GEÇÇEK GEÇÇEK !

Nasıl bir döneme denk geldiysek coronavirüs pandemisi, sokağa çıkma yasağı, yangın, sel, kadın cinayetleri, savaş her şeyi gördük. Şanslı mıyız, şanssız mıyız bilemiyorum ama bütün felaketlere şahitlik ettiğimiz kesin. Görmediğimiz bir tek uzaylılar kaldı! Hayır, yarın öbür gün çıkıp gelseler otur kardeşim deyip yaşadıklarımızı anlatsak, yemin ederim halimize acırlar.

Gerçekten ülke olarak çok zor bir dönemden geçiyoruz. 3 senedir coronavirüsle mücadele ederken, ekonomi nasıl düzelir diye düşünürken, şimdi de 3. Dünya Savaşı kapımızı çalıyor. Rusya’nın Ukrayna’ya, Çin’in Tayvan’a, İsrail’in ise Suriye’ye saldırması tüm dünyanın yüreğini burktu. Bu dünya Sultan Süleyman’a kalmamış size mi kalacak!

“Savaş zaruri ve hayati olmalıdır. Milletin hayatı tehlikeye maruz kalmadıkça savaş bir cinayettir” diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün ileri görüşlülüğü ile yaptığı Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin kıymeti umarım anlaşılmıştır. Hem Atatürk’ün hem Sözleşmenin!

Teknoloji bu kadar ilerlememişken, tüketim bu kadar çoğalmamışken, açgözlülük ve doyumsuzluk bu kadar artmamışken, savaşın olmadığı, kadınların kıymeti bilinirken yani eskiden hayat daha güzelmiş. İnsan gücü varken, komşuluğun değeri bilinirken, üretim yapılırken, çocukların yüzü gülerken ve bence en önemlisi şükretmeyi unutmamışken yaşamak daha güzelmiş. Yaşamak güzel şey, ümitli şey… ama bazen keşke Cumhuriyetin ilan edildiği dönemde yaşasaydım diyorum.

Neyse demem o ki, bu kötü günler umarım geride kalır ve yeniden baharlar gelir. Bir felaket daha görecek gücümüz kalmadı çünkü. Artık geçecek mi, gidecek mi, bitecek mi ne olacaksa olsun! Ama sabırlı olalım. Geççek geççek!

Önceki ve Sonraki Yazılar
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.