ÖMRÜMÜZÜ RAMAZAN KILMAK

Allah'ın Rahmeti bereketi hepinizin üzerine olsun. Kıymetli kardeşlerim Kainatı, hayatımızı ve bizi yaratan, bizim için İslamı din olarak ve hayat tarzı olarak seçen Rabbimiz bizi başıboş bırakmamıştır. İnsanlık ve ahlak...

ÖMRÜMÜZÜ RAMAZAN KILMAK

Allah'ın Rahmeti bereketi hepinizin üzerine olsun. Kıymetli kardeşlerim Kainatı, hayatımızı ve bizi yaratan, bizim için İslamı din olarak ve hayat tarzı olarak seçen Rabbimiz bizi başıboş bırakmamıştır. İnsanlık ve ahlak mertebelerinde mükemmelliğe ve kemalata ulaşabilmemiz için birtakım prensipler ortaya koymuştur. Bu prensiplere ve kurallara uyulması gerektiğini de elçisi Hz. Muhammed Mustafa aracılığıyla bizlere bildirmiştir.

Cenab-ı Erhamu'r-Rahimin'in bizler için vazettiği bu prensipler, günlük haftalık, aylık ve yıllık gibi bazı aralıklarla kendisine yaklaşma, dua talim ve alıştırma zamanlarıdır.

Bir gün ve günde beş vakit namaz, insan ömrünün özeti gibidir. Vakit namazlarının aralarında dünya koşturmacasında inhiraf, sapma ve şaşırma yaşamamak içindir. Haftada bir Cuma namazı, hafta içerisinde günler ve geceler birbirini kovalarken dikkatleri dağıtan iş, eş-dost ve akraba meşgalesinden insan evladını kendisine gelmesi ve takva eksenli yaşaması içindir. Üç aylar ve yılda bir defaya mahsus bir ay boyunca misafirimiz olan Ramazan ve orucun ahlaki meziyetlerimiz ve insani hareketlerimiz üzerinde muhteşem etkileri vardır. Bedenin duygu ve istekleri açlık ve susuzlukla geri plana çekilir. Ruhi ve manevi duygular ise ön plana çıkar. Sabretme, öfkeyi tutma, dili tutma, gözleri tutma, en önemlisi düşkün insanların halinden anlama ve Cenab-ı Alah'ın nimetlerinin farkına varma zamanıdır ramazan ayı.

Ancak Cenab-ı Erhamu'r Rahimin'in koyduğu bu prensipler pratiğe ve hayata aktarıldığında istenilen hedefe, insan-ı kamil modelime ulaşılacaktır. Bu prensiplerin ihmal edilmesi ise kişinin inanç dünyasında da dünya işerinde de aksaklılara, sıkıntılara, depresyonlara ve mutsuzluklara sebebiyet verecektir.

Vakit namazların sünnetlerinin ihlali, bir sonraki aşama farz namazlarında ihmal edilmesine sebep olur. Bir sonraki aşama elinde hiçbir vakit namazı kalmaz, cumadan cumaya huzur-u ilahiye çıkar. Bir abdest iki rekat namaz ya da bir lokmayla bir haftayı eder gibi bir sonraki aşama elde cumalar da kalmamıştır. Elde var sıfır gibi bayramdan bayrama bir abdest ile iki rekat namaz kalmıştır. Beden sözüm ona keyfini sürerken ruh ise manevi sıkıntı ve ızdırabı yaşamaktadır.

“Va'bud rabbeke hatta yetiyeke'l yakîn” diyor Cenab-ı Erhamu'r Rahimin kitab-ı Keriminde. Yani ölüm sana gelinceye kadar, son nefesine kadar Allah'a ibadete ve kulluğa devam etmeyi buyuruyor.

İnsan neyle meşgul oluyorsa öyle gidiyor Allah'ın huzuruna gidiyor. Bir ömür boyu Rabbin'den, Kitabından, ibadetten gafil yaşayıp ta son anda “La İlaha İllallah Muhammedun Resulullah diye diye ölmeyi beklemek adil de değil, bir hayalin ötesinde bir şey de değil herhalde. Elbette Allah'ın elindedir hidayet. Elbette verende alan da Allah'dır. Ama Allah celle celaluhu peygamberinin diliyle bize bir hatırlatmada bulunuyor “temutune kema taişun” nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz. Nasıl Rabbimizin huzuruna çıkmak istiyorsak, nasıl Rabbimizin bizi karşılamasını istiyorsak, nasıl meleklerin yanımıza ne şekilde gelmesini istiyorsak onları karşılamaya hazır bir hayatla, bir birikimle bir yaşantıyla yaşamalı ki son anımızda söylediklerimiz, şuurumuzu kaybettiğimiz anlarda bile söylediğimiz kelimeler bile Rabbimizi razı eden kelimeler olsun. Sağlıcakla kalın Allah'a emanet olun efendim.

Hasan AKMAN

Cezaevi Vaizi

Bu haber toplam 170 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.