2016-2017 eğitim öğretim yılı uzun süren tatilin ardından dün çalan ilk zille başlarken, Muğla Özel Yücelen Hastanesi Psikologu Kenan Alyürük okula yeni başlayan çocukların velilerine şu uyarılarda bulundu.

Velilerin, okula başlayan çocukları ile ilgili olarak dikkat etmesi ve hassasiyet göstermesi gereken konular hakkında konuşan Alyürük; “En önemlisi çocuğun okula gitme konusunda isteksiz olması veya okula gitmeyi tamamen reddetmesi durumudur ve bu durum “Okul Fobisi” olarak adlandırılır. Okul fobisine kaygının tipik tepki özellikleri eşlik edebilir, bunlar: Özellikle okul saatleri yaklaştığında sıkıntı artışı, ağlama, sinirlilik, uykusuzluk, saldırganlık veya baş ağrısı, mide bulantısı, iştahsızlık gibi şikâyetlerle ortaya çıkar. Tepkiler okul saatleri yaklaştığında daha da artar. En sık da okulların açıldığı zamanlarda görülür.

Bir görüşe göre okul fobisini anne yaratmaktadır. Anne derken onu evde koruyan, kollayan, besleyen, denetleyen ebeveyn birliğini anlamalıyız. Bu anne aşırı koruyucu annedir, Çocuğun her isteğini yerine getiren, onun yapabileceği her şeyi kendisi yapan, ev alanın dışında da aynı tutumla ona dış çevre gerçekliğinden yalıtıp sokakta gördüğü her şeyi (yabancı insan, kedi, köpek, canlı, cansız, vs) tehlike kaynağı olarak öğreten ve bunlardan kollayanıdır. çocuklar gelişimlerinde “yuva dışına atılma” ile ürkütülmüş olabilirler.Okula gitmek çocukta, evden atılma ya da eve döndüğünde anneyi evde bulamamadır.Bu da ürkütmelerin sonucu olabilir ya da kardeş kıskançlığının kışkırttığı bir tepkide olabilir. Zararın neresinden dönülürse kar dır anlayışı ve çocuğa güven vermek çok önemlidir.” Dedi.

Okula giden çocuğa destek

Öğrencilerin özellikle okula alışma döneminde anne ve babaları tarafından desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Alyürük; “Öğrenci okul hayatına yeni başlayacak olsa da, devam da ediyor olsa tatil sonrası okul disiplinine alışması, rutinde tatildeki rahatlığını bulamayacak olması çoğu zaman çocukları huzursuz etmekte ve okula uyum sorunlarına sebep olabilmektedir. Bir öğrencinin okula kolay uyum sağlamasının en önemli koşulu, okul düzenine tatilin son günleri başlamaktır. Uyku ve beslenme düzeni okul döneminde olduğu şekline geri getirilmeli ve rutinde tekrarlanmalıdır.Yani Hafta sonu tatillerinde tıpkı okula gidiyor gibi uyku saatlerine dikkat edilmelidir.

Halk arasında evham da denilen kaygı çoğu zaman bulaşıcıdır. Bu sebeple çocuklara çoğunlukla anne babalarından bulaşabilmektedir. Evde anne ve babaların özellikle çocukları, okul ve öğretmen ile ilgili kendi duygu ve düşüncelerini çocuklarına yansıtma konusunda dikkatli olması bu süreçte yararlı olacaktır.” Diye konuştu.

Anne ve babalar neler yapmalı?

Alyürük, anne ve babaların çocuklarının okula uyum sağlamasında nasıl katkıda bulunabileceklerini ise şu şekilde sıraladı:

“ Okul döneminde yapılacaklar ile ilgili kararlar almak ve planlar yapmak okula uyumunu destekleyecektir.

Çocuğunuzla okulun ilk günleri daha fazla zaman geçirmeye çalışıp ve okul öncesinde ya da sonrasında birlikte yapacağınız aktiviteler planlayabilirsiniz.

Ödev ve okul sorumlulukları ile ilgili baskı kurmayın. İlk günler beklenti konusunda önceliğiniz okula alışması olmalıdır.

Çocuklar ilk günler baş ağrısı, mide bulantısı gibi fiziksel şikayetlerle okula gitmek istemeyebilirler. Eğer şikayeti fizyolojik kökenli değilse devamsızlık yapmasına müsaade etmeyin.Nedenini çözmeye gayret edin , gerekirse destek arayın.

Okula gitmek istemezse, nedenlerini dikkatlice dinleyip anlamaya çalışın, çözümleri hakkında konuşun ve okula gitmesi konusunda teşvik edin.

Unutmamak gerekir ki, çocukların gelişim düzeyi, sosyal ve psikolojik özellikleri farklı olduğundan, her çocuğun uyum süresi değişiklik gösterecektir. Okula uyum sorunları yaşadığında, onun yanında olmanız ve desteklemeniz okula adaptasyonunu kolaylaştıracaktır. Eğer uyum sorunu 4 haftadan uzun sürüyorsa farklı bir müdahale gerekmektedir ve bir uzmandan yardım almak faydalı olacaktır.”