 yılında ülkemizin bir çok KİT i, hazine arazileri satılmamışken bile ülkemizin dış borcu 200 milyar dolar civarındadır. Bütün bunlar AKP tarafından satılmasına rağmen bu borç bugün neredeyse 3 kat artarak 580 milyar dolar civarına ulaşmıştır. Bu dönem içerisinde esnafımızın çiftçimizin memurumuzun kredi borçları da kat kat artmıştır. 2002 yılında özel sektörün borcu (brüt) 29 milyar dolar iken bu borç 2011 yılında neredeyse 5 kat artarak 127 milyar dolara yükselmiştir. Bu kısa tablo AKP nin ekonomi yönetimindeki sözde başarısının temel göstergesidir. Bununla övünenler ya sayı saymasını bilmemektedir ya da milleti kandırmayı alışkanlık haine getirmişlerdir. Ayrıca Milliyetçi Hareket Partisi ve Genel Başkanımız Devlet Bahçeli hiçbir zaman görevden kaçmamış, başı her sıkıştığında ABD’den medet uman siyasi partilerden ve genel başkanlardan olmamış, yüzünü millete dönerek yine Türk Milletinden yetki alma yolunu seçmiştir.”dedi.

“Erdoğan, başkanın siyasi geleceğinin teminatı!”

AK Parti İl Başkanı Nihat Öztürk’ün kendi açıklamalarına kendisinin de inanmadığını iddia eden Mehmet Erdoğan, “Ortadoğu’da milyonlarca Müslüman’ın kanının dökülmesine, binlerce Müslüman kadınımızın tecavüzlere muhatap kalmasına, yüz binlerce çocuğumuzun öksüz, yetim kalmasına, tamamlandığı takdirde vatan toraklarımızın da bir kısmını içine alarak başka kukla devletler kurulmasının temin edilmesine sebep olacak olan Büyük Ortadoğu Projesinin (BOP) Eş Başkanlığını yapmakla övünen,  tecavüzcü, işkenceci Amerikan askerlerinin sağ salim evlerine dönemsi için dua eden Recep Tayyip Erdoğan’ı sayın il başkanının siyasi geleceğinin yegane teminatı olarak gördüğü düşünülürse bu açıklamalarına sayın il başkanının kendisinin de inanmadığını daha iyi anlayabiliriz.

Sayın il başkanı naçizane bir şekilde bizlere “milliyetçilik” dersi vermeye de niyetlenmiş ancak kendisinin milliyetçilikten ne anladığını kendisi de anlamamış olacak ki bazı hususları gözden kaçırmış veya görmezden gelmiştir. Kendisine göremediği veya görmezden geldiği o hususların bazılarını hatırlatmak isterim: Siyasi hırslar ile çevrelenmiş beyinlerin, “yanlış da olsa benim partim yapmışsa altına imzamı atarım” diyen taklacıların, ürettiği ürününü satamayan çiftçiye “ananı da al git” diyen nezaket fukaralarının, elleri öpülesi şehit anasını terslerken suratına tükürülesi pkklı canileri aklama çabası içine giren taşeron siyaset adamlarının, PKK’nın yegane hamisi olan Çapulcu Barzani’ye “ağabey”, Talabani’ye de “kardeşim” diyerek Türkmen’e ihanet edenlerin, vatan topraklarını korumak için canlarını gözlerini bile kırpmadan veren şehitlerimize kelle diyenlerin, 35 bin kişinin katili eli kanlı bölücübaşına “sayın” diyenlerin, “başbakanımız adeta ikinci peygamberimiz gibidir” diyen il başkanlarının, milletin alın teri olan kamu mallarını bir yıllık kârına yandaşlarına satarken “babalar gibi satarım” diyen bakanların olduğu bir partinin, Muğla İl Başkanı nasıl oluyor da bizlere “milliyetçilik” dersi vermeye çalışıyor, anlamış değilim. Kendisine tavsiyemiz, “milliyetçilik “ derslerini, etnik milliyetçiliği körükleyerek bölücü hainleri heveslendiren Genel Başkanlarına vermesidir. Çünkü daha ağzından bir kereye mahsus “Ne Mutlu Türküm Diyene” sözünü dahi duyamadığımız zatıâlilerinin  sayın il başkanının naçiz “milliyetçilik derslerine” çok ihtiyacı olduğu gözükmektedir. “diye konuştu.

“Başkan oy avcılığı gayreti içinde”

AK Parti İl Başkanı Nihat Öztürk’ün bu ve benzeri açıklamaları ile oy avcılığı yapmaya çalıştığını söyleyen Erdoğan, “Sayın il başkanı hainler ile yapılan kayıkçı kavgasının bir parçası olan bazı münferit olaylardan da bahsederek kendilerini mazlum gösterme çabası içerisine girmiş ve geçmişte olduğu gibi bugün de mazlum edebiyatı yaparak oy avcılığına soyunmanın gayreti içerisine girmiştir. Unutulmasın ki ülkücü hareketin geleceğini, mazisindeki 5 bin Ülkücü Şehidimizin nuru aydınlatmaktadır. Milliyetçi hareket Partisi de gücünü Yüce Türk Milletinden almakta ve 43 yıllık mazisi ile de gurur duymaktadır. Sadece tabelasını asmakla övündüğü bir siyasi partinin sayın il başkanına hatırlatmak isterim; Milliyetçi Hareket Partisi üç hilalli parti tabelasını asmak için geçirdiği çileli dönemleri kullanacak kadar alçak değildir. Ama o çileli dönemleri unutacak kadar da saf değildir. O yüzden bu milletin o “mağduriyet” rollerini yutacağını düşünerek siyasi propaganda yapmak bu milletin zekası ile dalga geçmekten başka bir şey değildir. Memurun, dar gelirlinin, dul ve yetimin, hayvancılığın durumu ortadayken, çiftçinin, esnafın durumu ortadayken memur %3 zamlara mahkum bırakılmışken ben milletimizin pek de sayın il başkanı gibi düşünmediğini ifade etmek istiyorum.”şeklinde konuştu. 

Bu haber toplam 132 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.