Adım adım talan…

Bodrum Güvercinlik koyundaki Pina Yarımadasında 2006 yılından bu yanan yaşananlar ülkemizin ve milletimizin doğal, kültürel ve tarihi değerlerinin  ranta, yerli ve çok uluslu sermaye gruplarına nasıl peşkeş çekildiğini...

Adım adım talan…

Bodrum Güvercinlik koyundaki Pina Yarımadasında 2006 yılından bu yanan yaşananlar ülkemizin ve milletimizin doğal, kültürel ve tarihi değerlerinin  ranta, yerli ve çok uluslu sermaye gruplarına nasıl peşkeş çekildiğini ve talan edildiğini çok net bir şekilde gözler önüne seriyor.

Muğla’nın cennet köşelerinden birisi olan Güvercinlik Koyundaki Pina Yarımadasında önce 49 yıllığına tahsisi sağlandı ardından da yangın çıktı sonrasında da mavi ve yeşilin buluştuğu yerde beton yığınları yükselmeye başladı.

Yöre halkı, vatandaşlar, çevreciler, sivil toplum kuruluşları ve siyasilerin tepki ve girişimlerine rağmen hiçbir girişimde bulunulmadı ve yıl yıl beton bloklar yükselmeye devam etti. CHP Muğla Milletvekili Akın Üstündağ da geçtiğimiz aylarda konuyu meclis gündemine taşımıştı.

2006 yılında Pina Yarımadası yemyeşil ormanla kaplı iken bu yıldan itibaren şekil değiştirdi ve şimdi beton yığını haline dönüştü. Bu süre içinde hükümetler değişti, kabineler ve bakanlıklar değişti hatta başbakanlar değişti ama Pina Yarımadasındaki değişim ise sadece  yeşilden betona doğru oldu.

Muğla kıyılarının cennet köşelerinden birisi olan Bodrum Güvercinlik koyunda bulunan Pina Yarımadasında yaşananlar ülkemizin yer altı ve yer üstü kaynaklarının ve değerlerinin nasıl talan edildiğini yıl yıl ortaya koyuyor. İddialara göre Pina yarımadasında 250 dönümlük orman alanının tahsisi yapıldıktan bir yıl sonra söz konusu alanda orman yangını çıktı. 2006 yılında yemyeşil çam ormanları ile kaplı olan Pina Yarımadasının bir bölümü yangından sonra çorak bir araziye dönüştü. Bir süre sonra iş makineleri girdi ve beton yığınları yükselmeye başlandı.

Yarımadadaki gelişmeleri büyük tartışmalara neden olmuş yöre halkı, çevreciler, sivil toplum kuruluşları ve siyasiler tepki göstererek buradaki otel inşaatının durdurulmasını istedilerse de inşaatlar durmadı aksine her geçen yıl daha da yükselmeye ve genişlemeye devam etti ve günümüze kadar gelindi.

2006 yılında Çevre ve Orman Bakanlığı 3 firmaya Turizmi Teşvik Yasası çerçevesinde Pina Yarımadasında yaklaşık 250 dönüm ormanlık alanı 49 yıllığına tahsis etti. Bu tahsisin üzerinden 1 yıl geçmeden söz konusu alanda orman yangını çıktı ve tahsis edilen 3 arazide bulunan orman alanı büyük ölçüde yanarak kül oldu. Yangında 238 hektar alan yandı. Yine yangının üzerinden 1 yıl geçmeden firmalardan birine tahsis edilen 80 dönümlük arazi üzerinde inşaat başladı ve inşaat sırasında firmanın izinsiz olarak kıyıda yaklaşık 5 dönüm büyüklüğünde denizi doldurduğu iddia edildi. Çevrecilerin tepkisi üzerine firmaya 46 bin 500 TL para cezası kesildi. Dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, dolgu kalkmadan ve ağaçlandırma yapılmadan inşaat izni verilmeyeceğini söyledi. Bakanın açıklamasına rağmen ne dolgu alanı kalktı ne de ağaçlandırma yapıldı. 2011 yılına gelindiğinde ise firmanın hisseleri başka bir inşaat firmasına geçti ve yeni firma 45 gün içinde izinleri alarak inşaata başladı. Değişen bir şey olmadı

Halen aynı bakanlık görevinde bulunan dönemin Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu da yarımadadaki iddialara karşı, “ Dönemimizde yanan hiçbir alan başka bir maksatla tahsis edilmemiştir.” Demişti.

