Jeoloji Mühendisleri Odası’ndan “jeotermal” açıklaması

Muğla’daki jeotermal sahalarının ihale edilmesiyle ilgili basında yer alan haberlere yönelik TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilciliği basın açıklaması yaptı. Kamuoyunda yer alan bilgilerin bilimsel ve teknik dayanaktan...

Jeoloji Mühendisleri Odası’ndan “jeotermal” açıklaması

Muğla’daki jeotermal sahalarının ihale edilmesiyle ilgili basında yer alan haberlere yönelik TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilciliği basın açıklaması yaptı. Kamuoyunda yer alan bilgilerin bilimsel ve teknik dayanaktan yoksun olduğunu söyleyen Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilci Coşkun Çatalkaya, “Muğla’da jeotermal elektrik yapılacak kapasite sıcak suyumuz olmadığı için böyle bir projenin tamamı uydurma” dedi.

Sinem Karakaya

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilciliği Muğla’daki jeotermal sahalarının ihale edilmesiyle ilgili basında yer alan haberlere yönelik basın açıklaması yaptı. Açıklamada, “Muğla’da jeotermal elektrik yapılacak kapasite sıcak suyumuz olmadığı için böyle bir projenin tamamı uydurma” ifadelerine yer verildi.

Tamamen Muğla turizminin 12 aya çıkartılmasına yönelik yapılmış bir olay olduğunu dile getiren Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilci Coşkun Çatalkaya, “Muğla’daki jeotermal enerji potansiyeli maksimum sıcaklık 42 derece. 42 derece olan sıcak suda sadece termal turizm alanının faaliyeti yapılabilir. Başka hiçbir işe yaramaz. Tamamen Muğla turizminin 12 aya çıkartılmasına yönelik yapılmış bir olay. Mevzuat tek. Toplumda yersiz bir kaygı oluşmasına ve tedirginlik yaratmasına yol açacağı gibi, İl ekonomisine katkı sağlayacak bir uygulamanın önünü de tıkayabilecektir. Öz varlığımız olan kaynağın enerji ihtiyacının karşılanmasında kullanımının gerekliliği ortada iken, bazı sahalarda çevresel kaynak ve varlıkları yok sayan işletme anlayışından ötürü toplumsal hassasiyetin kabardığı bir dönemde, bu tür haberlerle kaynağa dönük olumsuz algının köpürtülmesi önemli bir termal turizm potansiyeli olan Muğla’ya haksızlık olacaktır. Öte yandan, temel yanlışlardan biri de jeotermal sistemlerin oluşum farklılıklarının ve karakterlerinin göz ardı edilerek toptancı bir anlayışla karşı çıkılmasıdır. Jeotermal kaynağın bulunduğu jeotermal sistemler, bir dizi jeolojik olayların geliştiği süreç içerisinde oluşur ve yerel ısı kaynağı, yapısal unsurlar, litolojik öğeler ve beslenme gibi jeolojik dinamiklerle biçimlenir. Bu bakımdan Aydın’da, Manisa’da, İzmir’de veya ülkemizin başka bir bölgesinde yer alan jeotermal sistemlerle, Muğla’da bulunan jeotermal sistemlerin özellikleri farklıdır, bir tutulamaz. Dolayısıyla yüksek sıcaklığa sahip, enerji üretebilecek kapasitedeki Aydın’daki bir jeotermal sistemle, Muğla’daki düşük sıcaklık kategorisindeki sahalarda yapılacak uygulamalar da doğal olarak farklı olacaktır. Kaldı ki Muğla’da yer alan jeotermal sahalarda enerji üretimi uzak olasılıktır” dedi.

“MUĞLA’DAKİ ALANLAR TERMAL TURİZME UYGUN ALANLAR”

Çatalkaya, açıklamasına şu şekilde devam etti: “Muğla’daki alanlar termal turizme uygun alanlardır ve özellikle yabancı turistlerin gürültüden uzak, ulaşım kolaylığı ve doğal güzellikler yönüyle tercih ettiği özellikler sunmaktadır. Ayrıca termal tesis ve sera ısıtması yapılabilecek olması da kullanımın sağlayacağı önemli bir ekonomik kazançtır. Jeotermal enerji kullanmak amaçlı tüm faaliyetlerde yaklaşım, planlanan bir faaliyetin yol açabileceği olumsuz çevresel etkileri kirlenme sonrası temizleme yerine, kirlenmeden önce önleyecek/asgariye indirecek önlemler almak, etkin denetimi sağlamak olmalıdır. Dolayısıyla çevreyi kirleten parametreleri enerji santrallerine göre daha az olan termal turizm amaçlı kullanımlarda, uygulamanın standartlar ve düzenlemelere göre yapılması ve yasanın ilgili maddesi gereğince etkin denetlenmesi halinde çevreye etkisi ihmal edilebilir düzeye indirilebilecektir.”

“DAHA SIKI DENETİMLERİN YAPILMASI GEREKTİĞİ AŞİKAR”

Öte yandan bu konuda denetimlerin artırılması gerektiğini söyleyen Çatalkaya, “Zaman zaman denetim eksikliği veya işin tekniğine ve 5686 sayılı Kanuna  uygun olarak aranmayan/işletilmeyen jeotermal sahalarda, jeotermal enerjinin çevresel etkileri görülmektedir. Jeotermal enerjinin çevresel etkilerine yönelik kapsamlı bilimsel çalışmaların yapılması ve daha sıkı denetimlerin yapılması gerektiği aşikardır” dedi.

Bu haber toplam 269 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.