“ Anayasa çoğunluğa dayanmalıdır”

Ülke gündemini ve Anayasa değişikliği çalışmalarını değerlendiren Fethiye Beleriye Başkanı Behçet Saatcı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin şuan sorunları vardır. Ancak birinci sorunu Misak-ı Milli sınırları içerisindeki...

“ Anayasa çoğunluğa dayanmalıdır”

Ülke gündemini ve Anayasa değişikliği çalışmalarını değerlendiren Fethiye Beleriye Başkanı Behçet Saatcı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin şuan sorunları vardır. Ancak birinci sorunu Misak-ı Milli sınırları içerisindeki beka. Sonrasındaki sorun da güvenlik sorunudur. Beka ve güvenliğin sonrasında diğerleri tali işlerdir. Ana yol değillerdir. Talihi yollardır ve anayasa değişikliği dediğimiz olay da hukuksal bir olaydır ve çoğunluğa dayanması gerekir. 6’ya 4 kazanılmış bir maç ya da 3’e 2 kazanılmış bir maç anayasa değişikliğini yapma yetkisini hukuk kuralları çerçevesinde hiçbir gruba ve hiçbir siyasi partiye vermez. Anayasa çoğunluğa dayanmalıdır.” Dedi.

Selahattin Birgili

Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı, Fethiye sınırları içerisindeki mahalle muhtarları ile bir araya geldi. Belediye başkan yardımcıları ve müdürlerinin de bulunduğu toplantıda muhtarlar mahallelerinde yapılan çalışmaları inceleyerek, mahalleleriyle ilgili istek ve önerilerini dile getirirken, Saatcı ülke gündemini de değerlendirdi.

Ülke gündemi ve büyük tartışmalara neden olan Anayasa değişikliğine değinen Saatcı; “ Bu ara Türkiye tamamıyla bir yeni anayasa değişikliğine ve sistem değişikliğine endekslendi. Açtığımız her televizyon, okuduğumuz her gazete, dinlediğimiz her arkadaşımız bunlardan bahsediyor. Halbuki daha önce de birkaç defa ifade ettiğimiz gibi Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin şuan sorunları vardır. Ancak birinci sorunu Misak-ı Milli sınırları içerisindeki beka. Sonrasındaki sorun da güvenlik sorunudur. Beka ve güvenliğin sonrasında diğerleri tali işlerdir. Ana yol değillerdir. Talihi yollardır ve anayasa değişikliği dediğimiz olay da hukuksal bir olaydır ve çoğunluğa dayanması gerekir. 6’ya 4 kazanılmış bir maç ya da 3’e 2 kazanılmış bir maç anayasa değişikliğini yapma yetkisini hukuk kuralları çerçevesinde hiçbir gruba ve hiçbir siyasi partiye vermez. Anayasa çoğunluğa dayanmalıdır.” Dedi.

“Anayasa herkesi kapsamalı”

Anayasanın ülkedeki herkesi kapsayıcı nitelikte olması gerektiğini ifade eden Saatcı; “Burada anayasanın Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan bütün gruplara ama dini, ama siyasi ,ama etnik bütün gruplara cevap verebilmesi, onları dinlemesi ve tabanının bütün bu grupların istek ve talepleri doğrultusunda yapmak zorundadır. Yoksa benim anayasam, senin anayasan olmaz. Bizim bu işe bakışımız böyledir. Bu bir siyasi parti oylaması değildir. Türkiye’nin gelecek oylamasıdır. Rahmetli Fatih Sultan Mehmet’in sözünden geçersek, “Adalet ölürse, devlet ölür”. Gelinen noktada 3 gün içerisinde yapılan bir baypas var. olağanüstü hal yasaları ülkenin güvenliğini ihlal eden konular söz konusu olduğu zaman terör gibi, anarşi gibi sıkıntılar olduğu zaman hukukun hızlı karar alabilmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni baypas ederek, hükümete çabuk hareket etme yetkisi veren hallerdir. Bu bir baypastır ve süresi de, yetkisi de kısıtlıdır.” Şeklinde konuştu.

