Sevgili okurlarım bugünkü özel yazımda günlük olaylar dışına çıkarak Dünyamızdaki bazı tehlikeli çanları hakkında genel bir bilgi sunmak istiyorum.

Dünyamızdaki SERA GAZI salımının ne kadar tehlikelere yol açtığı bilim adamları tarafından tespit edilmiştir.

Bende bu bilim adamlarımızın bu tespitlerini ve endişelerini irdelemek istiyorum. Ben acizane olarak Dünyamızdaki ve ülkemizdeki bilimsel araştırmaları ve çalışmaları hakkında yayınlanmış dergi ve yazıları takip ederek bu değerlendirmeleri yapmaktayım. Bu bağlamada Sera Gazı samlı bu ivme ile sürer ve devam ederse Dünyamızın büyük bir bölümünde sıcaklar görülmemiş seviyeye çıkacağı belirtiliyor.

ABD ‘de bulunan Hawaii Üniversitesinde yapılan bilimsel çalışmalar sonucu en soğuk yıl, geçmişte yaşanan en sıcak yıldan bile daha yüksek sıcaklarda geçecek, yine araştırmalara göre, gelecekteki Kış mevsimlerin bu günkü yaz mevsimlerinden bile daha sıcak geçeceği ortaya koymaktadır. Yine Hawaii Üniversitesinin araştırmaları ve tespitlerine göre, gelecek 50 yıl içinde sıcaklık tehlikeli derecede artacağı belirtilmektedir.

Araştırmalara göre tropikal bölgelerde aklık seviyesinin gelecek 50 yıl içinde 7 ile 10 dereceye kadar artabileceği konusunda bilim adamları uyarıda bulunmuşlardır. Bu araştırmalar ve uyarılar geçtiğimiz günlerde yayınlanmıştır. Değerli okuyucular, bilim adamlarımızı tespitlerini şu şekilde özetleyebilirim. Bu günkü en sıcak yaz ayları gelecek 50 yıl içinde kış ayları da yaz ayları gibi geçeceği kış aylarında yaz ayları gibi geçeceği uzmanlarca belirtiliyor. Bu nedenle Küresel Isınmanın kontrol altına alınabileceğini uzmanlarca belirtiliyor. Yukarıdaki söz konusu Üniversitenin araştırmalarına göre Sera Gazı emisyonu kontrol altına alınırsa aşırı sıcakların 20 ile 25 yıl arasında ertelenebileceği belirtiliyor. Sevgili okurlar, yukarıdaki bilimsel araştırmalar gelecek Dünyamızdaki bu tehlikeler günümüzde bazı belirtileri şimdiden görülmektedir. Bu araştırmalar bu endişeleri doğrulayacak niteliktedir.

Ben çocukluk yıllarımda çok iyi hatırlarım. Kış ayları o kadar soğuk ve çetin geçerdi ki okula bile zor giderdik. Bazı zamanlar çok kar yağdığından don ve buz olması nedeniyle okulumuza gidemezdik. Kar aylarca erimezdi ve bu karlar erimediğinde buza çevirir günlerce kalırdı. Çetin bir kış ayları yaşardık. Evlerimizin saçaklarında bir veya iki metre ulaşan buzlar sarkardı. Bunlar günlerce kalırdı. Bazı kişilerin başına düşerek, yaralanmaları bile yol açardı.

İşte böyle bir kış ortamı yaşardık. Ama şu anda günümüzde bu kışlar tarih oldu. Örneğin Kavaklıdere’de artık eski kışlar hiç yok kar yağmıyor yağsa bile serpinti halinde geçmektedir. Buzlu karlı donlu havalar artık yaşanmamaktadır. Gerçekten eski kışlar olmamaktadır. Kış aylarımız ılımlı bir havada geçmektedir. Bu gözlemlerimden sonra bende endişeliyim. Bilim adamların yaptığı araştırmalar ve endişelerine ve uyarılarına doğrulayacak niteliktedir. Bu endişeleri ve gözlemleri şahsen katılıyorum. Değerli okuyucular, Bilim adamlarının bu uyarıları ve endişelerine Dünya tarafından dikkate alınması küresel ısınmanın durması için ciddi ve kalıcı önlemlerin bir an evvel vakit geçirmeden alınması ve bilim adamlarının bu uyarılarını dikkate alınması gerektiğini burada özellikle vurgulamak isterim. Cenabı Allahtan bu felaketin ülkemize ve dünyamıza korumasını niyaz ederim.