55 YILLIK DUAYEN ÖĞRETMEN ŞERİF ŞALK: “DÜNYAYA BİR DAHA GELSEM YİNE ÖĞRETMEN OLURDUM”

***Muğla’nın Menteşe ilçesinde özel bir okulda müdür olarak görev yapan Şerif Şalk (73), 55 yıllık meslek hayatında binlerce öğrenci mezun etti. 24 Kasım Öğretmenler Günü’ne özel gazetemize duygu, düşünce ve anılarını...

55 YILLIK DUAYEN ÖĞRETMEN ŞERİF ŞALK:  “DÜNYAYA BİR DAHA GELSEM YİNE ÖĞRETMEN OLURDUM”

***Muğla’nın Menteşe ilçesinde özel bir okulda müdür olarak görev yapan Şerif Şalk (73), 55 yıllık meslek hayatında binlerce öğrenci mezun etti. 24 Kasım Öğretmenler Günü’ne özel gazetemize duygu, düşünce ve anılarını anlatan Şerif Şalk, öğretmenlik mesleğinin çok kutsal olduğunu belirtti.  “Dünyaya bir daha gelsem yine öğretmen olurdum” diyen Şalk, bir de yeni nesil öğretmenlere tavsiyelerde bulundu.

SİNEM KARAKAYA

55 yıllık öğretmenlik hayatını Muğla Haber Gazetesi’ne değerlendiren Muğla’nın duayen eğitimcisi Şerif Şalk, “55 yıldır bu mesleği yapıyorum ve ömrüm olursa bir 55 yıl daha bu mesleğe devam etmek isterim” dedi.

Öğretmenlik mesleğine Giresun’da başlayan ve 1978 yılından bugüne kadar çok sayıda okulda öğretmenlik ve idarecilik yapan Şerif Şalk, Türkiye’nin çeşitli illerinde birçok devlet okulunda görev yaptıktan sonra Muğla’da Dumlupınar, Koca Mustafa Efendi ve Atatürk İlkokullarında kurum müdürlüğü görevini yürüttü.

Günümüze kadar binlerce öğrenci mezun ettiğini söyleyen Şalk, 2000-2003 yılları arasında İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı olarak da görev yaptı.

MÜDÜRLÜK YAPTIĞI OKULDA 4 ÖĞRENCİSİ İLE ÖĞRETMEN OLARAK ÇALIŞIYOR

Şu an müdürlük yaptığı özel okulda, mezun ettiği 4 öğrencisinin de öğretmen olarak görev yaptığını ve bu durumun kendisini çok gururlandırdığını söyleyen Şalk, “Okulumda 4 tane öğretmen olarak çalışan öğrencim var. Hastanelerde doktor olan öğrencilerim, adli makamda savcı öğrencilerim, birçok öğretmen, avukat ve esnaf öğrencim var. Öğrencilerimle çok büyük mutluluk ve gurur duyuyorum” dedi.

“BU VATAN, HARP ZAMANI FAKİRLERİN, SULH ZAMANI ZENGİNLERİN”

Öğretmenlik hayatında unutamadığı anıları bizimle paylaşan Şerif Şalk, şunları anlattı:

“Dinar’da okul müdürlüğü yaparken müfettiş arkadaşlarla bir sınıfa girdik. Türkçe dersinde ‘Bu Vatan Kimin’ şiiri işleniyordu. Müfettiş, çocuklara  ‘Bu Vatan Kimin?’ diye sordu. Öğrencinin biri parmak kaldırdı ve ‘Harp zamanı fakirlerin, sulh zamanı zenginlerin’ dedi. Müfettiş bir afalladı, bu cevabı hiç beklemiyordu. Bu anıyı hiç unutmam her yerde de anlatırım. Bizi öğretmen okulunda çok iyi yetiştirdiler. Hatta köylere gidecekseniz size değişik sorular sorarlar dediler. Muhtarlar da size senet yaptırır, senet yapmayı öğrenin dediler. Giresun’un bir köyünde öğretmenim. Muhtar, aza ve 2 kişiyle tarlamızı sattık bize senet yapın dediler. Ben bir senet yaptım onlara. Muhtar, aza ve alan-satan kişiler mühürledi ve o senedi ne tabucu bozabildi ne de noter bozabildi. Biz böyle yetiştik. İzmir Narlıdere’de görev yaptığım dönem ise, C16 dersliğini verdiler bana. C16 demek Türkçe’yi hiç bilmeyen öğrencilerin olduğu sınıf demek. 4 ay sonunda bu öğrencilerin hepsine Türkçe öğrettim ben. Meslek hayatımın ilk ödülünü 1969 yılında Tugay Komutanından aldım. Aldığım ödül de harika bir dolma kalem idi.”

