“ATATÜRK’ÜN BAŞLADIĞI YERE DÖNDÜK”

Efsane Albay Erdal Sarızeybek, AK Parti ve Cemaatin izlediği siyasetin Türk Milleti’nin siyaseti olmadığını vurgularken; “ Bunları siyaseti küresel siyasete eklenmen ve onlara hizmet eden bir siyaset. Türkiye Küresel İşgal ve...

“ATATÜRK’ÜN BAŞLADIĞI YERE DÖNDÜK”

Efsane Albay Erdal Sarızeybek, AK Parti ve Cemaatin izlediği siyasetin Türk Milleti’nin siyaseti olmadığını vurgularken; “ Bunları siyaseti küresel siyasete eklenmen ve onlara hizmet eden bir siyaset. Türkiye Küresel İşgal ve bölünme planının son aşaması olan 4. Aşamada. Şu anda Atatürk’ün başladığı yere döndük” dedi.

Meslek şamanın büyük bir bölümünü bölücü terör örgütü ile mücadele içinde geçiren efsane komutanlardan Emekli Albay Erdal Sarızeybek, Türk Ocakları Muğla Şubesi tarafından düzenlenen “Türkiye’de Neler Oluyor?” başlıklı konferansa konuşmacı olarak katıldı. MUTSO salonunun tamamen dolduğu konferansa dinleyici olarak MHP Menteşe Belediye Başkan Adayı Osman Can Yenice, meslek ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, akademisyenler, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı. Salona son günlerin moda Türk Ezgisi Dombıra eşliğinde giren Sarızeybek, konferansın bitiminde ise 10. Yıl Marşa eşliğinde dakikalarca ayakta alkışlandı.

AK Parti-Cemaat kavgası

Konferansına son dönemlerde sürekli olarak ülke gündemini meşgul eden AK Parti Cemaat kavgasına değinerek başlayan Sarızeybek; “ Bu iktadar 2002 yılında bizden daha fazla Müslüman olduklarını iddia ederek halktan oy topladı. Hemen ardından ABD Irak’a girdi. Meclisimizden tezkereler geçti ve destek verdiler. Barzani, Kerkük’ü işgal etti. Askerimizin başına çuval geçirildi. Ne AK Parti ne de Cemaatten tık ses çıkmadı. Dağlıca karakolumuz basıldı 12 askerimiz şehit edildi, Çukurca’da 24 askerimiz şehit edildi. İkisinden de çıt ses çıkmadı. Ordumuzun elini kolunu bağladılar. Topraklarımız, limanlarımız, fabrikalarımız, madenlerimiz hepsi satıldı ne AK Parti ne de Cemaat karşı çıktı. Bir olan Türk Millet 11 yıldır bölünmeye çalışılıyor ikisinden de çıt yok. Şimdi diyorlar AK Parti, Cemaat kavgası var. Bunlarınki siyasi kavga değil rant kavgasadır”dedi.

“Proje aşama aşama işletiliyor”

Hükümetin sürekli olarak gündemi kararttığını belirten Sarızeybek; “ Halkımızın duyması ve bilmesi gereken çok hayati konular var ama kimse bunları anlatmıyor. Yolsuzlukların yanında madenlerimiz, özel okullar, ülke bütünlüğümüz, sınır güvenliğimiz gibi bir çok hayati konu var. En önemlisi de halkımızın borçlanması. Sadece Ege’de topraklarımızın yüzde 70’i yabancı bankaların ipoteği altında. Herkes kendi okulunu açarsa ayrışma olur. PKK var. Açılım dediler, örgütbaşı yattığı yerden örgütü yönetiyor. Öte yandan Barzani, pkk ile arasında fark yok. Bunları başbakan karşılıyor birlikte şarkılar söylüyorlar. Türkiye’nin her tarafı yanıyor. Bütün bunlar bölme ve işgal projesinin birer parçası.

“Hukuku birlikte yürüttüler!”

Ruhban okulu açılıyor, kiliseler açılıyor. Özel liseler, üniversiteler açılıyor.Bunlar 11 yıl hukuku da birlikte yürüttüler. Asker hapiste, asker şehit, kozmik odalar aranıyor, katiller bölücüler kucaklaşıyor ve serbsetler. Başbakan şimdi bunlara çete diyor. Sen 11 yıldır bu çete ile birlikte değil miydin? Şimdi İlker Başbuğ’a sahip çıkıyorlar. 320 subah hapse atılırken ekranlardan gülücükler dağıtıyordunuz. Terörle mücadele eden asker terörist olarak içerde teröristler dışarıda. Bu nasıl hukuk?