Pina Yarımadası'ndaki söz konusu alanın 1987'de Turizm Bakanlığına tahsis edildiğini kaydeden Eroğlu, bununla ilgili işlemlerin 12 Ağustos 1991'de Turizm Bakanlığı tarafından yürütüldüğünü ifade etti.

Bu alanda tahsisten sonra yangın çıktığını ve bölgenin müdahaleler sonrası kurtarıldığını belirten Eroğlu, "Bu alan iktidarımızdan çok önce turizm maksadıyla tahsis edilen alandır. Bu bir kanun maddesidir. Daha önce TBMM böyle bir turizm kanunu çıkarmış. Zamanında Meclis'e bir kanun sevk edilmiş ve turizm teşvik alanları veya turizm alanları diye ormanlık alanların, o ildeki orman sayılan alanların binde 5'ini geçmemek kaydıyla tamamen turizm maksadıyla kullanmak kaydıyla böyle bir kanun çıkarılmış" diye konuşmuştu.

Üstündağ, meclise taşıdı

Söz konusu alanda otel inşaatı hızla devam ederken CHP Muğla Milletvekili Akın Üstündağ da Bakan Veysel Eroğlu'nun 'Yanan alan asla başka bir yere verilemez, bir yıl içinde ağaçlandırılmak zorunda' sözlerini hatırlatarak konuyu meclise taşımıştı.

CHP Muğla Milletvekili Akın ÜstündağAnayasa’nın ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme izin verilmemesine ilişkin maddesini (169.) hatırlatarak, dünyada ender bulunan Halep Çamlarının bulunduğu bölgedeki imar izinlerinin, hangi mevzuata göre yapıldığının açıklanmasını istemişti.

CHP’li vekil, konuya ilişkin Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yanıtlaması için TBMM’ye de soru önergesi verdi. Akın Üstündağ önergesinde şu sorulara Başbakan’dan yanıt istedi.

Pina Yarımadasında, dünyada ender bulunan Halep Çamlarının egemen olduğu bölgede başlatılan otel inşatları aralıksız devam etmektedir. Pina yarımadasında yakın geçmişte bir orman yangını olduğu bilinmektedir. Otel inşaatlarının bulunduğu alan orman yangını olan yerlerden midir?

Orman Kanununda; Devlet ormanlarının yanmasıyla elde edilecek yerlerde yapılacak her türlü yapı ve tesislere Orman idaresince el konulacağı ve yanmış orman alanlarında kanuna aykırı eylemlerde bulunanların cezalandırılacağı belirtilmektedir. Mezkür ormanlık alanda turizm tesisi inşa etmekte olanlar hakkında herhangi bir işlem yapılmış mıdır? Söz konusu proje orman vasfı altındaki alanda ise otel yapımına ilişkin İmar düzenlemeleri hangi mevzuata göre nasıl yapılmıştır ve hangi kurum tarafından verilmiştir?”

2006 yılında Pina Yarımadası yemyeşil ormanla kaplı iken bu yıldan itibaren şekil değiştirdi ve şimdi beton yığını haline dönüştü. Bu süre içinde hükümetler değişti, kabineler ve bakanlıklar değişti hatta başbakanlar değişti ama Pina Yarımadasındaki değişim ise sadece  yeşilden betona doğru oldu.

Bu haber toplam 74 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.