“Kiralık işçilik yeni bir tehdittir”

8 Şubat 2016 tarihinde hükümet tarafından çalışma hayatının yeniden düzenlenmesi kapsamında İş Kanunu İle Türkiye İş Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı içinde yer alan “Kiralık İşçi”...

“Kiralık işçilik yeni bir tehdittir”

8 Şubat 2016 tarihinde hükümet tarafından çalışma hayatının yeniden düzenlenmesi kapsamında İş Kanunu İle Türkiye İş Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı içinde yer alan “Kiralık İşçi” düzenlemesine tepki gösteren Türk-İş Muğla Sendikalar Birliği’nden yapılan açıklamada; “Bu düzenleme adeta paralı kölelik sistemidir. Bu 10 milyon çalışana kiralık işçilik yolu açılması demektir. Kiralık işçilik yeni bir tehdittir. Eğer bu hayata geçerse işçiler taşeronluğu bile arar hale gelecektir.” denildi.

Türk-İş Muğla Sendikalar Birliği tarafından, hükümet tarafından düzenlenerek TBMM’ye sevkedilen İş Kanunu İle Türkiye İş Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı içinde yer alan “Kiralık İşçilik” düzenlemesinin iptali için imza kampanyası başlatıldı.

Menteşe Sınırsızlık Meydanında başlatılan imza kampanyası öncesi konuşan Türk-İş Muğla İl Temsilcisi ve Maden-İş Yatağan ve Havalisi Şubesi Başkanı Osman İlhan, kiralık işçilik sisteminin paralı kölelik sistemi olduğunu vurguladı. İktidara tepki gösteren İlhan; “ AK Parti iktidarı bu tasarıyla tüm emekçileri güvencesiz ve kuralsız çalıştırmak istiyor. Mevcut 10 milyon çalışana kiralık işçilik yolu açılıyor. İşçiler arasında ayrım yasallaştırılıyor. İşveren işçiyi istediği gibi çalıştırabilecek. İşçiler taşeronluğu bile arar hale hale gelecek. Kıdem tazminatlarını kaldırarak iş güvencesi yok edilecek.” Dedi.

“Paralı kölelik sistemi”

Özel İstihdam Bürolarıyla, taşeronlarla, kiralık işçilikle emekçilere köleliğin dayatıldığına dikkat çeken İlhan; “ 2009 yılında veto edilen tasarıyı yeniden ülke gündemine getirdiler. Bu tasarı meşru değildir. Adeta paralı kölelik sistemidir. Çalışanların her türlü yasal güvenceden koparıldığı bu sistem, çalışma hayatındaki dengelerin işçiler aleyhine ciddi bir biçimde bozulmasıyla sonuçlanacak ve çalışma barışı tehlikeye girecektir. Hükümet sosyal tarafların uyarı ve itirazlarını dikkate alarak derhal bu yanlıştan dönmelidir. Türk-İş Sendikalar Birliği olarak tüm emekçileri, emek dostlarını, emekten, demokrasiden, özgürlüklerden yana olan tüm güçleri ortak mücadeleye davet ediyoruz. Geleceğimize, çocuklarımızın geleceğine, ülkemizin geleceğine sahip çıkmak için mücadele etmek ahlaki, sınıfsal ve siyasal bir görevdir.” Diye konuştu.

Bu haber toplam 75 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.