Kurumların satışına tepki

Türkiye’nin önemli kurumlarının satışına da tepki gösteren Saatcı; “Siz 15 Temmuz gibi şerefsizce bir başkaldırıdan sonra ilan edilen olağanüstü hal kanununa dayanarak ülkenin 100 yıllık bütün birikimlerine olan başta petrol ofisi, PETKİM, Türk Hava Yolları, Ziraat Bankası Halk Bankası gibi değerlerini halkın seçtiği meclisi baypas ederek, meclise sormadan ve her türlü hukuki denetimden uzak olarak, bir oldu bittiye getirerek, 4 kişilik bir ekibe bırakırsanız ve bu ekibin içinde de kendinize hep yakın insanlar varsa, uzmanlıkları tartışan insanlar varsa hiç kimse kusura bakmayacak burada bir dur denir.

El freni boşalmış, normal freni tutmayan bir kamyon gibi devlet yönetilmez. Devletin el freni ve normal freni adalet mekanizmasıdır. ABD’de takriben çok kısa bir süre önce bir başkanlık seçimi oldu ve yeni başkan geldi. Yeni başkan geliyor, Müslüman etnikte olan bütün grupların Amerika dışına çıkarılması ve Amerika'ya sokulmaması konusunda karar alıyor. Senatodan geçirdi ancak hukuk dedi ki dur. Bizde denetleme baypas edildiği için ne 'dur' diyecek bir mekanizma ne de 'tekrar düşünelim' diyecek bir irade var. Bu anlamda ortak akla, paylaşıma ve hoşgörüye ihtiyacımız olduğu bir ortamda ve Türkiye'nin olmazsa olmazı güvenlik söz konusuyken El Bab'dan ve yurtiçindeki terör hadiselerinden dolayı şehit haberleri geliyorken Türkiye'nin önceliğinin anayasa değişikliği olmadığı, Türkiye'nin bütün değerlerinin 4 kişilik bir gruba verilmesini kabul etmediğimizi, bu yönetim biçiminin adının demokrasiyle, parlamenter sistemle, cumhuriyetle hiç alakası olmadığını düşünüyorum. Oyunuz evet'dir hayır'dır. Bu konuda kimsenin kimseye irade buyurmasına gerek yok.” Dedi.

“Bu tip oylama insanımızı daha da böler”

16 Nisan’da yapılacak olan referanduma da değinen Saatcı, şunları söyledi: “Ancak gönlümün arzu ettiğini şey, yarın sabah Türkiye'yi gerçekten bu kaos ortamında daha da bölecek ve ayrıştıracak HDP, PKK, FETÖ hayır diyor, biz ondan evet diyoruz diye sayın Başbakanımızın çok şanssızca yaptığı açıklama ile zaten ayrışma yaşanacağını, muhalefetinde bu anlamda vermiş olduğu cevaplarla ülkenin daha da gerileceğini, ortak aklın, paylaşımın ve hoşgörünün ortaya çıkması gereken bir dönemde bu tip anayasa değişikliği oylamasının bizi daha da böleceğine inanıyorum.

Her sabah kalktığımızda zaten mutsuz ve huzursuz uyandığımızı, bu ülkenin vatandaşları olarak yine her şeyden önce huzura ve güvene ihtiyacımız olan, çocuklarımıza ve torunlarımıza iyi bir ülke bırakma umudunun yeşereceği günleri beklerken her gün acabalarla ve kaos ile uyanmayı bizler hak etmiyoruz, bu anlamda yönetilmeyi de hak etmiyoruz. 'Halk bana oy vermiştir, ben yaparım' diye bir şey olma şansı yok. Bizi de halk seçti. Biz, bize oy vermeyeni dışladık mı? Burada farklı her siyasi görüşten arkadaşımız var. Ne zaman sen şu'sun sen bu'sun dedik. Böyle bir şeyin özellikle ülkeyi yönetenler tarafından dile getirilmesinin ülkemizdeki kaos ortamını daha da depreştireceğini, açının daha da genişleyeceğini, aramızdaki mesafenin daha da açılacağını düşünerek, inşallah benimki hayal, bir sabah kalktığımızda' ülkenin şuan anayasa değişikliğine ihtiyacı yok, biz bundan vazgeçtik' sözlerini duymak istiyorum.”

Bu haber toplam 67 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.