MEMUR-SEN KADIN KOMİSYONU: “MAĞDURLAR GÖRÜLMELİ, HAKLAR ÖDENMELİ”

Memur-Sen Muğla Şubesi Kadınlar Komisyonu tarafından 1997 yılında gerçekleşen 28 Şubat darbesine ilişkin basın açıklaması yapıldı. 81 ilde eş zamanlı olarak gerçekleşen açıklama Muğla’da Memur-Sen Şubesinde yapıldı....

MEMUR-SEN KADIN KOMİSYONU:  “MAĞDURLAR GÖRÜLMELİ, HAKLAR ÖDENMELİ”

Memur-Sen Muğla Şubesi Kadınlar Komisyonu tarafından 1997 yılında gerçekleşen 28 Şubat darbesine ilişkin basın açıklaması yapıldı. 81 ilde eş zamanlı olarak gerçekleşen açıklama Muğla’da Memur-Sen Şubesinde yapıldı. Yapılan açıklamada, “mağdurlar görülmeli, haklar ödenmeli” denildi.

Sinem Karakaya

28 Şubat 1997 tarihinde  "Postmodern darbe" olarak nitelendirilen, olağanüstü toplanan Millî Güvenlik Kurulu toplantısı sonucu açıklanan kararlarla başlayan ve irticaya karşı, ordu ve bürokrasi merkezli sürecin üzerinden 24 yıl geçmesinin ardından Memur-Sen Muğla Şubesi Kadınlar Komisyonu tarafından konuyla ilgili basın açıklaması yapıldı.

81 ilde eş zamanlı olarak gerçekleşen açıklama Muğla’da Memur-Sen Şubesinde yapıldı. Yapılan açıklamada, “mağdurlar görülmeli, haklar ödenmeli” denildi.

Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Saniye Dikmen, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“Milletin iradesinin ve egemenliğinin, çoğunluğu kadın olmak üzere kamu görevlilerinin emeğinin, ekmeğinin, hak ve özgürlüğünün gasp edildiği 28 Şubat darbesinden bugüne tam 24 yıl geçti. Postmodern olarak tesmiye 28 Şubat askeri müdahalesi, o meşum MGK toplantısının tarihiyle anılsa da, 90’lı yılların başında başlamış bir “vesayet” sürecidir. Millete bakan yönüyle vahşi bir toplum mühendisliğinin, devlete bakan yönüyle de ülke varlığını talan etme yolsuzluğunun adıdır. Milletin içinden çıkan inançlı kadroların iktidara gelmesini hazmedemeyenlerin şuursuz intikam hırsıyla; 6 milyon kişi hukuksuz fişlemelerle sakıncalı ilan edildi. Binlercesi haksız soruşturma ve kovuşturmalarla mahkûm edildi. Öğrenciler okullarından, kamu görevlileri memuriyetten, işçiler işlerinden ihraç edildi.   Şirketler yeşil sermaye kumpasıyla ekmeklerinden edildi. 28 Şubat mağdurlarının haklarını tahkim, hukukunu tanzim ve zararlarını tazmin etme iradesi; adaletin, aklın, inancın, ahlakın gereğidir. Ve bu irade, 28 Şubat’ın faillerini mahkûm etme iradesinden daha az önemli değildir. Doğru olan; adaletsizliğin maliyetine katlanmak değil, adaletin maliyetini karşılamaktır. Bir tek kişi dahi dışarda kalmaksızın herkesin hakkının tastamam verilmesi için en yüksek düzeyde çabanın ve hassasiyetin gösterilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu hassasiyeti göstermek; mazlum ve mağdurlara karşı borcumuz, tarihe ve geleceğe karşı ortak sorumluluğumuzdur.”

“HERKESİ SORUMLULUK ALMAYA ÇAĞIRIYORUZ”

Dikmen, açıklamasının devamında, “28 Şubat zihniyetinin tarihin çöp sepetinde gerçek anlamda yerini alması sadece faillerinin mahkûm edilmesiyle değil mağduriyetlerin telafisi, zararlarının tazminiyle mümkün olabilir.  28 Şubat’ın bin yıl süreceği iddiasında bulunanların heveslerini kursaklarında bırakan millet iradesi ve inancı; mağdurların hukukunu koruyan, haklarını sağlayan, zararlarını karşılayan iradeyi de kayda ve hayata geçirecektir. Bu iradenin tesisi ve teşkilinde yetkili ve ilgili herkesi sorumluluk almaya çağırıyoruz” şeklinde konuştu.

Bu haber toplam 98 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.