Kazmaz, Kraliçeyi Anadolu’ya davet etti

Kral Mausolos tarafından karısı Artemisia’ya duyduğu aşk sebebiyle yaptırılan Bodrum’daki Mausoleum anıtı heykelleri ve parçalarının Türkiye’ye iadesi için mücadele veren Avukat Remzi Kazmaz, İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth’e...

Kazmaz, Kraliçeyi Anadolu’ya davet etti

Kral Mausolos tarafından karısı Artemisia’ya duyduğu aşk sebebiyle yaptırılan Bodrum’daki Mausoleum anıtı heykelleri ve parçalarının Türkiye’ye iadesi için mücadele veren Avukat Remzi Kazmaz, İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth’e bir mektup yazdı.

Halikarnas Balıkçısı’ndan sonra yazılan ikinci mektup Kraliçe II. Elizabeth’e iletilmek üzere 14 Şubat Sevgililer Günü’nde Bodrum’da yapılacak ‘Bodrum Tarihini Geri İstiyor’ panelinde İngiliz yetkililere verilecek.

Osmanlı Fermanı sadece kazı için

Bir uygarlıktan diğerine geçen sanat eserinin ait oldukları ülkeye iadesi konusunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)’nde ilk kez açılacak dava öncesinde mektup yazan İngiltere Büyükelçisi David Reddaway’e cevap niteliğindeki mektupta yeni tarihi bilgilere yer veriliyor.

Arşivlerde Osmanlı fermanlarına dayandırılan kazılarda bulunan eserlerin yurtdışına çıkarılabileceği yönünde bir belgeye rastlanmadığını belirten Kazmaz, mektubunda şu görüşlere yer veriyor: “1846, 1857 ve 1859 yıllarında İngiltere’ye tanınan kazı yapma ve çıkarmaya yönelik izinleri düzenleyen fermanlar kazı sonucu çıkarılan bu tarihi ve kültürel varlıkların yurtdışına çıkarılmasına izin verildiğine dair fermanlar değildir. Bunu doğrulayan hiçbir belgeye bugüne kadar rastlanılmamıştır. Her ne kadar Türkiye Cumhuriyeti Osmanlı İmparatorluğu’nun devamı gibi gözükse de aslında tamamen bağımsız bir devlettir. Batılı güçlerce ekonomik ve siyasi alanlarda esir alınan Osmanlı’nın çöküş döneminde hangi şartlar altında verildiği sizce de malum olan bu ferman teknik olarak Türkiye Cumhuriyeti’ni bağlamaz.”

Kraliçeye mektup yazdı

Kazmaz, mektubunda Kraliçe II. Elizabeth’i büyük aşkların yaşandığı, uygarlığın yol kavşağı Anadolu’yu birlikte gezmeye davet etti. Kazmaz’ın duygusal mektubu şöyle sona eriyor: “İnsanlığın ve medeniyetlerin gelişimi tarih kitaplarında öğretildiği gibi Yunan ve Roma’da değil Anadolu’dan başlar. Dünyanın iki büyük harikası olan Mausoleum ve Artemisia bu topraklarda bulunmaktadır. Şanlıurfa Göbeklitepe’de dünyanın en görkemli kazısı devam etmekte. Bu bereketli topraklar birçok medeniyete kucak açmış; mitolojinin, tarihin, sanatın anasıdır. Amazonlar’dan Lelegler’e, Karlar’dan Dorlar’a, İyonlar’a, Lidyalılar’a, Persler’e, Makedonlar’a, Bizans ve Osmanlı’ya ev sahipliği yapan bu görkemli tarihten günümüze taçlandırılan altın şehirler hâla ayakta.. Filozofların baş tacı Priene, ışık ve bereket ülkesi Mylasa, kahinlerin ve tanrı Apollo’nun evi Didyama, ana tanrıça Meryem Ana’ya kucak açan Efes, Pers Satrablığı Karya’nın başkenti Halikarnas. Artık dünyanın eşsiz yedi harikasından birine ev sahipliği yapan Artemisia ve Mausolos’un aşkını ölümsüzleştiren mabedin kurulduğu antik kenttir Bodrum. Umarım bir gün uygarlığın yol kavşağı Anadolu’yu birlikte gezer ve görürüz. Umarız bir gün Aşkın Mabedi sürgünde bulunduğu İngiltere’den özgürlüğüne kavuşarak ait olduğu topraklara döner.”

“İşbirliğine hazırız”

Büyükelçi Reddeway’in mektubundaki işbirliği önerisini önemsediklerini ve AİHM’deki davanın şimdilik ertelendiğini anlatan Kazmaz, yaptığı açıklamada, “Yıllar önce Halikarnas Balıkçısı (Cevat Şakir Kabaağaçlı) tarafından yazılan mektuba alaycı bir üslupla cevap verilmişti. Gelinen noktada mektubumuza daha anlamlı bir cevap alacağımıza olan inancımız tamdır. İngiliz Büyükelçi Reddeway’in önerisi ve bilgisi dahilinde British Museum yetkilileri ile Türkiye’deki ilgililerin birlikte işbirliği yapma konusuna sıcak bakıyoruz” dedi.

Bu haber toplam 100 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.