Yargı’yı ele alalım. Saldıray Berk paşa sözde gizli tanık sayesinde içerde. Kim gizli tanık? Eli kanlı terörist Osman Öcalan.

Ben açık tanığım. 5 yıldır haykırıyorum. Karakollarımıza saldıran katil Osman Öcalan diyorum. Ama hala hakkımda açılan bir tek dava yok ve tanık olarak dinlenmiyorum. Engin Alan paşa içerde, terörist Sabahat Tuncel dışarıda, ikisi de milletvekili. Osman Baydemir terör örgütü üyesi olmaktan yıllardır yargılanıyor ama görevinin başında. Aytaş Durak, yolsuzluk gerekçesiyle görevinden alınıyor, ikisi de büyükşehir belediye başkanı. Bu nasıl yargı?” şeklinde konuştu.

Amaç ne?

Küresel işgalin ve planların amacının Türkiye’yi bölmek ve Doğu ve Güneydoğu bölgesinde aynı zamanda İsrail’in de güvenliğini sağlayacak ve Türkiye’nin Orta Asya ve Kafkaslarla bağını koparacak bir tampon ülke kurmak olduğunu altını çizen Erdal Sarızeybek; “ Irak, Mısır, Libya, Suriye. Sırada İran ve arkasından da Türkiye var. Çevrimizdeki bütün gelişmelerin ve dizaynların ucu Türkiye’ye çıkıyor. Bütün mesele Anadolu ve Türk milleti. Bütün dinler, enerji ve medeniyetler Anadolu coğrafyasında. Bu coğrafyada güçlü olan kimse onun bayrağı dalgalanır. Bu coğrafyada güçlü olmayan millet yaşayamaz. Bu topraklar tüm uygarlıkların mirasçısı ve sahibidir. Bu coğrafyanın sahibi biziz ama gücümüzü kaybettiğimiz an elimizden alırlar. İşte bunun için gücümüzü yok etmek istiyorlar”diye konuştu.

“Planın son aşamasına gelindi”

Türkiye’nin 1991 yılından bu yana uygulamaya sokulan küresel işgal ve bölünme planının 4. Aşamasına gelindiğini ileri süren Sarızeybek; “ 1. Aşama yöneticileri ele geçirmek, 2. Aşama kaynakları elgeçirmek, 3. Aşama etnik ve dini ayrıştırma idi. 4. Ve son aşama ise ya iç çatışma ya da anayasa değişikliği ile bölünmeyi gerçekleştirmek. Türkiye şu an 4. Aşamanın içinde. 2013’de Türkiye küresel siyasetin peşine takıldı. Türkiye’de pkk’ya özerklik, Suriye’de pkk’ya özerk yönetim, Irak’ta Kürt devleti. Bundan sonrası Doğu ve Güneydoğu’da tampon bir ülke oluşturarak hem İsrail’in güvenliğini sağlamak hem de Türkiye ile Orta Asya ve Kafkasların bağını kesmek. AK Parti ve Cemaatin izlediği siyaset Türk Milletinin siyaseti değil. Küresel siyasetin peşine takıldılar ve onlara hizmet ediyorlar. PYD, Barzani, Asala ve Pkk birleşip Türkiye’ye saldıracaklar.

Şu anda Atatürk’ün başladığı yere döndük. Karadeniz’de kaynaklar yabancılar elinde. Doğu’da kaynak ve insanlar PKK’nın kontrolünde. Dinlerarası Diyalog ile Anadolu Hıristiyanlaştırılıyor. Türk Ordusu etkisizleştirildi. Türk Milleti etnik ayrımcılıkla bölünüyor. Bu işgale karşı koyacak Türk Ordusu Siliviri’de. Soruşturmaya “Ergenekon” adı verilerek gençlerin aklından Türk Tarihi siliniyor. “Hepimiz Ermeniyiz” demek insan hakları, “Ne Mutlu Türküm Diyene” dediğin de ise ırkçı oluyorsun. “dedi.

Çare Ne?

Türkiye’nin içinde bulunduğu tablonun çok karanlık ve tehlikeli olması ile birlikte çaresiz de olmadığının altını çizen Sarızeybek konuşmasını şöyle tamamladı:

“Çare şu. Önce güvenlik. Sonra terörün yaraları sosyal, kültürel ve ekonomik projelerle sarılacak ve Milli siyaset ve duruş. Muhalefete bir şans veriyoruz millet olarak. Bu siyeseti değiştirsinler. Siyaseti değiştiremiyorlarsa hükümeti değiştirsinler. Söz konusu artık vatandır. İşler daha da kötüye giderse biz millet olarak Anayasamızı açar okuruz. Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir maddesine dayanarak Ankara’ya gideriz”

Bu haber toplam 112 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.