“1988 YILINDA MUĞLA’DA YILIN ÖĞRETMENİ OLARAK SEÇİLDİM”

Şerif Şalk, “Dinar Haydarlı’ya atandığımda müstakil okul müdürlüğü boştu. Müdürlüğe benimle beraber aynı okuldan 3 öğretmen müracaat ettik. O zamanlar müracaatla olurdu. Sicile bakarlar, ona göre atama yaparlar. Benim de sicilime bakmışlar ki, 1969 yılında aldığım başarı ödülü bana puan kazandırmış ve okul müdürü oldum.  1988 yılında Muğla’da yılın öğretmeni olarak seçildim. Bütün öğrencilerim hep bir yerlere geldi. Kötü hiçbir öğrencim yoktu. Hepsini en başta insan olarak yetiştirdim” dedi.

“DÜNYAYA BİR DAHA GELSEM YİNE ÖĞRETMEN OLURDUM”

Öğretmenlik mesleğinin çok kutsal bir meslek olduğunu söyleyen Şalk, “Dünyaya bir daha gelsem yine öğretmen olurdum. Ben 6 sene yatılı okudum. Devletin imkanlarıyla okudum. Devlete olan borcumu misliyle ödedim ve öğrenci yetiştirme devam ederek ödemeye de devam ediyorum. Öğretmenlik mesleğini herkes yapamaz. Bu mesleği seven insanlar yapar, sevmeyen yapamaz. Ben 55 yıldır bu mesleği yapıyorum. Bir 55 yılım daha olsa yine yaparım” diye konuştu.

ŞALK’TAN YENİ NESİL ÖĞRETMENLERE TAVSİYE: “TÜRKÇE’Yİ İYİ KULLANIN”

Yeni nesil öğretmenlere de tavsiyelerde bulunan Şalk, şunları söyledi:

“Öğretmenlerimiz, öncelikle mesleğini sevsinler. Sevmiyorsanız yapmayın. Görevinizi iyi yapın ve kendinizi iyi yetiştirin, öğrencilerinizi de iyi yetiştirin. Çocukların anne ve babalarına karşı saygıda ve sevgide kusur işlemeyin. İlişkilerinizi ölçülü, anlaşılır ve Türkçe’yi iyi kullanarak yapın. Öğrenmeye ve öğretmeye açık olsunlar. Bizim yetiştiğimiz dönemdeki öğretmenler ve bugünkü yetişen öğretmenler arasında mukayese edilemeyecek farklar var. Biz her yönüyle yetiştik ama maalesef bugün Eğitim Fakülteleri öğretmenleri arzu ettiğimiz takdirde yetiştirmiyorlar. Akademik olarak çok iyi bilgi veriyorlar ama sosyal hayatla örtüşmüyor.”

“GÜNÜMÜZ EĞİTİM SİSTEMİ KÖTÜ, KİTAPLARIN İÇİ BOŞ”

Günümüzdeki eğitim sistemini de değerlendiren Şalk, “Bugün eğitim sistemi her konuda arzu edilenin çok çok altında. Kitaplarımızın içi boş. Dolayısıyla yardımcı kaynaklara yöneliyoruz. Yardımcı kaynaklar çok pahalı. Her bir aile alamıyor. Eğitimi ıslah etmek zorundayız. Bugüne kadar birçok Milli Eğitim Bakanıyla çalıştık. Hepsi de aynı şeyi söyledi. Bu sistem değişmeli dediler. Zaten her gelen sistem değiştirdi. O yüzden anne ve babalara tavsiyem, çocuklarınızın iyi yetişmesini istiyorsanız, mutlaka çocuklarınızla bire bir ilgilenin. Aile eğitimi çok önemli. Aile çocukla ilgilenmezse okulda ne eğitimi alırsa alsın çocuğa hiçbir şey veremezsiniz. Japonların çok sevdiğim bir sözü var. 10 yaşına kadar çocuklara sınav yapmayacaksınız. O yaşa kadar sevgiyi, saygıyı, beslenmeye, iyiliği, arkadaşlığı ve sosyal yaşamı anlatacaksınız. Biz ne yapıyoruz?  1.sınıftan itibaren sınav yapıyoruz. Bence yapılan en büyük yanlış bu.”

“ÖĞRETMEN MAAŞINI GEÇMESİN!”

Günümüzde öğretmenlere değer verilmediğini vurgulayan Şalk, “Öğretmenlik değerli gözüküyor ama Atatürk gibi söyleyen çıkmamıştır. Atatürk’e sormuşlar , ‘Paşam, milletvekili maaşları az geliyor. Ne yapalım?’ diye. Başöğretmenimiz Atatürk ise, ‘Öğretmen maaşını geçmesin’ diye cevap veriyor. Bu öğretmene verilen değerin en büyük örneğidir. Bizim en büyük öğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk’tür. Biz onun yolunda giden, onun başöğretmenleriyiz. Ben bana görevi harfiyen yerine getiren öğretmenim, bu doğrultuda bende Başöğretmenim” diye konuştu.

Şalk, son olarak, “Bu vesileyle bu yüce mesleği yapan tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutluyorum” dedi.

 

Bu haber toplam 906 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.